Yuce Allah, kitaplarını, rasullerine, insanları hidayete iletmek icin indirmiştir.
”Elif, Lam Ra. Bu (Kuran), insanları Rablerinin izniyle, karanlıklardan nura, yegÂne galip, hamde layık olan (Allah)’ın yoluna cıkarman icin sana gonderdiğimiz bir kitaptır.”(İbrahim 1)

Genel olarak 104 kitap vardır. Bunların 4′u buyuk kitaptır.100′u ise sahifelerdir.
Dort buyuk kitab:
1-Zebur: Davud (Aleyhisselam)’a
2-Tevrat: Musa (Aleyhisselam)’a
3-İncil: İsa (Aleyhisselam)’a
4-Kuran: Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa (Sallallahu aleyhi ve sellem)’e

Yuz sahife:
1) 10 sahife: Âdem (Aleyhisselam)’a
2) 50 sahife: Şit (Aleyhisselam)’a
3) 30 sahife: İdris (Aleyhisselam)’a
4) 10 sahife: İbrahim (Aleyhisselam)’a indirilmiştir.

Biz muslumanlar, peygamberlere gonderilen butun kitaplara inanıyoruz. Ancak, Kuran-ı Kerim’den başka diğer kitapların sonradan bozulduğunu da biliyoruz.

Kuran’ı Kerim ise Peygamberimize indirildiği şekli ile kıyamete kadar duracaktır. Lafız itibarıyla Kuran’ın değiştirilmesi imkansızdır.Cunku Kuran, Allah’ın korumasındadır:
”Elbette Kuranı biz indirdik ve Muhakkak ki O’nu (tahrif ve diğişikliklere karşı) biz koruyacağız.”(Hicr 9)

Bu gerceği gunumuzde, Kuran’ı değiştirmek isteyenler bile mecburen kabul etmiştir.Bir cok denemeleri başarısız kalmış, ceşitli sebepler ile bu emellerine ulaşamamışlar.

İngiltere, altın karışımı harfler ile yazılan bir Kuran basıyor. Ancak Kuran’da kasıtlı olsa gerek bazı yerler lafız itibarıyla değiştiriliyor. Bu Kuran’lar Mısır’a gonderiliyor. Ramazan ayında bir camide hafızlar hatim okurken, hatmi Kuran’dan yuzune okuyarak takib edenler hafızın okuduğu yerde bu oynamanın yapıldığını goruyorlar. Yapılan araştırma ile Kuran’ın İngiltere’den geldiği anlaşılıyor. Acilen butun bu mushaflar toplatılıyor. Mevla’nın korumasıyla bu hamlede başarısız oluyor.

Lafzı ile oynayamayacaklarını bildikleri icin manasını cevirmeye calışmaktadırlar. Unlu ilahiyat prof.ları bu işi ustlenmektedir.

Kuran’ı Kerim, alemlerin Rabbinin kelamı, O’nun apacık kitabı, O’nun sapasağlam ipidir.Allah’ın Rasulu’ne bir anayasa olsun, insanları karanlıklardan aydınlığa cıkarsın, doğru yola ve sırat-ı mutakim’e iletsin diye indirmiştir.

Kuran’ı Kerim’in butun emirlerine ve yasaklarına inanmak ve kabul etmek farzdır.
Bir kimse, Kuran’ın tumune inanıp da sadece bir ayetini inkar etse dinden cıkar.
Yine bir kimse Kuran’ın tumunu kabul etse de sadece bir ayetin hukmunun gecerli olmadığına, olamayacağına inansa kÂfir olur.

”…Yoksa siz O kiabın bir bolumune inanıyorsunuz da, bir kısmını inkÂr mı ediyorsunuz? Şu halde icinizden bunu yapanın cezası, dunya hayatında rusvaylıktan başka değildir. Kıyamet gununde de onlar azabın en cetinine itileceklerdir. Allah, ne yaparsanız gafil değildir.”(8Bakara 85)

Ehli sunnet vel-cemaate gore:
Kuran’ın kişisel goruşlere dayalı olarak tefsir edilmesi caiz değildir. Cunku boyle bir tutum Allah katında bilgisizce soz soylemek turundendir. Kitap ve sunnette sabit olmuş nasslar (deliller) gereğince tefsir edilmesi, bundan sonra ashabın goruşlerine baş vurulması, şeri ilkelerin dışına cıkılmaması gerekir.

”….Ve o (şeytan), Allah’a karşı bilmediğiniz şeyleri soylemenizi ister.”(Bakara 169)

www.ismailaga.info
__________________