Anlatan: Emrullah ARAS
Tarih: Rize
Yer: 1999

Maddi imkÂnsızlıklarla ilk okulu bitirmiş ama okuyamamıştım. Ailemizi gecindirebilmek icin babamla Ağrıdan Rize ye gitmiştik. Ben ailemden ayrılmam nedeniyle cok uzgundum hic bilmediği bir yerde hic bilemediğim bir işi yapacaktım.
Cok korkarak Rize ye gittik. Daha on yaşındaydım. Bu yuk bana cok ağır geliyordu. Rize ye gittiğimizde cok guc şartlar altında yaşamaya başladık. Bana elimizdeki cok az olan paranın kalanıyla boyacı sandığı aldık ayakkabı boyayarak babamla para biriktirmeye calışıyorduk. Kaldığımız yer bir cok kişinin kaldığı bir evdi ve benim her gun calıştığım parayı buraya veriyor aylık kiramızı biriktiriyorduk.
Kısacası benim para kazanmam burada kalabilmek icin şarttı. Cok yağmurlu bir gun boyacı sandığımla saatlerce gezmeme rağmen bu havada kimse ayakkabı boyatmıyordu. Cok ağır olan boyacı sandığımdan yorulmuş ve yağmurun altında iliklerime kadar ıslanmıştım.
O gun topladığım paralarla odememiz gereken kirayı verecektim. Yollarda kimse olmadığı icin kapalı alanları geziyordum.
Bir kahve gormuştum ici cok kalabalıktı sandığımı kahvenin yağmur almayan bir koşesine bırakıp iceri girdim ve dort ayakkabı alarak dışarı cıktım. Bir anda beklide şu yaşama kadar hissetmediğim korku ve acıyı yaşadım. Boyama sandığım yoktu benim icin hayat kadar onemli olan sandığım calınmıştı.Saat sabahın onuydu ve ben dort saattir yağmur altında dolaşıyordum.Şimdi ise asla bir daha alma şansım olmayan sandığım calınmıştı.
Saat ikiye kadar ağladım ve sandığımı aradım. Bulamadım yapacak bir şey yoktu kaldığımız eve gittim . Kimse gelmemişti ve kapı kilitliydi.Cok acıkmış ve yorulmuştum.Caddeye oldukca uzak olan evin kapısına oturdum ve beklemeye başladım.
Hem babama hem de oda sahibine ne cevap verecektim. Bir iki saat sonra ayaklarım uyuşmuş ve cok uşumuştum.
Bilincsizce yurudum,yurudum. Birden kendimi otobanın demirlerinin uzerinde buldum. Orada oturmuş bilincsizce hızla gelip gecen arabaları seyrediyordum.
O hızlı gecişlerin arasında bir araba benim oturduğum demirlerin onunde butun tehlikeleri goze alarak durdu pencere acılarak yaklaşmam istendi ve elime şimdi bile cok buyuk para olarak değerlendirilen bir tomar parayı uzatarak bu sana yeter dedi ve yine aynı hızla uzaklaştı.
Elimde para oylece kalakalmıştım. Arabanın arkasında iki cok yaşlı bayan onde ise bana parayı veren ak sakalı sacı sakalı uzun ve birbirine karışmış yaşlı bir amca vardı.
Aradan dokuz yıl gecti hayatımı değiştiren bu deneğimim ben yaşamın icinde gormeden de olsa gorunmez bağlarla inanılmaz gerceklere ve mucizelere bağlı olduğumuzu kabul ediyor ve sıkıntıda olan her kula Allaha sığınmalarını diliyorum.

__________________