Koronaviruse bağlı olarak cıkan COVID-19 hastalığı 2020’nin ilk uc ayında dunya gundemini en cok meşgul eden konu oldu. Dunya genelinde 31 bin insanın hayatını kaybetmesine sebep olan hastalık icin en riskli grup olarak 60 yaşın ustu ve kronik hastalığı olanlar gosteriliyor. Peki, durum gercekten boyle mi?
BBC Turkce’de yer alan haberde, New York’ta calışan bir acil servis doktorunun şu ifadelerine yer verildi: “Cuma gecesi muayene ettiğim hastalardan beşi yirmili-otuzlu yaşlardaydı. O gune kadar korkup korkmadığımı soran olsaydı hastalığı ağır atlatabilecek tum insanlar icin korktuğumu soylerdim. Ama kendim icin korkmuyordum, genc insanların hastalığı hafif bir şekilde gecirip hızla iyileşeceklerine inanıyordum. Ama artık bunun doğru olmadığını biliyorum.”
[h=2]Virus, sadece 60 yaş ustunu etkilemiyor[/h]
Worldometer’da yer alan verilere gore koronaviruse yaklanan yaş gruplarının tum vakalardaki olum oranları şoyle;
80 yaş ve ustu, %14,8 70-79 yaş arası, %8 60-69 yaş arası, %3,6 50-59 yaş arası, %1,3 Diğer yaş gruplarında ise %1’in altında. Ancak buradaki kritik nokta İtalya, İspanya ve ABD gibi ulkelerden gelen yeni raporlarda 50 yaşın altındaki kişilerin de bu virusten olumsuz etkileneceğini gostermesi. Amerika Hastalık Kontrol ve Onleme Merkezi (CDC) verilerine gore COVID-19 teşhisi konulan 4 bin hastada 20-44 yaş arasındaki hasta grubunun beşte biri, 45-64 yaş grubundaki hastaların ise ucte biri hastaneye yatmak durumunda kaldı.
BBC’nin haberinde yer alan verilere gore 65 yaşın altındaki kişiler, toplam COVID-19 vakalarının ucte ikisini, yoğun bakıma yatanların ise yarısını oluşturuyor. İspanya’nın 18 bin hasta uzerinden hazırladığı raporda ise hastaneye yatanların ucte biri 60 yaşın altında yer alıyor.

Tabii bu verilerin bizleri yanıltma ihtimalinin olduğunu da belirtmek gerekiyor. Testlerin genellikle hastaneye gelen ağır vakalarda yapılması hangi yaş grubunun ne kadar etkilendiğini tam olarak anlamayı bir hayli zorlaştırıyor. Ayrıca virusu kapan bircok kişinin de hastalığı hafif atlattığı belirtiliyor.
Salgının erken donemlerinde test kapasitesinin azlığı sebebiyle cok fazla vakaya rastlanmayan ABD, test kapasitesini artırması sonrası vaka sayısında 100 bini gecen ilk ulke oldu. ABD’de test yapılan New York eyaleti, doğal olarak en cok vakaya rastlanan yer oldu. Eyalette, doğrulanmış 45 bin vaka bulunuyor.
New York’taki verilere gore vaka sayısının %55’i yani yarısından fazlasını 50 yaşın altındaki kişiler oluşturuyor. Dunya Sağlık Orgutu Genel Direktoru Tedros Adhanom da duzenlediği basın toplantısında genclere seslenmiş ve şu ifadeleri kullanmıştı: “Salgına karşı gorunmez değilsiniz. Koronavirus sizi haftalarca hastanede tutabilir, hatta oldurebilir. Hasta olmasanız bile, gunluk hayattaki tercihleriniz başka birisi icin yaşam ve olum arasındaki cizgiyi belirleyebilir.”

Ulkemizde ise tespit edilen vakalarla ilgili olarak bu tur veriler henuz paylaşılmış değil. Ortanca yaşı 32,4 olan ulkemizde 65 yaş ustundeki grup toplam nufusun sadece %8’lik bir kısmını oluşturuyor. Dolayısıyla genc nufusun bir hayli yuksek olduğu ulkemizde bu genc yaş grubunun bu salgından en cok etkilenen grup olacağını soylemek mumkun.
Yani virusun sadece yaşlılara bulaştığını ve genclerin bir nevi koruma kalkanıyla gezdiğini soylemek pek de mumkun değil. Dolayısıyla 65 yaş ustu gruba sokağa cıkma yasağı getirilse de kalan %92’lik buyuk coğunluk da muhtemel risk grubu icerisinde yer alıyor.