Son donemde yatırım aracları icinde one cıkan arsalar, bir yılda yatırımcısına yuzde 200'lerin uzerinde kazandırdı. 'Taşı toprağı altın' denilen İstanbul'da ortalama bir arsa, yıllık bazda yatırımcısına gram altından 3 kat fazla kazandırarak, kısa donemli yatırımlar portfoyune eklendi. Uzun donemli yatırım olarak kabul edilen arsalar, son donemde yıllık bazda yuzde 200'lerin uzerinde değerlenince kısa donemli yatırım portfoylerine dahil oldu. İstanbul'un kuzey bolgeler, Catalca, Silivri, Canakkale, Yalova, Sakarya, İznik ve İc Anadolu'nun batı kısımlarındaki arsalar, yoğun talep goruyor. Talep artışı beraberinde fiyat artışlarını getiriyor. Son bir yılda imarlı ve tarla statusundeki arsalarda fiyat değişimleri yuzde 200 oranlarına ulaştı.
İstanbul'u tanımlamada kullanılan 'taşı toprağı altın' soylemi değişiyor. Arsa yatırımcısı bir yılda altın yatırımcısından 3 kat fazla kazandı. 9 Temmuz 2022 yılında 966 liradan satılan gram altın tam bir yıl sonra bugun 10 Temmuz 2023'te 1630 liradan alıcı buluyor. Altındaki bir yıllık fiyat değişimi yuzde 68 oldu. Bir yılda yuzde 68 kazandıran altına kıyasla ozellikle İstanbul bolgesindeki arsalarda fiyat artışları yuzde 200'leri aştı.
Konuyla ilgili goruş veren Gayrimenkul Uzmanı Bulent Ozturk, 2022 yılındaki pandemi ve sonrasındaki İzmir ile 6 Şubat'ta yaşadığımız deprem felaketleriyle birlikte arsalara olan talebin gunden gune oldukca arttığını belirterek, "Talebin artmasında başka etkenlerde soz konusu; son yıllarda konuta erişimde maliyet, finansman ve fiyatların artmasıyla ciddi problemler yaşanıyor. Bu tabi arsalara olan ilgiyi oldukca artırdı. 6 Şubat'taki depremden sonra İc Anadolu Bolgesi'nin batı tarafındaki Eskişehir, Beypazarı gibi bolgelerde talep artışı ve doğal olarak fiyat yukselişi yaşandı. Pandemide izole yaşam isteyen ve konuta erişim sıkıntısı yaşayanlar ise daha fazla İstanbul'un yakın bolgelerinde, aynı zamanda Ege'nin kuzey bolgeleri ve Antalya'da yoğun bir şekilde arsa talebinde bulundu" dedi.
"Fiyat artışları yuzde 200'leri aştı"
Saha calışmalarından elde ettiklerini sonucları paylaşan Ozturk, bir yılda arsa fiyatlarının yuzde 200'lere ulaştığını belirterek, "Yaptığımız analizlerde ortalama bir imarlı arsanın fiyat artışı yıllık yuzde 200'lerin uzerinde olduğunu gorduk. Turkiye'de gerek doviz ve altın fiyatlarındaki artışa baktığımız zaman arsa fiyatlarındaki artışın bunlardan cok daha yukarıda olduğunu goruyoruz. Şuanda gerek konut gerekse arsa enflasyon oranının cok uzerinde değer kazanıyor, dolayısıyla yatırımcısına yuksek oranda kar yaptırmış oluyor" diye konuştu.
"Arsa kısa vadeli bir yatırım aracı oldu"
Son 3 yıldır arsaların ciddi bir yatırımcı olarak gorulduğunu kaydeden Ozturk, "Artık 2020'den beri insanlar arsayı bir yatırım aracı olarak goruyor. Yaptığımız araştırmalarda arsa yatırımı yapmış bir kişinin 5 yıl icerisinde bir kez daha arsa yatırımı yaptığını goruyoruz. O nedenle arsalar coğunlukla bir kullanım ve ihtiyaca yonelik olarak değil, bir yatırım aracı olarak hayatımıza girdi. 2023 yılında gayrimenkulde konut dışı satışların yuzde 58'e vardığını goruyoruz" şeklinde konuştu.
Arsa yatırımlarında mutlaka dikkat edilmesi gerekenler
Satışların artmasının beraberinde suistimalleri de getirdiğini anlatan Ozturk, "Arsa cok teknik bir iştir. İnsanlar acısından hemen kavranabilecek bir olgu değildir. Arsa vardır, tarla vardır, kimi tarım arazisidir, kimisi turizm arazi, kimisi sanayi arazisi olarak kullanılır. Toplumumuz bu konulara hakim olmadığı icin bir takım problemler ortaya cıktı.

Arsa yatırımında dikkat edilmesi gereken cok onemli noktalar var. Arazilerin mutlaka imarlı olmasına bakılması gerekiyor, kendilerine gosterilen arsanın Tapu ve Kadastro Genel Mudurluğu'nden parsel sorgulaması yapılması, altyapının yakının olup olmadığı veya arsanın icerisinde altyapı olup olmadığına bakılması gerekiyor. Bu teknik durumla ortada yoksa o arsasının satın alınmaması gerekiyor" diye bilgi verdi.
"'Tiny House'lar tarım arazilerini bozuyor"
Son donemde trend haline donuşen 'tiny house' olarak adlandırılan kucuk ve taşınabilir yapıların doğaya saldıkları atıklar yoluyla tarım arazilerini bozduğunu ve tapulu konutlardaki gibi vergi sistemine dahil olmadıklarından kaynaklı vergi kaybına yol actığını dile getiren Ozturk, "Tarım arazilerinin kooperatifleşme vasıtasıyla oluşturulan coklu 'tiny house'lar tarım arazilerini bozuyor, buralardaki insanlara gelecek donemde mağduriyetler oluşturacak. Bu araziler tarım arazisidir, tarım yapılsın diye devlet tarafından planlanmış arazilerdir. Bu arazilerde bir tiny house koyu oluşturulması doğal olarak dip sularına şampuan, deterjan gibi bazı kimyasal ve insan atıklarının karışmasına neden olacak. Tarım arazileri verimli tarım yapılsın diye belirlenen arazilerdir" şeklinde konuştu.
"Vergi dışılar, mağduriyetler doğabilir"
Bu yapıların ileriki donemlerde ceşitli mağduriyetler oluşturabileceğine işaret eden Ozturk, "İnsanlar oralarda kendilerine ait bir yerleşim alanı olduğunu duşunuyorlar. Ancak ilerleyen donemlerde bu kadar toplu konutlaşmaya devletimiz musaade etmeyeceği icin yarın hayal kırıklıkları ortaya cıkabilir. Tapulu bir konutumuzun emlak vergileri gibi devlete ceşitli yukumlulukleri var. Tiny Houseların vergisel anlamda hicbir yukumlulukleri olmadığı icin devletimiz acısından bir vergi kaybı ortaya cıkıyor" dedi.

Emlakcı: "Konut talebi arsaya donuyor"
Ote yandan konut piyasasında emlakcılar da son donemde arsalara olan ilgiyi teyit eder acıklamada bulundu. Emlakcı Taner İşlek, "Konutlara talep azaldı, tum taleplerle arsalara dondu. İnsanlar arsalara yatırım yapmanın peşindeler. Ayda ortalama 15 kişiyle bir konut satışı uzerine konuşuyoruz, konutlar butcelerini aştığı icin yatırım amaclı olarak arsalara bakmaya başlıyorlar" diye konuştu.