Adamın biri yanında oğlu ile birlikte Hz. Omer'e (r.a) gelerek, "Bu benim oğlumdur; bana karşı geliyor" diye şikÂyette bulundu. Bunun uzerine Hz. Omer (r.a) adamın oğluna, "Allah'tan korkmuyormusun, nicin anne babana karşı geliyorsun? Anne babanın evlÂdı uzerinde şu kadar hakkı var” diye genci uyardı. O zaman, genc cocuk,

“Ey muminlerin emîri, cocuğun baba uzerinde hakkı yok mudur?" diye sordu. Hz. Omer de (r.a),

“Evet vardır. Cocuğa iyi bir anne secmesi, doğunca guzel bir isim koyması, ona Kur'Ân-ı Kerim'i farz ibadetlerini oğretmesi, evlenecek yaşa gelince evlendirmesi, cocuğun babası uzerindeki haklarındandır" buyurdu. O zaman cocuk,

“Vallahi, babam, musluman kadınları bırakıp 400 dirheme satın aldığı bir cÂriye ile evlendi. Bana guzel bir isim vermedi. İsmimi bocek manasına gelen Cu'la koydu. Bana Kur'Ân-ı Kerîm'den ve ibadetlerden hicbir şey oğretmedi" dedi. Bu sozler uzerine Hz. Omer (r.a.), cocuğun babasına donerek,

"Oğlum bana itaat etmiyor, diyorsun. Halbu ki o sana karşı gelmeden once sen onun haklarını ciğnemişsin; şimdi kalk ve oğluna karşı vazifeni yap" diye adamı azarladı.

Adamın biri Abdullah b. MubÂrek'e (rah.) gelerek, cocuğundan şikÂyet etti. Abdullah b. Mubarek,

"Cocuğuna hic beddua ettin mi?" diye sordu. Adam,

"Evet, ettim" deyince, Abdullah b. Mubarek

"Cocuğun ahlÂkını sen bozmuşsun" dedi. [1]

Ebu'l-Esved ed-Duelî (r.a) oğullarına hitaben,

"Ben sizin kucukluğunuzde, buyukluğunuzde ve hatta siz doğmadan size iyilik ettim" dedi. Onlar da,

"Oburlerini anladık, ama biz doğmadan bize nasıl iyilik ettin ki?" dediler. Cevap şu oldu:

"Ben size soyu temiz, asalet ve edebi yerinde bir anne sectim; kimsenin ona bir şey soylemeye dili varamaz."[2]

Birinin, babasını dovduğu goruldu. Cocuğa, “Nicin babanı dovuyorsun, onu bırak" dediler. Bunu uzerine babası, "Ona dokunmayın, beni dovsun. Cunku ben babamı aynen bu yerde dovmuştum. Ben nasıl babamı burada dovduysem şimdi de aynı yerde oğlum beni dovuyor" dedi.



İnsan anne babasına, buyuklerine ve ustatlarına karşı yaptığı kusurlarına samimi bir tovbe edip helÂllik almazsa, cezasını dunyada benzer bir kusur ile ceker. Bunun bir de Âhireti vardır. Bir işte hukum sahibi yuce Allah olursa, kimse haksız iken haklı duruma gecemez. Şimdiden bunu duşunmeli ve butun kusurlarımıza tovbe etmeliyiz.

[1] Gazàlî, İhyÂ, 2/1037.

[2] MÂverdî, Edebu'd-Duny ved-Dîn, s. 236.
__________________