Herkese Merhaba. Soz yazarı olup cok para kazanmak ister misiniz? İstemez misiniz? Olsun ya. Biz yine de anlatalım… Bu listenin sonunda siz de Emre Aydın tarzı şarkı sozu yazabileceksiniz. Gonul rahatlığı ile eski sevgiliye hesap sorabilir ve onu sonsuza dek pişman edebilirsiniz. Haydi başlayalım…
1- Oncelikle eski sevgiliye hal hatır sorarak başlıyoruz…
“Nasılsın? Hic iyi değilim ben?” ya da “İyi gordum seni? Ben de hicbir değişiklik yok” gibisinden bir başlangıc yapıyoruz. Soyleyeceğimiz cok şey var ama her şeyden once şarkıda hesap soracağımız eski sevgiliye bir hal hatır soruyoruz.
2- Sonra biraz da guncel olumsuzluklardan bahsedeceğiz…
“Copu dokemedim. Kirliler de birikti. Bak goruyor musun? Cayın altı sonmuş kendiliğinden” gibi guncel olumsuzluklardan bahsediyoruz. Bu birazdan sevgiliye soracağımız hesaba tatlı bir geciş evresi olarak da adlandırılabilir. En kucuk olumsuzlukları bile onun gidişine bağlayarak kendini suclu hissetmesini sağlayacağız…
3- Bu maddede bunca olumsuzluktan sonra bu somut şeyleri soyut bir durtu ile destekliyoruz…
Bunlar yetmezmiş gibi bir de cok ozledim seni gibisinden bir mısra yerli yerinde olacak, karşı tarafı duşuncelere gark edecektir. Biraz surundurmek icin uzatıyoruz. Yoksa eğer isterseniz direkt burada “-bunlar yetmezmiş gibi bir de gidişin mahvediyor beni” gibi bir cumle ile hesap sormaya gecebilirsiniz.
4- O yokken yolculuk yaptığınız sacma yerleri de nakarattan once kullanacağız…
O yokken illaki bir yerlere gitmişsinizdir. Onları yazın. Araya ucuncu alakasız bir şahıs sıkıştırabilirsiniz. Kız, oralarda naptığınızı merak etsin. Devam ediyoruz…
“Gri bir yamactan geciyorum, mavi bir deniz yeşile calıyor, yoksun hala…
Bir kız bana bakıyor, gozleri senin gibi yeşil, senin gibi değil ama”
5- Şarkının nakaratında mutlaka gun, ay, yıl ve her şeyden sonra mutlaka şehir ismi vererek lokasyonunuzu belirtin…
Aha geldik zurnanın zort dediği yere. Nakaratta hunerlerimizi konuşturacağız. Nakarata “yirmibir aydır yoksun ve beş yıldır sendeyim” gibi zamanı en ince ayrıntısına kadar tasvir eden bir mısra ile başlıyoruz. Sonrasında illaki lokasyon verelim ki; şarkı herkese dokunmayacak olsa bile lokasyon verdiğimiz yerdeki insanlara bir değişik gelsin. Mesela şu şekilde yapabiliriz.
“Yirmi bir aydır yoksun ve beş yıldır sendeyim anlasana
Zaman gecmek bilmiyor. Sensiz cok soğuk. Ben evimdeyim Ankara ’da…” Sonucta o evde illaki beraber kalınmıştır. Onu hatırlatabilecek bir kelimeyi şarkının nakaratına gizleyerek kucuk bir piclik yapıyoruz. Şu an sevgilisi olması umrumuzda değil cunku…
6- Birbirinizle gittiğiniz abuk yerleri ve yaptığınız abuk şeyleri de ikinci kısıma saklayın…
Hemen ornek verelim. Şu şekilde;
“Asmalımescit ’te o akşam uşumuştun cok…”
7-Hatta ebesinin nikahı kadar zaman gecmemiş gibi yapın ve o kaldığınız andan devam etmeye calışın…
Yok saymak en buyuk işkence olacaktır ona

(Tabii yersen). Şaka bir tarafa bunu deneyebilirsiniz…
Devam ediyoruz…
“Asmalımescit ’te o akşam uşumuştun cok. Ağlamıştın kucağımda
Şimdi nasılsın? Sanıyorum ısınmışsındır başkasının bucağında
…” (osjoajııjgaojgjnPFA) Random guluş. Sinirim bozuldu. Pişkinliğin son noktasındayız. Ama olsun…
8- Suclamaya başlıyoruz…
“Asmalımescit ’te o akşam uşumuştun cok. Ağlamıştın kucağımda
Şimdi nasılsın? Sanıyorum ısınmışsındır başkasının bucağında
Geceler uzundur senin. Onun ellerini tutarken
Keyfin yerindedir tabii, ona gulumserken…” Hayatında kim varsa yuklenin. Ona suclu hissettirin kendisini. Sanki hala sizi aldatıyormuş gibi yapın. Sorumlu hissetsin kendini gerizekalı.
Uzuvlarınıza koyduğunuz nesnelere onun adını yahut herhangi bir şeyini ekleyin…
Hani demiş ya Emre Aydın. “Bin bıcak var sırtımda biniyle de adaşsın. Hepsi hayran sana. ” Bunu biraz değiştirip şarkıya ekliyoruz. Hadi yapalım…
“Bir bardak var sırtımda. Cekilenler hep sensin.” Bu olmadı lan…
“Gidişin kulağıma kupe oldu. Gozlerin parmağıma yuzuk.” Bu biraz oldu sanki…
Hukuki terimler sıkıştırın mısra iclerine…
“Yasal haytalıklarım kaldı geriye. Mafsallarımda sorgu, mahkeme yuzumde hep acılar…”
“Legal mahpusluğum var artık benim. Suclu ve paspal uyandığım sabahlarda yoksun…”
“Yaşanıyor bir şekilde. Devam ediyor huzunlu tuzuk…” Ya da bunların arasından iki mısrayı secip harman yapabiliriz… Velev ki hepsini aldık. Kafamıza gore değil mi? Madem hukuk okuyamadık burdan arayı kapatalım.
Şarkının sonuna gelirken başka şeyler de bildiğinizden bahsedin…
Ustad demiş ya hani:
“Ben ordaydım
Erbabı yalnızları
Yutan kentler biliyorum.” Siz de bir şeyler bildiğinizden bahsedin… Hafif hava atarak kapatalım bu mevzubahsi…
“Hep eksiktik biz
Mehtabı soken bir gecenin
comelişine ağlayan
yıldızlar biliyorum”
Butun şarkıyı toparlarsak ortaya nasıl bir şey cıkıyor…
“İyi gordum seni? Ben de hicbir değişiklik yok
Copu dokemedim. Kirliler de birikti. Bak goruyor musun?
Cayın altı sonmuş kendiliğinden
Bunlar yetmezmiş gibi bir de cok ozledim seni
Bunlar yetmezmiş gibi bir de gidişin mahvediyor beni
Gri bir yamactan geciyorum, mavi bir deniz yeşile calıyor, yoksun hala
Bir kız bana bakıyor, gozleri senin gibi yeşil, senin gibi değil ama.
Nakarat:
Urpertiyle yaşanıyor. Başlayamıyor insan bittiği yerden başka aşka
Yirmibir aydır yoksun ve beş yıldır sendeyim, anlasana
Zaman gecmek bilmiyor. Sensiz cok soğuk. Ben evimdeyim Ankara ’da…”
Asmalımescit ’te o akşam uşumuştun cok. Ağlamıştın kucağımda
Şimdi nasılsın? Sanıyorum ısınmışsındır başkasının bucağında
Geceler uzundur senin. Onun ellerini tutarken
Keyfin yerindedir tabii, ona gulumserken.
Gidişin kulağıma kupe oldu. Gozlerin parmağıma yuzuk.
Yaşanıyor bir şekilde. Devam ediyor huzunlu tuzuk
Yasal haytalıklarım kaldı geriye. Mafsallarımda sorgu, mahkeme yuzumde hep acılar
Legal mahpusluğum var artık benim. Suclu ve paspal uyandığım sabahlarda yoksun
Hep eksiktik biz. Mehtabı soken bir gecenin comelişine ağlayan
Yıldızlar biliyorum…
Tebrikler. Artık siz de bir Emre Aydın ’sınız…
Hadi gidin ve eski sevgilinize kok sokturun.