Kapalı ortamlarda bilhassa da soğuk kış aylarında cok fazla vakit gecirmenin zaturre hastalığına yol actığına dikkat ceken uzmanlar, cocuk ve yaşlıların zaturre tehlikesinin daha fazla olduğunu acıkladılar. Kronik hastalıkları bulunan kişiler ise, zaturre riskinde ucuncu sırada yer alıyor. Kapalı ortamlarda bilhassa da soğuk kış aylarında cok fazla vakit gecirmenin zaturre hastalığına yol actığına dikkat ceken uzmanlar, cocuk ve yaşlıların zaturre tehlikesinin daha fazla olduğunu acıkladılar. Kronik hastalıkları bulunan kişiler ise, zaturre riskinde ucuncu sırada yer alıyor. Soğuk havalarda kapalı ortamlarda fazla vakit gecirmenin zaturreye neden olabildiğini belirten uzmanlar, ozellikle yaşlılar, kronik hastalığı olanlar ve kucuk cocukların risk grubunda olduğunu soyluyor. Akciğer dokusunun iltihaplanmasıyla oluşan pnomoni yani halk arasında bilinen adıyla zaturre, dunyada ve ulkemizde olum nedenleri arasında onemli bir yere bulunuyor. Hastalık bakteriler ilk sırada olmak uzere ceşitli mikroplar ya da kimyasallar nedeniyle akciğerde iltihabi bir sıvı birikmesi sonucu oluşuyor. Yaşlılar, kalp veya solunum yolu hastalığı olanlar, diyabet hastaları, bağışıklık yetmezliği bulunanlar, kucuk cocuklar, sigara ve alkol icenler risk grubunda yer alıyor. Coğunlukla kış aylarında iyi havalandırılmayan kapalı ve kalabalık ortamlarda gorulen bu hastalık; toplu taşıma aracları, okul, yurt, ofis gibi ortamlarda yayılıyor. Ayrıca tokalaşma ve elden ele dolaşan araclarla da kişiden kişiye hızla bulaşabiliyor. Yanı sıra gribin ilerlemesi sonucu da zaturre oluşabildiğini belirten Goğus Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Mubeccel Akman, hastalığın en belirgin belirtilerinin; 40 dereceye varan ateş, koyu renkte balgam cıkarma, oksuruk, vucutta titreme, halsizlik ve yorgunluk olduğunu soyluyor. Bu belirtilerin yanı sıra dikkat ceken ve mutlaka duzeltilmesi gereken bulgular da var. Bunlar; goğus ve sırtta oluşan ağrı ve bu ağrının artarak kurek kemiğine kadar yayılması, şiddetli baş ağrısı-donmesi, dudaklarda morarma ve ucuğa benzer yaraların cıkması, hızlı nefes alıp verme, bayılma hissi, susama ve cok idrara cıkma. “Bu belirtilerin hepsinin bir arada olması gerekmez. Bunlardan bir kacının olması bile zaturre olma ihtimalini gosterir. Boyle bir durumda vakit kaybetmeden uzman hekime başvurulmalıdır” diyen Dr. Mubeccel Akman, Dunya Zaturre Gunu sebebiyle zaturre ve zaturreden korunma yontemleri hakkında şu bilgileri veriyor:





AKCİĞER KANSERİ İLE KARIŞTIRILABİLİR

Zaturre, bazı durumlarda akciğer kanseri ile de karıştırılabilir. Bazen de her iki hastalık bir arada bulunabilir. Ozellikle bronkoalveoler tipteki akciğer kanserleri rontgen sonuclarında zaturreyi taklit edebilir. Tedavi edilmesine rağmen uzun zaman gerilemeyen zaturrelerde bu hastalıktan şuphelenilir. Aynı şekilde verem yani tuberkuloz hastalığı da zaturre ile karıştırılabilir.






KAPALI ORTAMLAR ZATURRE RİSKİNİ ARTIRIR ,

Zaturreden korunabilmek icin oncelikle beslenme ve uyku duzenine dikkat edilmelidir. Ozellikle kış aylarında iyi havalandırılmayan kapalı mekanlarda cok zaman gecirilmemelidir. Kapalı ortamlarda enfeksiyonların daha kolay yayıldığı asla unutulmamalıdır. Ayrıca sigara ve alkol kullanımı bırakılmalı, mumkunse duzenli spor yapılmalıdır. Eğer varsa altta yatan kronik hastalıklar stabil duzeyde tutulmalı, uzman hekimin ongorduğu grip ve zaturre aşısı yaptırılmalıdır. Kucuk cocuklara ise ilk 6 ay mutlaka anne sutu verilmelidir. Ne yazık ki ulkemizde cocukların sadece yuzde 10 ’u ilk 3 ay anne sutuyle besleniyor. Aşılama da zaturreden korunmada oldukca onemlidir. Boğmaca, kızamık ve tuberkuloz zaturrenin en onemli etkenleri arasında yer aldığından duzenli olarak cocuğun aşıları yaptırılmalıdır. Yaşca daha buyuk cocuklarda ise tum cocukların aşılanmasına gerek yoktur. Sadece risk grubunda yer alan kronik hastalığı olan cocuklara aşı onerilir.”

Kaynak:medya365