Spacebourne DBK Games tarafından geliştirilen bir uzay temalı rol yapma oyunu. Uzay geminizle ceşitli gorevlere gittiğiniz ve bu sırada hem karakterinizi hem de geminizi geliştirebildiğiniz bir macera. Aynı zamanda uzayda madencilik, loot toplama gibi ceşitli mekanikleri de icerisinde barındırıyor ve uzay istasyonlarında ucuncu şahıs kamerasıyla gezip karakterinizi gorebiliyorsunuz. Gelin hep birlikte neler doğru neler yanlış inceleyelim.
Spacebourne goğsumuzu kabartıyor
Olaya cok duygusal yaklaşmayacağım ancak Spacebourne'un bizim topraklarımızdan cıktığını soylemeliyim. DBK Games, Burak Dabak tarafından geliştirilen ikinci oyun olan Spacebourne, ilk oyun Mesel'den sonra inanılmaz ilerleme kaydetmiş diyebiliriz.
Mesel ilk cıktığında yine Burak Dabak ile irtibata gecip oyunu inceleme fırsatı bulmuştum. Outlast'in peşinden gelen korku oyunları furyasına Mesel ile katılan DBK Games bir şeyleri farklı yapma isteğinde olduğunu coktan belli etmişti. MÂlum furyanın icinden Burak Dabak'ın Mesel'ini ilk oynadığımda "Bu adam cok farklı şeyler yapıp işi buyutecek" diye duşunmuştum. Zira oyle de oldu, iki yıl aradan sonra karşımıza erken erişimdeki oyunu Spacebourne ile cıktı. Erken erişim etiketinden de kurtularak kendi ayakları uzerinde bir oyun olan Spacebourne icin uzun yolculuğun henuz başında olduğunu da belirtelim.
Erken erişimden bu yana neler değişti?Spacebourne'u erken erişime ilk cıktığında da oynama fırsatım olmuştu. İlk cıktığında arayuz bu kadar kullanışlı ve sade değil, karışıktı. Aynı zamanda performans sorunları bugun olduğundan daha fazla canımı sıkmıştı. Ayrıca buglar inanılmaz fazlaydı ve oyun deneyiminizi kritik yerlerde etkileyebiliyordu.
Şunu belirtmeden gecersem geliştiriciye haksızlık etmiş olabilirim, oyuna erken erişime ilk cıktığı gunden bu gune kadar gecen iki yıllık surede surekli guncellemeler geliyor. Hatta bugun incelemeyi yazmadan son bir kez daha gireyim diye oyunu calıştırırken bir guncellemenin daha geldiğini farkettim.
Bu anlamda DBK Games sektorde gorduğumuz "yap-sat-bırak" turu bir geliştirici olmaya cok uzak, oyununun arkasında duran ve her gun daha ileriye goturmeye gayret eden bir ekip diyebiliriz.
Oyunun temel yapısı ve hikaye anlatımıSpacebourne'da ana karakterimiz, uzaylıların dunyanı işgali sırasında insanlara bulaştırdığı bir virusten etkilenen, ancak olmemesi icin dondurulan efsane bir pilot. İnsanoğlunun neslinin tukenmesinin ardından bir yapay zeka tarafından uyandırılıp kendisini galaksinin ortasında buluyor. İlk uzay gemisini ve arkadaşını da orada ediniyor.
Oyunun başlangıcındaki temel amacımız vucudumuzda gezen olumcul virus icin bir tedavi bulmak. Hikayeyi NPC'ler ile girdiğimiz diyaloglar ve yaptığımız gorevlerle ilerletiyoruz. Diyaloglarla ilerleyen hikayelerden alışık olduğumuz gibi kimse sizi tedaviniz icin bir yere karşılıksız goturmuyor. A kişisi B kişisine, B kişisi C'ye ve C'de seni oldurmen gereken kişiye yonlendiriyor. Sonunda ise tedavine yardımcı olma ihtimali olan birinden, ihtimalin daha yuksek olduğu bir başka kişiye yonlendiriliyorsun. Buna sıradan diyemeyiz, zira sevdiğimiz bir hikaye anlatım tarzı. Ancak eklemeliyim ki oyunun başlangıcında oyuncuyu hikayeye ısındırmak icin verilen sinematik gayet doyurucu ve coğu şeyi acıklıyor.
Spacebourne oynarken diğer oyunlarda cok az gorduğum bir ozellikle karşılaşıyorsunuz. Oyunda bir aksiyona girerken ya da sadece dolanırken dinleyeceğiniz muziklerin turunu secebiliyorsunuz. Klasik, pop ve rock muziklerden hangisini seviyorsanız onu secip, oyunda sadece o tur muzikleri dinleyebiliyorsunuz. Ben klasik muzik hastası biri olarak klasik muziği sectim ve muziklerin de en azından benim zevkim icin doyurucu olduğunu soyleyebilirim.
Ayrıca yeni oyuna başlarken oyun sırasında kullanacağınız donanımı da seciyorsunuz, klavye fare ya da kontrolcu olarak yaptığınız bu secimleri sonradan değiştirebiliyorsunuz. Nacizane tavsiyem, kontrolcuyu secmeyin.
Spacebourne'u sakın kontrolcu ile oynamayınSpacebourne'u kontrolcu ile oynamayı ve tuş takımını eğitim modunda oğrenmeyi istiyorsanız, bir kez daha duşunun. Eğitim modunda size "x tuşuna bas" dediği tuş ne yazık ki kontrolcunuzdeki tuş ile eşleşmiyor. Hatta oyle ki bazen yapmanızı istediği eylem icin kontrolcunuz uzerinde atanmış bir tuş olmuyor. Eğer oyunu oynamak istiyorsanız ve uzay geminizi kontrolcunuz ile kullanmak istiyorsanız, yapmayın. En azından şimdilik.
Oyun gorduğum ve tecrube ettiğim kadarıyla ilk etapta klavye&fare icin geliştirilmiş ve klavye fare ile cok rahat oynanabiliyor. Ana menude eğer kontrolcunuzu kullanıp arkanıza yaslanarak ayar yapmak istiyorsanız biraz ter dokebilirsiniz. Yon tuşları ile menuler arasında gezemiyorsunuz, sağ analogu fare olarak kullanmanız gerekiyor.
Gorsellik ve atmosfer bağımsız oyun gibi hissettirmiyorAnimasyonlar ne kadar ciğ ve animasyon gecişleri ne kadar zayıf da olsa Spacebourne guzel gorunuyor. Unreal Engine 4 ile geliştirilen oyunda gerek uzay istasyonlarında gecirdiğiniz zamanda, gerekse uzayda duşmanlarla carpışırken ya da sadece madencilik yaparken gorduğunuz şeyler size bağımsız bir oyunda olduğunuzu unutturuyor. Grafik kalitesi olarak Spacebourne tam puan almasa da, yaklaşır. Ayrıca gorselliğe nazaran performansa donup baktığımızda erken erişimdeki durumuna gore cok cok daha iyi olmuş diyebiliriz. Erken erişimde 25-35FPS arası oynadığım oyunu şimdi 60FPS civarlarında oynayabiliyorum. Sistemim ise o gun kullandığım sistem ile aynı.
Dovuş mekanikleri ve RYO oğeleri gayet başarılı işlenmişUzay mekiğiniz ile uc farklı duşman turune karşı gercekleştirdiğiniz savaşlar cok keyifli. Hatta oyle ki bu alanın başarısı Spacebourne'un diğer buyuk uzay oyunlarıyla forumlarda karşılaştırılmasına kadar ilerlemiş durumda. İt dalaşı dediğimiz uzay mekikleriyle kapışma mekanikleri cok eğlenceli, ne kadar zor olursa olsun ya da uzarsa uzasın hicbir zaman ham hissettirmiyor. Sizi her zaman bir şeyler yapmaya ve bir şeyleri takip etmeye surukluyor. Kalkanınız sağlam mı? Enerjiniz var mı? Fuze fırlatmaya uygun musunuz? Duşmana kilitlendiniz mi? Arkanıza bir duşman gecti mi? Hep bu sorular eşliğinde ve sectiğiniz muzikle savaşıyorsunuz.
Karakter ve gemi icin uygulayacağınız geliştirmeler de onemli. Karakterinizin bir seviye sistemi var ve her seviyede yeni puanlar kazanıp bunu yetenek ağacınızı ilerletmek icin kullanabiliyorsunuz. Ayrıca her seviye atladığınızda geminiz icin daha guclu yeni ekipmanların kilidi acılmış oluyor. Bu ekipmanları dilerseniz Bazaar'lardan -burayı incelemenin devamında acıklayacağım- dilerseniz de oldurduğunuz duşmanlardan edinebiliyorsunuz. Yine bir tavsiye vereyim, asla geminize en iyi donanımları takmadan ve seviyenizin yettiğini teyit etmeden bir goreve başlamayın, zira sonu husran ile bitebiliyor. Denendi ve onaylandı.
Ayrıca Spacebourne'da oyunun hikayesinde yer alan uc galaktik ulus var ve bu uluslardan varlıklarla olan ilişkiniz diplomasi kısmında goruntulenebiliyor. Bu varlıklarla olan ilişkileriniz size yol, su ve elektrik olarak geri donebiliyor. Bana yine Mount and Blade'i cağrıştıran bu sistem oyuna farklı bir lezzet katmış diyebilirim. Yine M&B orneği vererek acıklayayım. Ticari urunlerin fiyatlarını da takip edip, ticaret yaparak oyun icinde para kazanabiliyoruz. Bunlar yeniden oynanabilirliği artıran keyifli şeyler.
Lokalizasyonda hala buyuk eksiklikler varOyunun Steam mağaza sayfasında Turkce dil desteği ibaresini gormeseydim buraya değinmeyecektim. Ancak oyunun Turkce lokalizasyonu olması gerekenin yarısı kadar Turkce diyebiliriz. Yarı Turkce, yarı İngilizce bir oyun oynamak icin ayarlara girip dil kısmından "Turkce" olarak secebilirsiniz. Evet, yine de bir şeylerin Turkce olduğunu gormek, hele ki boyle bir rol yapma oyununda cok guzel.
Ancak ve ancak! Lokalizasyon oncelikleriniz arasında değil, cok fazla bug ve geri bildirimle uğraştığınızı biliyorum fakat buna da yakın zamanda bir el atılması gerekiyor. Gorevlerde kafa karışıklığına sebep oluyor ve Steam uzerinden Turkce dil desteğini gorup alan oyuncular icin aldatıcı sayılabilir. Ben bunun yakın zamanda surekli gelmekte olan guncellemelerden biriyle duzeltileceğine eminim.
Kısaca Spacebourne'u ozetlemek gerekirse, sistem duşmanı olmayan bağımsız ve eğlenceli bir oyun. Hikaye anlatımından ziyade oynanış mekanikleriyle on plana cıkıyor, gorsel kalite ise tatmin edici. Ayrıca oynanış, ust duzey. Uzay istasyonlarında animasyonların ciğ olması biraz rahatsız etse de gemiye bindiğinizde gercek atmosferi yakalıyorsunuz. Ozellikle bir yerden başka bir noktaya kendinizi warp ederken giren sinematik sekans gercekten lezzetli. Her şeyiyle emek kokan bir oyun ancak sabırsız oyuncular icin biraz daha beklemelerini tavsiye ederim.