somotizasyon
SOMATOFORM AĞRI BOZUKLUĞU
Asagidaki belirtilerinden varligi halinde bu durumdan bahsedilir.
1- Vucudun bir ya da daha cok bolgesinde hissedilip, bu nedenle tetkik ve değerlendirme yapılacak derecede şiddetli ağrı yakınmasının olması.
2- Bu ağrı belirgin bir gerilime ya da mesleki, toplumsal ve kişinin yapabildiği diğer aktivite alanlarında bozulmaya yol acmaktadır.
3- Ağrının başlayıp, şiddetlenmesinde ve devam etmesinde ruhsal faktorlerin onemli katkısının olduğu goruşune varılır
4- Bu sikayetler bilerek ve isteyerek bir amac elde etmek amacı ile oluşturulmamıştır.
5- ağrı yakınmaları bir kaygı bozukluğu ya da psikotik bozukluktan dolayı oluşmamıştır.
ağrı kişinin gunluk uretim ve davranışlarında bozulmalara yol acarak iş yapamama ve işten ayrılmalara, okula gidemeyerek eğitiminde aksamalara, hastanelere abone olmalarına ve başlıca konuşma konularının ve duşunce iceriklerinin ağrı uzerine olmasına, gereksiz ve cok miktarda ilaclar kullanmalarına, evlilik ve sosyal ilişki sorunlarına yol acmaktadır.
Bu kişilerde ağrı gidermek amacı ile bağımlılık yapma potansiyeli olan ilacların yanlış kullanımı ve sonucta bağımlılığı gorulebilmektedir. Ağrılar sebebiyle intihar duşunce ve davranışları gorulebilmektedir. Ağrıyı onlemek icin cok uzaktaki sağlık kurumlarına ya da sağlıkla ilgisiz kişilere, şarlatanlara başvurabilmekte, cok zaman, para ve daha cok sağlık kayıplarına neden olabilmektedirler. Bu da insanlara kusup, kapanmalarına, ruhsal sorunlarının ağırlaşmasına, mucadele guclerinin azalıp, daha cok ağrı hissetmeleri seklinde bir kısır donguye yol acmaktadır.
Ağrıya ilerleyen donemde depresif bozukluklar ve kaygı bozuklukları eslik etmektedir. ağrı bozukluğu pek cok vucutsal hastalık durumunda da on planda olabilmektedir. Bunlar arasında eklem-kas-kemik rahatsızlıkları (romatizmam hastalıklar, yaşlılardaki kemik erimeleri, bel ve boyun fıtıkları), diyabet (seker hastaligi) ve damar sertliği gibi vucut damar ve sinirlerinin harabiyeti, bazı tumorler sayılabilir.
kadınlarda ağrılar erkeklere gore iki kat daha cok gorulmekte ,ağrılardan da ozellikle bas, sırt, gobek altı bolgesi ve kas-eklem ağrıları on planda bulunmaktadır. Ağrılar 40-50 lif yaşlarda en cok gozlenmektedir. Ailelerinde depresyon ve madde kullanımı olan ailelerde daha cok gozlenmektedir.
bazı kişilerde kişinin ağrıyı daha cok hissettikleri, ağrı eşiklerinin duşuk olduğu gozlenmiştir. bazı kişilerde de ağrı hislerinin gecmişte şiddetli olarak yaşanan fiziksel, vucuda uygulanan cezalandırmalarla ilişkili olduğu gozlenmiştir. ağrı hissi sevgi ve bakim kaynağı olacak bir kişinin desteğini aramayla ayni zamanda oluşabilmektedir.
Zaman zaman kişiler gerginliklerini ( yaşanan kayıplar, hedefe ulaşamamak vs. gibi streslerde) yaşanılan sucluluk hislerini ağrı uzerinden dışa vurup, kendilerini rahatsız eden sorunların ağırlığını istemsiz olarak hafifletip, kendi duşunce alanlarından uzaklaştırmaktadırlar.
Yani bir durum daha kabul edilebilir ve hatta cevreden daha destek , yardim, ilgi ve anlayış gorebileceği ağrı yakinmalarına donuşturulmektedir. Bu yolla kişiler bazen cevrelerini de elleri altında tutabilmekte, bazı sorumluluklardan kurtulabilmektedirler.
Rahatsızlıkta beyin yapısına ait bir takım anormalliklere de rastlanabilmektedir. Duysal ve limbik yapılara ait anormallikler de ağrı şiddetini belirlemektedir. P maddesi ve diğer bir takım molekuller de ağrının hissedilmesinde etkili olmaktadır.
Tedavi:
Tedavi vucutsal hastaligin varlığında ,hastalıkla ilgili birim ile paralel olarak tedavinin yurutulebilmesi seklinde olmakta ya da ayaktan tedavi ile olabilmektedir. onemli hedef olabildiğince cabuk hareketin ve olabilen en yuksek işlevselliğin sağlanabilmesidir. Bunun icin ilac tedavisi yanında, bireysel terapiler, hipnoz, fizik tedaviden faydalanılmaktadır.