* 1’inci hatırlatma:
Ramazan’ın şu ilk gunlerinde tartılınız, sonra Şevval başında bir daha tartılınız. Aclık ve riyaset ayı olan Ramazan’da kilo aldıysanız, şişmanlayıp semirdiyseniz vah size, yazık size, efsûs size. Zayıflayanlara ne mutlu:

* 2’nci hatırlatma:
Orucla yalanı bir araya getirmeyiniz. Oruc sadece ac durmak değildir. Butun kotuluklerden uzaklaşmak icin elimizden gelen olanca gayreti gostermemiz gerekir. Oruclu iken gıybet yapan kişi, olu kardeşinin etini yemişcesine gunah işlemiş olur.

* 3’uncu hatırlatma:
Haram para kazanan, halkın paralarını gayr-i meşru şekilde iktisab eden (ele geciren, toplayan) zalimlerin iftar ziyafetlerine gitmeyiniz, orucunuzu haramla bozmuş olursunuz.

* 4’uncu hatırlatma:
Orucu Allah icin tutuyoruz. Ramazan’ı bahane ederek işlerimizi aksatmayalım. İşverenler haklarını helal etmezlerse borclu kalırız, hak yemiş oluruz.

* 5’inci hatırlatma:
Ziyafet sofralarımıza en az bir fakir cağıralım, onun da iyi yemek ve tatlılardan nasiplenmesini sağlayalım. Hep zenginlerin, ensesi ve gobeği kalınların cağrıldığı, bir tek fakirin bile dĂ‚vet edilmediği bir ziyafet sofrası ne kotu sofradır.

* 6’ncı hatırlatma:
Mubarek ve kutsal Ramazan ayında İslĂ‚m dininin yasaklamış olduğu calgılı şarkılı eğlencelere gitmeyelim, hele acık sacık kadınların teganni ettiği fısk meclislerden bucak bucak kacalım.

* 7’nci hatırlatma:
Ramazan’da sağlığımızı korumak icin, yeterince doymak ve beslenmek şartıyla genellikle yavan ve mutevĂ‚zı yemekler yiyelim. Luksten, israftan, gosterişten, sacıp savurmaktan uzak duralım. Bu yolla artırdığımız parayı fakirlere verelim.

* 8’inci hatırlatma:
Zekatlarımızı verelim. Zekattan başka bol bol hayır hasenat da yapalım. Zekatları alenen verebiliriz. Onun dışındaki hayır ve sadakalarımızı, sağ elin verdiğini sol el gormeyecek şekilde verelim, fakir ve muhtacları ezmeyelim, uzmeyelim, aşağılamayalım.

* 9’uncu hatırlatma:
Beş vakit namazı muntazaman (duzenli bir şekilde) kılalım, bayramdan sonra da aksatmayalım.

* 10’uncu hatırlatma:
Gunde en az beş-on dakika Turkiye’deki ve İslĂ‚m dunyasındaki Musluman kardeşlerimizin hal-i perişanına uzulelim, ağlayalım, geliyorsa gozumuzden yaş akıtalım. Cunku Muslumanlar gercekten perişan durumdadır.

* 11’inci hatırlatma:
Muhtac ve ac hayvanlara Ramazan’da ozellikle merhamet ve şefkat gosterelim. Bir karıncayı bile ezmeyelim. Unutmayalım ki, karıncanın bir Sahibi vardır, hesap sorar, ceza verir.

* 12’nci hatırlatma:
Ramazan sabır ve tahammul ayıdır. Bu ayda ofkelenmeyelim, kimsenin kalbini kırmayalım. Haklı da olsak, bazı haklarımızdan vaz gecelim, fitne ve fesat cıkmasını onleyelim.

* 13’uncu hatırlatma:
Haram kazanclardan ateşten kacar gibi kacalım. İhalelere fesat karıştıran, devlet ve belediye butcelerini hortumlayan, “Şirketlerin” kasalarını babalarının malı gibi kullanan, sacı bitmedik yetimlerin haklarını yiyen alcaklardan uzak duralım. Onların yemeklerini yemeyelim, caylarını icmeyelim.

* 14’uncu hatırlatma:
Hazret-i Muhammed’in peygamberliğini ve ilahî mesajını kabul etmeyen, insanlığın kurtarıcısı o yuce zata yalancı diyen, Kur’Ă‚n-ı Kerim’e duzmece kitap diyen, İslĂ‚m’a bĂ‚tıl din diyen kĂ‚fir ve zĂ‚limleri ehl-i necat ve ehl-i cennet olarak gosteren sapıklara musamaha etmeyelim (hoşgoru gostermeyelim), onlarla işbirliği yapmayalım, hele onları doğrudan doğruya ve dolaylı olarak asla desteklemeyelim, yardımcı olmayalım. Cunku zulme ve bĂ‚tıla yardım haramdır.

* 15’inci hatırlatma:
Camilere gelen zĂ‚lim dunya buyuklerini alkışlamayalım. Camiler şamata, soytarılık, gosteriş alanı değildir. Allah icin ihlĂ‚sla geliyorlarsa alkış istemezler. Kalplerinde nifak olduğu halde gosteriş icin geliyorlarsa alkışlar onların azabını artırır.

* 16’ncı hatırlatma:
Cami gorevlilerine: Ezan okundu mu, vaazı, konuşmayı, Kur’Ă‚n okumayı bırakalım ve ibadete başlayalım. Hele cuma namazlarında, ibadeti beş-on dakika geciktirmeyelim. Gunahtır, cemaate zulumdur. Cok guzel ve tesirli vaaz ediyorsan sana her zaman cemaat bulunur.

* 17’nci hatırlatma:
Tesetturlu İslĂ‚m kadınları ve kızları yuce dinimizin hoşgormediği, yasak kıldığı mekĂ‚nlara gidip salına salına gezip tozmasınlar. İslĂ‚m kadınının haysiyet ve ismetini korusunlar.

* 18’inci hatırlatma:
Sadaka vermeden seyahate cıkmayalım. Verecek birini hemen bulamazsak, evimizdeki veya işyerimizdeki sadaka kutusuna veya zarfına koyalım ve ilk fırsatta hakeden birine verelim. (Sadaka profesyonel dilenciye atılan uc-beş kuruş değildir. Allah rızası icin yardımdır.)

* 19’uncu hatırlatma:
Yuce İslĂ‚m dininde zaruret olmadıkca acık yerlerde herkese gostererek yemek icmek yoktur. Bilhassa Ramazan carşılarında ve etkinliklerinde ayakta, yuruyerek, herkesin icinde sucuk ekmek, kokorec, borek, lahmacun yemek terbiyeli ve gorgulu Muslumana yakışmaz. (Bu konuda daha fazla bilgi almak isteyenler ehl-i sunnet Ă‚limlerine sorsunlar. Reformculara sormasınlar, cunku onlar her şeyin fetva ve ruhsatını kolayca verirler.)

* 20’nci hatırlatma:
Oruclu, mumkun olduğu kadar ben demesin, biz desin.

* 21’inci hatırlatma:
İslĂ‚m’da soz orucu (yani hic konuşmamak) diye bir şey yoktur. Ancak dinimiz bizi lisan Ă‚fetleri konusunda uyarmıştır. Bilhassa Ramazan’da cok konuşmayalım. Konuşursak zarurî, faydalı, hikmetli, iyi şeyler konuşalım. Doğrudan doğruya veya dolaylı olarak gunah olan konuşmalardan kacınalım.

* 22’nci hatırlatma:
Âhir zamanda bulunduğumuzu bir an bile hatırımızdan cıkartmayalım. Kucuk AlĂ‚metlerin hepsi, Buyuk AlĂ‚metlerin bir kısmı zuhur etmiştir. Dunya fitne, fesat, zulum, savaş yangınları icindedir. İslĂ‚m dunyasına karşı bir savaş başlatılmıştır. Korkunc fırtına ve kasırgalar, dehşetli zelzeleler, azgın seller, onune geleni silip supuren korkunc deniz dalgaları dunyanın ceşitli yerlerinde buyuk felaket ve facialara yol acmaktadır. İstanbul buyuk bir zelzele beklemektedir. Onumuzdeki karanlık gunler icin azık hazırlayalım. BelĂ‚ ve felĂ‚ketleri sadaka ile, dua ile onlemeye calışalım. İsyandan itaate, fısk u fucurdan salĂ‚ha, bid’atten sunnete, cimrilikten comertliğe, cĂ‚hillikten ilme, nifaktan ihlasa, şerden hayra hicret edelim. Gaflet icinde aldatıcı keyifler surmeyelim. Bu dunyayı kendimize yalancı bir cennet haline getirmek sapıklığına kapılmayalım. Dunya mihnet, cile, imtihan, deneme yeridir.

* 23’uncu hatırlatma:
Bize en fazla zıt giden, fikir ve goruşleri en fazla ters olan Musluman kardeşimize bile duşmanlık etmeyelim. Onu da bizden bilelim. Olse, cenazesiyle ilgili hizmetleri yapmayacak mıyız, namazını kılmayacak mıyız? Olmeden once de onunla iman kardeşliği bağlarını kopartmayalım.

* 24’uncu hatırlatma:
Kur’Ă‚n’a sarılalım, biliyorsak Kur’Ă‚n okuyalım, bilmiyorsak Kur’Ă‚n tilaveti dinleyelim. (Okumak sunnet, dinlemek farzdır). Ehliyetimiz yoksa, kendi kafamıza, re’yimize ve hevĂ‚mıza gore Kur’Ă‚n tefsiri yaparak yuce Kitaba ihanet ve saygısızlık etmeyelim. Kur’Ă‚n’ın mĂ‚nasını ve ondan cıkartılan hukum ve yorumları ehl-i sunnet mufessirlerinden oğrenelim.

* 25’inci hatırlatma:
Olmuş buyuklerimiz icin (anne baba, dede nine, akraba, hısım, ecdat...) hayır hasenat yapalım, yemek yedirelim ve sevabını onlara bağışlayalım. Bayram’da kabirlerini ziyaret edelim, YĂ‚sin okuyalım, Fatiha okuyalım, ecrini onlara hediye edelim.

* 26’ncı hatırlatma:
Şehrimizdeki ve başka yerlerdeki velilerin, Ă‚mil alimlerin, sĂ‚lih kişilerin kabir ve turbelerini ziyaret edelim. Onları hatırlamak, onları sevmek, onları ziyaret etmek imanımızı guclendirir, dindarlığımızı kavi kılar. Bu ziyaretlerde dine aykırı işler yapmayalım.

* 27’nci hatırlatma:
Gunde en az bir kere icimizden kendi nefsimize “Oleceksin, Allah’a doneceksin, yaptıklarından hesap vereceksin, hazırlan, hazırlan, sakın vakit gecirme...” diye nasihat edelim.

* 28’inci hatırlatma:
Nefsimizi kotuleyelim. Suleyman Daranî hazretleri (Allah yuce sırrını takdis etsin!) gibi yapalım. Ne demiş? “Butun dunya halkı beni kotulemekte bir araya gelseler, benim kendimi kotulediğim kadar kotuleyemezler...” Nefs-i emmĂ‚remizin en buyuk duşmanımız olduğunu bilelim. Kibir, gurur, benlik, buyuklenmek Ă‚fetlerinden kacalım.

* 29’uncu hatırlatma:
“İki gunu birbirine eşit olan ziyandadır” hadîs-i şerifini bir an bile hatırımızdan cıkartmayalım. Her gunumuzun bir onceki gunden daha hayırlı, daha faydalı, daha hikmetli, daha ibadetli, Peygamberimizin sunnetine daha uygun, ilahî rızaya daha yakın meymenetli bir gun olması icin gayret ve cehd sarfedelim.

* 30’uncu hatırlatma:
İhtiyaclarımızı luzumsuz yere coğaltmayalım. İhtiyacını coğaltan ıstırabını coğaltmış olur. Kanaatli yaşayalım, orta halli olalım, lukse heves etmeyelim. Dunyaya kazık cakmaya kalkışmayalım. İnsan bu dunyada garib bir yolcu gibidir. Ne mutlu gurebaya...

MEHMET ŞEVKET EYGİ
__________________