Henuz tercih donemi gelmedi ama bu aylar kararsızların en cok araştırma yaptığı aylar. Artık bolumu yarıladığıma gore az cok neyin ne olduğunu cozdum ve sorulara cevap verebilir, benden bir adım geride olanlara da tavsiye verebilirim diye duşunuyorum. İnternette sık sık karşılaştığım ve coğu oğrencinin merak ettiği başlıkları kendi gozlemlerime gore ele alacağım. Bu konular cokca tartışılmış ama farklı insandan farklı bakış acısı gormenin kimseye zararı olmaz sanırım.

İngilizce, hazırlık sınıfı vs​İngilizce şart arkadaşlar. Bolume başlamadan once iyi bir İngilizce bilginizin olması gerekiyor. Fakat gundelik konuşmaları anlıyorsanız tamam ben İngilizce biliyorum dememelisiniz. Teknik yazıları okuyup anlayacak halde olmalısınız. 'Bolumu okurken oğrenirim yaa' denilmemeli bence. Daha ilk seneden yabancılara iş yapmaya bile başlayabilirsiniz. Fırsat kacırmayın boşuna, İngilizce onemli. Hazırlık imkanınız varsa okuyun derim. Hem sınav senesinden cıkıp direkt muhendisliğin yoğun derslerine dalış yapmaktansa bir sene boyunca sadece dil calışmak inanın tatil gibi geliyor. Bazıları kayıp bir sene gibi goruyor hazırlık yılını. Her şeyden once, nereye yetişeceğiz sanki? Bir yıl kayıp olsa ne olur olmasa ne olur? Bunun yanı sıra sadece okuduğunuzu anlamayı değil, İngilizce makale yazma kurallarını ve duzgun konuşmayı oğreniyorsunuz. Oyunlardan dizilerden gayet iyi İngilizce anlar hale geliyoruz fakat bircoğumuz oturup teknik bir yazı yazacak seviyede olmuyor lise bitince. Bu nerede işime yarar da demeyin, yarar. Yaptığınız calışmalarla ilgili bir yazı yayınlarsınız, Turkcede ulaşabildiğiniz kişi sayısı 10 ise İngilizce yayınladığınızda 100 olur.

Hazırlıkta da sadece İngilizce oğrenin. Programlamaya başlayayım falan filan hic karıştırmayın. Kur tekrarı yapınca pişman olursunuz. İngilizceyi cok iyi oğrenmeye caba gosterin sadece. Koskoca 1 yıl. Sadece dil oğreniyorsunuz. Buyuk bir fırsat. Hocalarınızı, sınıfınızı ve interneti iyi değerlendirin. Hepsinden fayda sağlayabilirsiniz.

Burada ekstra bir tavsiye vereyim. Ben gayet iyi derecede İngilizce biliyordum. Yine de hazırlık okudum. Bildiğin tatil gibi oldu, okula alıştım, ortamı tanıdım, arkadaş falan edindim. Ama yan gelip yattım biraz. İkinci bir dil oğrenmeye calışmadığım icin pişmanlık duyuyorum bir nebze. Bu durumdaysanız değerlendirebilirsiniz bu dediğimi.

Matematik şart mı?​Matematik de şart. Maalesef "matematik bilmeden halledersiniz" diyemeyeceğim. Sadece programcı olsanız evet belki fakat siz muhendis oluyorsunuz. 1. sınıfta Calculus, Fizik gibi dersler alacaksınız. Diyelim ki Calculus'u bir şekilde gectiniz zorlaya zorlaya. 2. sınıfta elektrik dersleri alacaksınız ve integraller, formuller havada ucuşacak, yine o matematiğe ihtiyacınız olacak. Algoritma analizi, olasılık, ayrık matematik gibi dersleriniz olacak ve bunların hepsinde matematiğin farklı alanları gerekecek. Belki sektore girince asla matematikle işiniz olmayacak olan bir alan sececeksiniz fakat okurken o matematikle icli dışlı olmak zorunda kalıyorsunuz. Goz korkutmak icin demiyorum, oyle matematikciler gibi tahtada boydan boya cılgın işlemler yapmayacaksınız fakat iyi seviye turev integral ve mantık konularına hakim olmanız gerekecek.
Parantez acmak gerekirse veri bilimi, yapay zeka, makine oğrenmesi gibi alanların hepsi de matematik kullanıyor.

Hicbir şey bilmiyorum, zorlanır mıyım?​Bu soru da bir tek bizim bolumde var galiba ha. Yani mimarlar hic demiyor ki mimariye dair bir şey bilmiyorum zorlanır mıyım falan.. Okula oğrenmeye gidiyoruz zaten dostlarım. Hic sorun değil ne bilip bilmediğiniz, benim sınıfımda hala hicbir şey bilmeyenler var...
En fazla şu olur, meslek lisesinden gelen ya da onceden programlama oğrenmiş calışmış tipler vardır. Programlamaya giriş derslerinde her şeyi bilirler, siz daha uygulamayı acmaya calışırken bunlar kodu yazıp bitirirler. Siz de kıskanırsınız. Ama sakın eksik hissetmeyin. Dediğim gibi oraya oğrenmeye gidiyoruz ve her şeyi ayrıntısıyla sorup anlamaya calışabilirsiniz. Kimse de bir şey diyemez.

Fakat bu noktada şunun ayrımını yapmakta fayda var. "Hicbir şey bilmiyorum" vs "hic ilgim yok." İnanın bana ilgi olmadan bu bolum okunacak bolum değil. Saatlerce bilgisayar başında oturup ufacık yazılara bakıp bilgisayarın dilinden anlamaya calışacaksınız. Hırs yapacaksınız. Sayfalarca yazı okuyacaksınız. Bunu hayal edince icinizde bir heyecan kıpırtısı olmalı.

Bir şeyler bilmeniz fayda sağlar mı, tabii ki sağlar. Diğerleri uygulamayı acmaya calışırken siz kodu yazar bitirirsiniz. Diğer derslere odaklanıp ortalama kasarsınız cepte durur. Onceden başlayacak vaktiniz varsa başlayın, neden olmasın? Oğrendiğiniz her şey yanınıza kar kalır. Fakat iyi bir universite kazanmak ve hazırlıkta İngilizce'yi halletmek gibi onceliklerin onune gecirmeyin.

Okul fark eder mi?​Tabii ki fark eder. İyi bir okulda iyi bir eğitim alırsınız. İşleriniz daha kolay hallolur, daha kolay muhatap bulursunuz falan filan. Fakat kotu okuldan mezun olursanız kotu muhendis olursunuz diye bir kaide yok. Universitede her şey sizde bitiyor. Her okulda cok iyi hocalar olabilir, cok kotu hocalar da olabilir. Fakat bizim alanımız icin internet mukemmel bir kaynak. Asla hocaya bağımlı değilsiniz. Takıldığınız herhangi bir konuda, binlerce anlatım bulabilirsiniz. Yani oğrenmek isterseniz her turlu oğrenirsiniz. Kampus, şehir, imkanlar falan bunların hepsi dikkate alınması gereken etmenler tabii. Yapabildiğiniz en iyi sıralamayı yapıp, gidebildiğiniz en iyi okula gidin işte. Fakat sıralamam kotu, kotu bir okulda bu bolumu okuyacağıma iyi okulda başka bolum okuyayım diye vazgecmenize gerek yok diye duşunuyorum.
İş hayatında okul fark edecek mi onu ben de bilmiyorum. Yaşayıp goreceğiz ama inşallah etmez.

Nasıl bir bilgisayar lazım?​Şimdi teoride bilgisayar lazım bile değil. Okuldaki bilgisayarları kullanabilirsiniz calışmak icin. Lab dersleri icin de okul size temin etmek zorunda. Fakat pratikte oyle olmuyor o iş. İlla kendi bilgisayarınıza ihtiyacınız oluyor. Geceleri de calışacaksınız, yaptıklarınızı saklamanız gerekecek. E bilgisayarları tanımanız oğrenmeniz gerek bi kere. O yuzden bir laptop alacaksınız orasını netleştirelim. (Eviniz olacaksa masaustu de olur siz bilirsiniz fakat tavsiye etmem. Okulda da bilgisayar lazım, kutuphanede de.)

Peki nasıl bir laptop? Bir canavara ihtiyacınız yok. Hele ki başlangıc dersleriniz icin en sıradan bilgisayar bile yeterli olur. Fakat ikide bir de değiştirecek haliniz yok. O yuzden başlangıcta şoyle orta duzey bir şey alın. Oyun falan oynarsınız belki, ya da oyunun kendisini yapmaya merak salarsınız. İyi bir bilgisayara ihtiyacınız olur. Orasına kendi ihtiyaclarınızla ve butcenizle karar verin.

Benim bilgisayarım kısaca: i5, 8 gb, mx110. Hic canımı sıkmadı şimdiye kadar. Gayet iyi geciniyoruz.

Bolum zor mu?​Zor. Hic oyle garip gurup laf salatasına girmeye gerek yok. Bolum zor. Dahi değilseniz, her duyduğunuzu şıp diye anlamıyorsanız illa o derslere calışacaksınız. Matematik, fizik, elektrik, mantık goreceksiniz. "Bunları niye yapıyorum yaa ben kod falan yazmak istiyorum" diyeceksiniz. Ama yine de onları yapacaksınız.

Kod yazmak işin en kolay kısmı diyebilirim. Bakın şu forumda bile herkes oğrenmeye calışıyor, artık herkesin merak saldığı ve yapabildiği bir şey. Siz o kodların ne anlama geldiğini, bilgisayarın bunları nasıl anladığını oğreneceksiniz. En ilkel bilgisayarların tasarımını oğreneceksiniz. Buralara nasıl gelmişiz gorup buyuleneceksiniz. Butun bunların arkasındaki "bilgisayar bilimi" denilen bilimi oğreneceksiniz. Yazılım, programlama falan değil bilim oğreniyor olacaksınız aslında. Bu noktada o başta "off matematik mi gorucez " dediğiniz matematiğin aslında bilgisayar bilimiyle nasıl kardeş olduğunu gorecek ve matematiğe farklı gozle bakacaksınız. Seveceksiniz onu. haha Şiir yazacaksınız matematiğe boyle.

Bunun yanı sıra cok fazla okuyacaksınız. Sadece video izleyerek olmuyor bazı şeyler. Sayfalarca İngilizce teknik dokuman okuyacaksınız. (İngilizce başlığına bir daha donmek isteyebilirsiniz.) Ben iddia ediyorum ki sozel bolumlerin okuduğu kitap sayfası kadar yazı okuyoruzdur.

Muhendislik Fakultesinde Kız Olmak​Burada cok fazla olmasa da Google'da arama yapıp gelecek olan kızlar vardır. Onlara da bir başlık acayım. Oncelikle hoduk her yerde hoduk canlarım. Kız olduğunuz icin sizi sindirmeye calışan tipler her yerde olabilir, universiteye başlarken bununla başa cıkabilecek şekilde geliştirin kendinizi. Onun dışında artık muhendislik fakultelerinde hatrı sayılır derecede kız var, yalnızlık cekeceğinizi duşunmeyin. Hatta bilgisayar muhendisliği kızların en cok tercih ettiği muhendisliklerden. Sınıfta tek kız falan olmazsınız yani korkmayın. Ha olsanız nolur, erkeklerle arkadaşlık yaparsınız. Gayet de guzel arkadaşlıklar doğar. Cinsiyetcilik meselesi eskisi gibi değil. Kimse sizi kız olduğunuz icin kucumsemez. Fakat başta dediğim gibi hoduk bir sınıf arkadaşınız da olabilir, hocanız da olabilir. Gerekli cevabı vermeyi bilin, hadlerini aşanları da korkmadan şikayet edin olsun bitsin.

Genel olarak erkekler bu bilgisayar işine daha meraklı. Bunun arkasında bir suru sebep var tabii ama orası ayrı tartışma konusu. O yuzden başlangıcta kendinizi garip hissedebilir, ne diyor bunlar ne konuşuyor diye bakabilirsiniz etrafınıza. Mesela ekran kartlarından falan bahsederler. Surekli oyun oynadıkları icin canlarım. Tamamen ilgi, alaka meselesi. Şimdiden sonra siz de konuşmaya başlayacaksınız aynı konuları. Şimdiye kadar duymamış olmanız olaya hep yabancı kalacağınız anlamına gelmez. Hicbir şey bilmiyorum başlığında yazdığım her şey aynen burada da gecerli.

Surprizbozan: Erkek dostlarıma: Universitede kızlar teklif etmiyor.




Kendini Geliştirmek??​Kendinizi geliştirin de geliştirin.. Herkesin dilinde bu laf. Ama kendini geliştirmek ne demek?
C oğrendiniz ustune C# oğrenin, ustune Java oğrenin demek değil. Bana kalırsa araştırmacı olun demek. Bir konuyu oğrendiniz. Arada bir kavram gordunuz. Gecmeyin o kavramı. Araştırın bakın neymiş, ne değilmiş, nerede kullanılırmış.
İnternet derya deniz, her yerde ceşitli makaleler, kurslar var. Sadece programlama dili kurslarına bakmayın. Bahsettiğim bilgisayar bilimi ile ilgili sonsuz kaynak havuzuna dalın.
Mesela kullandığınız programlarda klavye kısayollarını oğrenin. İkide bir mouse'a gitmesin eliniz. Bu bile cok buyuk fayda sağlıyor inanın bana. Ben de şu aralar elimi ona alıştırmaya calışıyorum mesela.
Arayuzden değil de komut isteminden calışmaya alışmak lazımmış. Ben buna da calışıyorum bu ara.
Korkmayın. En buyuk sıkıntı bence bu. Bilgisayar bozulur mu, virus girer mi, yanlış bir şey yapar mıyım? Bunlardan korkmayın. Deneyin oğrenin. Her şeye balıklama atlayıp bilgisayarı ağlatın demiyorum. Okuyun, araştırın sonra deneyin tabii ki.
Yine bolca kitap dergi falan var. Guncel kalmak ve ceşitli konularda fikir sahibi olmak icin takip edebilirsiniz.
Mesela ben bu forumda donanım bilgimi geliştirmek icin takılıyorum. Başlıklara giriyorum okuyorum, iki ekran kartı modeli goruyorum yazıyorum internete bakıyorum ne farkları var falan. Aklımda kalıyor burada gorduklerim. Kendi eksikliklerinizi boyle keşfedip onlara yonelebilirsiniz.

En onemlisi, bakın bu benim icin gercekten cok onemli ve bildiğim icin kendimle gurur duyuyorum: Google'da araştırma yapmayı oğrenin. Her karşılaştığınız sorunu, aklınıza her takılanı forumlara yazarak bulamazsınız. Hem vakit kaybı, hem de cevap bulabileceğinizin garantisi yok. Doğru anahtar kelimelerle doğru araştırmayı yapın.
Mesela C# diliyle yazdığınız bir kod hata verdiye bunun adı "Visual Studio oğrenci numarası alan kod calışmıyor" değildir. Bunun adı 'C# xyz hatası'dır. Ve emin olun ki benzer hatalar defalarca yaşanmış, defalarca cozulmuştur. Arama motoruna doğru şeyi yazmayı oğrenin. Doğru sitelere bakmayı oğrenin. Kendinize yapacağınız en buyuk iyilik budur.



Şimdilik aklıma bunlar geldi. Her turlu soruya cevap vermeye calışırım. Rahatlıkla,uzun uzun sorun beklerim.
Bu dediklerim benim gozlemlerim benim bakış acım. Ben mezun değilim, okuyorum hala. Yanlışlarım olabilir, gozden kacırdığım ayrıntılar olabilir. Mutlak tavsiye olarak gormeyin lutfen. Ayrıca herkesin hayatı farklı, şartlar farklı. Herkes kendine gore değerlendirme yapacak bolume başlarken de, okurken de. Okuduğunuz icin teşekkur ederim. Faydam olduysa ne mutlu.