“İcki oncekilere yavaş yavaş yasaklanırken bizlere neden direkt haram kılındı?” sorusunun cevabı… Deist ve ateistlerin en cok sorduğu sorular ve cevapları…
Sual: “İcki oncekilere yavaş yavaş yasaklanırken bizlere neden direkt haram kılındı?”
Tedrîcîlik, vahiy inerken gercekleşti. Sonunda, din ikmĂ‚l oldu. Elbette ikmĂ‚l olandan geriye donulmez. Bu, keyfî bir davranış olur.
Fakat eğitimde bu tedrîcîlik esası yine devam eder. MeselĂ‚ bugun İslĂ‚m ile ilk defa tanışan bir fert yahut topluma tebliğde bulunurken, elbette bir sıralama gozetilir. Fakat bu, şerîati iptal mĂ‚nĂ‚sı taşımaz. Sadece musluman firĂ‚setinden ve basîretinden neş ’et eden bir uygulama kolaylığıdır.
Mesel Peygamberimiz
Hazret-i MuĂ‚z ’ı Yemen ’e gonderirken şoyle buyurdu:
“Sen kitap ehli olan bir topluma gidiyorsun, Onları, Allah ’tan başka ilĂ‚h olmadığına ve benim AllĂ‚h ’ın Rasûlu olduğuma şahitlik etmeye davet et.
Eğer onlar, bu davete uyup itaat ederlerse; AllĂ‚h ’ın kendilerine her bir gun ve gecede beş vakit namazı kesin olarak farz kıldığını bildir.
Şayet buna da itaat ederlerse; Allah TeĂ‚lĂ‚ ’nın, zenginlerinden alınıp fakirlerine verilmek uzere, kendilerine zekĂ‚tı mutlak sûrette farz kıldığını bildir.
Buna da itaat edip uydukları takdirde, onların mallarının en gozde ve kıymetli olanlarını almaktan sakın. (Yani en pahalı veya en değersizini alma, orta hĂ‚lli mallardan al.)
Mazlumun bedduĂ‚sını almaktan da son derece cekin, cunku onun bedduĂ‚sı ile Allah arasında bir perde yoktur.” (BuhĂ‚rî, ZekĂ‚t, 41, 63, MeğĂ‚zî, 60, Tevhîd, 1)
Din tekĂ‚mul ettikten sonra orada tedrîcîliğe bir ihtiyac kalmaz. Ancak CenĂ‚b-ı Hak; insanların hidĂ‚yete gel-
mesi icin, dîni tebliğ ederken,
«kavlen leyyinĂ‚» / yumuşak bir lisan kullanmayı emretmektedir. Yine Ă‚yet-i kerîmede dîni guzel bir uslûpla anlatmanın ehemmiyeti şoyle bildirilir:
“(Rasûlum!)
Sen, Rabbinin yoluna hikmet ve guzel oğutle cağır ve onlarla en guzel şekilde mucadele et!..” (en-Nahl, 125)
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Yuzakı Yayınları, Aklın Cinneti DEİZM
İslam ve İhsan