Gezi Parkı eylemlerine ilişkin aralarında Osman Kavala, Can Dundar, Ayşe Mucella Yapıcı ve Memet Ali Alabora'nın da bulunduğu 1'i tutuklu 6'sı firari 16 sanığın 'Turkiye Cumhuriyeti Hukumetini ortadan kaldırmaya teşebbus' sucundan yargılandığı davanın beşinci duruşmasında ara karar acıklandı. Duruşmada avukatı, Kavala hakkında AİHM'in verdiği hak ihlali kararına uyularak tahliye kararı verilmesini talep etti. Mahkeme başkanı, AİHM kararının kesip olup olmadığının Adalet Bakanlığı'na sorulduğunu ve cevap beklediklerini acıkladı. Mahkeme heyeti, Osman Kavala'nın tutukluluk halinin devamına karar verirken adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılananların beraat talebini de reddetti.
[h=3]AİHM KARARI İCİN CEVAP BEKLENİYOR[/h] İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları karşısındaki duruşma salonlarında gorulen davaya tutuklu sanık Osman Kavala getirilirken 8 tutuksuz sanık ve avukatları katıldı. Duruşmaya takip edenler arasında İsvec, Hollanda, İtalya Başkonsolosluklarından gorevliler, CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, HDP Milletvekilleri Garo Paylan ve Ahmet Şık da yer aldı.
Duruşmada Kavala'nın avukatı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Kavala hakkında verdiği hak ihlali kararına uyularak tahliye kararı verilmesini istedi. Kavala'nın avukatı, kararın resmi cevirisini mahkemeye sundu. Mahkeme Başkanı, AİHM kararının kesin olup olmadığının Adalet Bakanlığı'na sorulduğunu ve cevap beklediklerini acıkladı.Duruşmada, Ercan Orhan Aydın tanık olarak dinlendi. Eylemler sırasında baş komiser olduğunu belirten Aydın, FETO soruşturması kapmasında ihrac edildiğini kaydetti. Aydın, "Guvenlik Şube Mudurluğu'nde ekipler amiri olarak gorev yapıyordum. Gezi olaylarında ideolojik olarak bir karmaşıklık vardı, kimseyle de konuşamıyorduk. Bu grubun eylemi daha fazla yere taşımak istediğini somut olarak gorduk. Sağlam bir organizasyon vardı" dedi.
[h=3]"EYLEMLERİ KİM FİNANSE ETTİĞİNİ BİLMİYORUM"[/h] Mahkeme başkanı, "Eylemi organize edenler kimdi, kimin finans ettiğine dair bir toplantı yaptınız mı?" şeklinde soru yoneltince Aydın "Benim boyle bir toplantıdan haberim yok. Osman Kavala işin neresindedir, Gezi'yi kim finanse etmiştir ben bilmiyorum. Sadece eylemcilerin Divan Otel'de kaldıklarına ve Divan Otel'in gaz maskesi verdiğine dair soylentiler vardı" ifadesini kullandı.
[h=3]YURTDIŞINDAN PİZZA GELİYORDU[/h] Olay sırasında İstanbul Guvenlik Şube Mudurluğu'nde gorev yaptığını belirten Hasan Gul ise, "Calışmış olduğum birim bu olayları kimin finanse ettiğini bilecek bir birim değil. Arka planda bir calışma varsa bunu guvenlik şube olarak bilmemiz mumkun değil. Guvenlik Şube sadece toplumsal olayların gozle gorulur kısmıyla ilgilenir. Şiddete donuşurse olaylar cevik kuvveti mudahale etmesi icin takip eder. Sanıkları sadece iddianameden biliyorum" diye konuştu. Mahkeme başkanı tanığın, emniyetteki ifadesinde Osman Kavala'yı eylemlerde gorduğune ve 'kendisinin danışılan biri gibi olduğuna' dair beyanda bulunduğunu hatırlattı. Tanık Gul ise "Kavala ismini toplumsal olaylardan ziyade, kamuoyundan bilirim. Kendisini sivil toplum kuruluşlarından bilirim. Şiddet olaylarının hicbirinde Osman Kavala'yı gormedim. Uzerinden de uzun zaman gecti hatırlamıyorum" dedi. Tanık Gul, beyanında "Ben kurumsal bir destek gormedim, sadece bir pizzacı eylemcilere cok fazla pizza goturuyordu. 'Bunu kim aldı' dedik. O da yurtdışından parası odendiğini ve kimin aldığını bilmediğini soyledi" dedi.
[h=3]KAVALA'YA SOZ VERİLDİ[/h] Tanıkların dinlenmesinin ardından soz verilen davanın tek tutuklu sanığı Osman Kavala, "Tanıklar benim herhangi bir şiddet eylemine katıldığıma ve şiddet eylemlerini yonlendirmiş olduğuma dair de bilgi vermediler. Diyeceğim bir şey yok" dedi. Diğer tutuksuz sanıklara da tanık beyanlarına karşı soz verilmesinin ardından Osman Kavala, tekrar soz alarak "MASAK raporunda belirtildiği gibi benim uzerimden Gezi olaylarına herhangi bir kaynak aktarımı soz konusu olmamıştır. Dinlemelerin hukuka aykırı olduğu ortadadır. Calışmaların Gulencilikle suclanmış gorevlilerce yapıldığı ortadadır. 650 sayfalık iddianamedeki tum faaliyetler şiddet icermeyen eylemlerdir. İddianamedeki deliller suc unsuru taşımamaktadır ve benimle hicbir mantıksal ve olgusal bağlantısı yoktur. Burada bulunan herkesin bildiği gibi ozgurluğun değeri evrensel normlara dayanır. İki yıla aşkın suredir en temel hakkım olan ozgurlukten mahrum bırakılmam konusunun giderilmesini talep ediyorum" şeklinde konuştu. Kavala'nın ardından, soz alan Hazine ve Maliye Bakanlığı avukatı soz alarak, davaya katılma talebine bulundu. Sanık avukatları ise katılma talebinin reddine karar verilmesini, ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin Kavala hakkında verdiği hak ihlali kararına uyularak tahliye kararı verilmesini istedi.
[h=3]KAVALA'NIN TUTUKLULUK HALİNİN DEVAMINA KARAR VERİLDİ[/h] Ara kararını acıklayan mahkeme heyeti, AİHM'in Kavala hakkında tahliye vermesine dair Adalet Bakanlığı'ndan yazı beklenmesine karar verdi. Mahkeme, AİHM'in kesinleşmiş kararının tarafları bağladığını ve Kavala hakkında kuvvetli suc şuphesi olduğu gerekcesiyle Osman Kavala'nın tutukluluk halinin devamına hukmetti. Heyet, ayrıca tutuksuz yargılanan sanıkların beraat talebini de reddederek, duruşmayı 28 Ocak 2020 tarihine erteledi.
[h=3]İDDİANAMEDEN[/h] İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 657 sayfalık iddianamede, Osman Kavala, Memet Ali Alabora, Ayşe Mucella Yapıcı ve Can Dundar'ın da aralarında bulunduğu 16 sanık ve 746 muşteki bulunuyor. Sanıkların, "Gezi olayları" olarak anılan ancak bir kalkışma girişimi olan hususlarla ilgili 2011'den itibaren yonlendirme yaptıkları belirtilen iddianamede, 2013'te meydana gelen olayların ve eylemlerin finansmanı ile koordinasyonunun sağlanmasına yonelik eylemlerine yer veriliyor. Tum sanıklar hakkında "Turkiye Cumhuriyeti Hukumetini ortadan kaldırmaya teşebbus" sucundan ağırlaştırılmış muebbet hapis cezası talep edilen iddianamede, bazı sanıkların "mala zarar verme", "tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması", "ibadethane ve mezarlıklara zarar verme", "Ateşli Silahlar ve Bıcaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun'a muhalefet", "nitelikli yağma" ve "nitelikli yaralama" gibi suclardan değişen oranlarda hapisle cezalandırılması isteniyor.
İddianamede, Anadolu Kultur AŞ Yonetim Kurulu Başkanı Mehmet Osman Kavala'nın, "mala zarar verme, nitelikli mala zarar verme, ibadethanelere ve mezarlıklara zarar verme, tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi, kasten yaralama, neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama, Kultur ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na muhalefet, Ateşli Silahlar ve Bıcaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun'a muhalefet" ve "nitelikli yağma" suclarından 612 yıldan 3 bin 158 yıla kadar hapis cezasına carptırılması talep ediliyor.
Kaynak: DHA[h=4]Haber Videosu[/h]: Gezi Parkı davasında Osman Kavala'nın tutukluluk halinin devamına karar verildi