İki samimi arkadaşı yol ayrımına goturen ince cizgi.CenĂ‚b-ı Hak buyuruyor:
“Her canlı olumu tadacaktır. Ve ancak kıyamet gunu yaptıklarınızın karşılığı size tastamam verilecektir. Kim Cehennemden uzaklaştırılıp Cennete girerse o, gercekten kurtuluşa ermiştir. Bu dunya hayatı ise aldatma metĂ‚ından başka bir şey değildir.” (Âl-i İmrĂ‚n, 185)
Resûlullah buyurdular:
“Allah TeĂ‚lĂ‚ sizin yuzlerinize ve mallarınıza değil, kalplerinize ve amellerinize bakar.” (Muslim, Birr, 34)
İKİ YOL Mısır ’da iki samimi arkadaş vardı. Biri, nerede Ă‚lim, Ă‚rif, sĂ‚lih bir kimsenin bulunduğunu haber alsa, hemen dizinin dibinde sĂ‚dık bir talebe olur, boylece gonul Ă‚lemini ihyĂ‚ edebilmek icin, var gucuyle ilim ve takvĂ‚ tahsilinin peşinde koşardı. Diğeri ise, zamanla hırsının esiri oldu. HelĂ‚l-haram demeden mal toplamanın gayreti icine girdi. HattĂ‚ insanların gonullerini yıkmak pahasına, servetini buyutebilmenin yollarını araştırdı.
Bir vakit sonra, ilim ve takvĂ‚ hayatını, kendisine Ă‚hiret azığı edinen kişi asrın allĂ‚mesi; diğer taraftan mal toplayan muhteris ise, Mısır'ın en zengin adamı ve mĂ‚liye vekili oldu. Dunyevî bakımdan eriştiği bu yuksek makĂ‚mı kendisine taht edinen ve boylece gonul gozunu kor eden bu zavallı, eski samimî arkadaşının mĂ‚nevî yuksekliğini idrĂ‚k edemedi. İnsanların kıymetini, sırf dunyevî plĂ‚nda aramaya alıştığından, onu kucumsedi.
HattĂ‚ iflĂ‚h olmaz kibrinden dolayı, bir keresinde eski arkadaşına hakaret nazarlarıyla bakıp, vîrĂ‚neye donmuş olan kendi gonul dunyasının alcak seviyesini ifşĂ‚ edercesine ona şoyle soyledi:
“-Ben gorduğun gibi buyuk ve değerli bir saltanata ulaştım, sen ise fakir ve garip olarak kaldın!”
FİRAVUN ’LA HAMAN ’IN MİRASI HĂ‚zık bir gonul tabîbi ve sĂ‚lih bir Ă‚lim olan arkadaşı ise, gonul ufkunun enginliğini aksettiren şu hikmetli ve nukteli cevapla arkadaşına mukĂ‚belede bulundu:
“-Eski arkadaşım! Sana dostĂ‚ne bir nasihatim olacak. Ben, insanlığa hidĂ‚yet rehberleri olarak gonderilen Peygamberlerin pek değerli mîrasına nĂ‚il oldum; CenĂ‚b-ı Hakk ’ı kalben tanımanın feyz ve rûhĂ‚niyetinden hisse almaya başladım. Bu sebeple Rabbime ne kadar hamd edip şukretsem az! Sen ise, hak-hukuk gozetmeden mal topladın, gonul kırdın, mazlûmu ezdin; boylece Firavun ’la HĂ‚mĂ‚n ’ın mîrasına, yani Mısır ulkesine sahip oldun.”
Kaynak: Osman Nûri Topbaş, Şebnem Dergisi, Sayı: 94
İslam ve İhsan
TAKVÂ SAHİPLERİNİN OZELLİKLERİ NEDİR?