Pek cok startup ve uygulama geliştiricisiyle olan etkileşimimde, keşfettiğim rahatsız edici bir icgoru var. Bircok geliştirici, uygulama ici reklamları kullanmanın gelir elde etmenin klişe bir yolu olduğunu ve para kazanmanın benzersiz ve yeni bir yolunu bulmaları gerektiğini duşunuyor. Hayır, tekerleği yeniden icat etmeye gerek yok. Reklam destekli işletmeler onlarca yıldır gelişiyor. Reklam, bir yayıncı icin bir gelir kaynağı olmanın yanı sıra, tuketiciler icin bir urunun fiyatını subvanse eder. Orneğin, yerel bir gazetedeki ilanlar icin değilse, mevcut satış fiyatının 10 katı veya daha fazlasını odemek zorunda kalabiliriz. Freemium uygulamaları kavramı da asla alınmamış olabilir.
En buyuk ve en tanınmış uygulamaların coğu, iş modellerini desteklemek icin reklamları kullanır. Gelir modellerini yeniden icat etmek yerine, reklam gelirlerini en ust duzeye cıkarmak icin surekli yenilik yaparlar. Buyuk spor etkinliklerinden uzun suredir devam eden yayınevlerine ve yeni cağ teknoloji tabanlı icerik sağlayıcılarına kadar her biri, kullanıcı deneyimini kesintiye uğratmadan reklam gostererek elde ettikleri devasa gozbebeklerinden para kazanmanın gucunden akıllıca yararlanıyor.
Bir uygulama veya oyun, yukarıdaki orneklerimizden farklı değildir. Bu uygulamalar ve oyunlar, kullanıcıları geniş olcekte toplayabilir ve sık sık etkileşimde bulunabilirlerse (bunları DAU'lara veya gunluk aktif kullanıcılara donuşturerek) reklamlar aracılığıyla para uretebilir. Google'ın AdMob'u, geliştiricilere reklam destekli bir uygulama oluşturmada ve gelir akışlarını ucretli abonelikler veya uygulama ici yukseltmeler ve satın almaların otesinde ceşitlendirmede son derece yardımcı olabilir.