AldatmaAldatma toplumun yakından tanıdığı veya magazin dunyasının gozdeleri olan insanlar arasında yaşandığı zaman veya unlu yazarlarımıza konu olduğu zaman gundemimize gelse de, yalnız cinselliğe dayalı bir birliktelik değil cinsellik barındırmayan duygusal bir ilişki de aldatmadır ve aldatmanın sadece kadın erkek ilişkileri bağlamında yaşanmadığı bir gercektir. Aile, iş yaşamı, arkadaşlık ortamı ve sosyal yaşamda da aldatma veya aldatılma farklı bicimlerde karşımıza cıkar. Sonucları acısından ilkine gore daha affedilir gibi gorunse de tum aldatmalar canımızı sıkar ve keyfimizi kacırır.
Aldatma daha cok duygusal boşluklar nedeniyle yaşanır.
Yasak aşklara ozgu heyecanın tadının yanı sıra erkeklerin fiziksel yani cinsel acıdan değişik tecrubeler yaşamaya ihtiyaclarından ve cinsel durtulerini kontrol etmekte zorlandıkları icin, kadınların ise duygusal gerekcelerle yani yaşadıkları umutsuzluk ve mutsuzluk nedeniyle aldatma yoluna gittikleri gorulmektedir. Erkekler ile kadınların aldatmaları arasında başka farklılıklar olduğu da aşikardır. Yani kadın ve erkeğin aldatma nedenleri farklılık gosterir:
Konu aldatma olduğunda nedense once erkekler potansiyel suclu kabul edilir. Cunku nikÂh yuzuğunu takan erkeğin testosteronu duşmuştur ve kendini ispatlamak zorundadır. Aldatma duygusallığa donuşmeden sadece cinselliğe dayalı yaşanırsa bu durum bazı erkekler icin evliliklerini kurtarma şekli de olabilir. Erkek aldattığı zaman, duygularıyla toplumun baskısı arasındaki yaşanan surtuşme, hakim ve guclu olan erkek olduğu icin buyuk değildir. Erkekler aldattığında dikkatsizdir, kendisine daha fazla bakmaya başlar, yeni elbiseler alır, sık banyo yapar, yeni bir parfumler alır, rejim ya da egzersize başlar, akşam eve beklenmedik saatlerde gelip, işte surekli bir toplantı hali yaşadıklarını ifade ederek hemen kendilerini ele verirler. Erkekler icin gizli buluşmalar ve gun ortasındaki hızlı seks kacamağı heyecan vericidir. “Yaşandı ve bitti hesapsızca” psikolojisi erkekler icin cok yaygındır. Erkekler ilk adımı atıldıktan sonra kesin arkasını getirirler. Erkekler icin aldatmak cok doğaldır ve genelde sarhoşturlar. Tesadufen ayağına gelen bir şansı hic bir erkek kolay kolay reddedemez. Aldatan erkek suclu cocuk gibi bakar fakat bazen nedensiz yere eşinin butun kusurlarını ortaya dokup kırıcı olabilir. Aldatan erkeğin seks yapma stilinde bir değişiklik olur ya da hic seks yapmak istemez ve cocuklarına daha az zaman harcamak ister.
Kadın aldattığı zaman, duygularıyla toplumun baskısı arasındaki yaşanan surtuşme ve catışma gerilimli bir surectir. Bu nedenle kadının aldatması daha zor, daha derinlikli, daha heyecanlı, daha edebi ve daha zengin bir malzemedir. Kadınlar aldattığında cok daha dikkatli davranırlar. Her ayrıntıyı duşunurler. Cunku kadınlar icin gunu birlik bir ilişkiden cok, uzun sureli ve duygusal bağları kuvvetli bir ilişki yani aşk yaşamak cok daha onemlidir. Kadınlar seks yoluyla bulaşan hastalıklar konusunda cok duyarlıdırlar. Kadın aldatmayla birlikte sevgi, aşk, romantizm, heyecan ve surpriz arar. Kadın bir yasak ilişki yaşadığında yuzunde bir parıltı belirir ve her bakımdan cok cekici olur. Sucluluk duygusuyla kadın eşine karşı daha sevecen davranır. Kadın parfumunu değiştirir, sacıyla ve makyajıyla daha fazla ilgilenir, evde ozensizdir, dışarı cıkarken daha farklıdır.
Cocukluktan gelen ic catışmaları olan erkeğin aldatma olasılığı cok yuksektir. Aslında erkeklerin aldatmak icin cok onemli bir nedene de ihtiyacları yoktur. Maksat heyecan olsun, skor olsun! Cunku cok sayıda kadınla ilişkiye girmek arkadaş cevresinde bir taktir gostergesi olarak algılanmaktadır. Hatta artı puan toplamak uğruna bu konuda gercek dışı hikayeler anlatan erkeklerin sayısı az da değildir. Ayrıca erkekler birlikte calıştıkları guzel, anlayışlı, uyumlu ve başarılı kadınlara da sık sık aşık olurlar. Son olarak evli ve cocuklu olan erkekler kendilerinden yaşca kucuk genc kadınlarla birlikte olarak hala guclu bir erkek olduklarını kendilerine ve cevrelerine kanıtlamaya calışırlar. Kısaca erkeklere gore aldatmanın nedenleri şu şekilde ifade bulur: “Her erkek yapar, heyecan olsun diye, arkadaşlarımı etkilemek icin, başka bir kadına Âşık oldum, sarhoş olduğum icin, eşimle sorunlarımız var, ortam oyle gerektirdi, olaylar oyle geliştiği icin, karım benimle ilgilenmiyor, O'na acıdığım icin, istediğimi elde edebileceğimi kendime kanıtlamak istiyordum, canım seks istiyordu, O'nu oylece eve yollayamazdım, karım kendisine eskisi gibi bakmıyor, cinsel isteğim fazla vb.”
Mutsuz olan kadının aldatma olasılığı da cok yuksektir. Kadının eğitiminin artması ve iş yaşamında daha aktif rol alması, aldatma konusunda erkek egemenliğinin kırılmasına yol acmıştır. Kadınlar, kişilik yapısına gore aldatma konusunda farklı tutumlar gostermektedir. Bir grup kadın duracağı yeri bilirken, bir grup kadın ise belirli bir cizgide ilişkisini devam ettirebilir. Bu, tamamen ilişkinin gidişatı ve kadının ruh durumu ile bağlantılıdır. Kadın aşıksa ve aldatılmak cok avam ve aşağılayıcı şekilde gercekleşmemiş ise cok daha az vicdan azabı duyar. Kısaca kadınlara gore aldatmanın nedenleri şu şekilde ifade bulur:”Mutsuzum, cok zekiydi, tatmin olamıyorum, bir filmdeki erotizminden etkilendim, aşık oldum, beni cok ihmal etti, yeniden bir erkeğe ihtiyac duyduğum icin, yakınlık ve şefkat ozlemi cektiğim icin, kendimi yalnız ve terkedilmiş hissettiğim icin, aylardır seks yapmadığım icin, O'nu kendime daha fazla bağlayabilmek icin, baştan cıkarmanın zevkinden, cok uğraştı, peşinde koşulan nufuzlu biri olduğu icin, istediğimi elde edebileceğimi kendime kanıtlamak istiyordum, O'na aşık olduğum ve benimle ciddi olduğu icin, kocam beni aldattığı icin intikam almak istedim, cazibesi ve esprisi olduğu icin, O'nun uzerinde guc ve soz sahibi olabilmek icin, dunyanın en harika erkeği olduğu icin, o anın romantizminden, cok sık iş gezisine cıkıp beni yalnız bıraktı, cok guzel olduğumu soylediği icin, kıskanc kocam beni hep kendisini aldatmakla sucladığı icin bu kez gercekten yaptım, sonsuz parası olduğu icin, sesi cok seksi olduğu icin, kendimi tumuyle teslim etmek istediğimden, beni sekse zorladığı icin, kariyer yapmamda bana yardımcı olsun diye vb.”
Kısaca her iki cins icin de aldatma bildik mazeretler ile anlatılamaya calışılır:"O oradaydı, cok hoşuma gitti, cok sarhoştum, beni etkiledi, nasıl olsa bitecekti, aldatmak mı cok doğal, macera yaşamayı seviyorum, cunku farkına varmıyor vb." Ayrıca “yasak aşk inanılmazdır ve başka bir olayda asla bulunmayan bir duygu yaşatır” duşuncesini de yabana atmamak gerekir.
Bilimsel olarak en cok gorulen aldatma nedenleri de sırasıyla:
*Duygusal anlamda yalnız bırakılma,
*Eş ile iletişim kuramama,
*Cinsel sorunlar yaşama,
*Aşık olma,
*Yasak aşklara ozgu heyecanın dayanılmaz tadı,
*Karşı cinsin cazibesine kapılma,
*Surekli aldatma eğilimi,
*Bir ilişkinin icine istemeden cekilme,
*Aldatan arkadaşları taklit etme isteği,
*Egonun tatmin edilme hissi,
*Korunmaya muhtac, tehlikede veya zor durumdaki karşı cinse karşı gelişen hamilik hissinin zamanla birlikte olma isteğine donuşmesi,
*Yaşamın diğer alanlarında başarı gosteremeyip seksuel başarılarla avunma isteği,
*40 yaş bunalımı,
*Hiperseksuel bir gen taşıma,
*Manik hasta olma,
*Capkınlıkla sakinleşme isteği,
*Eşcinsel durtuleri bastırma ve gizleme eğilimi,
*İş stersini yenme cabaları vb.
Aldatma konusu yazarların her zaman gundeminde olmuştur. Son gunlerde en cok tartışılan ve gundem konusu haline gelmiş olan unlu yazarımız Ahmet Altan'ın son kitabı "Aldatmak" olmak uzere, yerli veya yabancı kaynaklı denemelerde, romanlarda, hikayelerde ve şiirlerde bu konu farklı zamanlarda, dunyalarda ve mekanlarda yaşanmış olsa da sıklıkla ortaya konmuştur. Simyacı'daki, "eğer bir şeyi gercekten istersen, butun evren onun gercekleşmesi icin işbirliği yapar" ifadesi, daha onceleri yazdığım ve bir onceki yazımda yer alan “Aldatma Uzerine Bir Oyku: İnsan Bir Yerde Kendini Bırakmalı... hikayemin ozunu anlatmaktadır.
Aslında sorunlu ilişkiler nedeniyle ikinci bir ilişki yaşama isteği başlangıcta aldatma değildir. Aldatma var olan ilişkiyi bırakmayıp ona takviye ilişki kurmakla başlar. Cağdaş insanın kendi kendini aldatması ve aldanması da burada başlar. Burada yasak ilişki, var olan ilişkiye yardım eden ilişkidir ve iki ilişki bir zaman sonra ortak bir ilişki haline gelir. Bu durumda aldatan kendisini de aldatır aslında. İlişki icindeyken var olan problemleri aldatma ile bastırmaya ve cozumsuzluğe bırakmak her tarafı da aldatılan haline getirir.
Son olarak Turk aile yapısının gelişiminin onundeki en buyuk engellerden biri olan ve toplumu dejenere eden aldatmada en onemli kural gizliliktir.


[h=2]Ankara Psikoloji uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]