TAHİR İLE ZUHRE ŞİİRİ
Sevgilim
Tahir olmak da ayıp değil Zuhre olmak da
Hatta sevda yuzunden olmek de ayıp değil
Butun iş butun iş Tahir ile Zuhre olabilmekte
Yani yurekte, yurekte
Mesela bir barikatta dovuşerek
Mesela kuzey kutbunu keşfe giderken
Mesela denerken damarlarında bir serumu
Olmek ayıp olur mu
Olmaz
Sevgilim
Tahir olmak da ayıp değil Zuhre olmak da
Hatta sevda yuzunden olmek de ayıp değil
Butun iş butun iş Tahir ile Zuhre olabilmekte
Yani yurekte, yurekte
Seversin dunyayı doludizgin
Ama o bunun farkında değildir
Ayrılmak istemezsin ondan
Ama o senden ayrılacak
Yani sen elmayı seviyorsun diye
Elmanın seni sevmesi şart mı,
Değil...
Tahir i Zuhre sevmeseydi artık
Yahut hic sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden
Tahir olmak da ayıp değil Zuhre olmak da
Hatta sevda yuzunden olmek de ayıp değil
Butun iş butun iş Tahir ile Zuhre olabilmekte
Yani yurekte, yurekte gulum yurekte
Hoşgeldin kadınım
Yorulmuşsun
Nasıl etsem de yıkasam ayacıklarını
Ne gul suyu ne gumuş leğenim var
Susamışsındır sevgilim
Buzlu şerbetim yok ki ikram edeyim
Acıkmışsındır
Sana beyaz keten ortulu sofralar kuramam
Memleket gibi esir ve yoksuldur odam
Hoşgeldin kadınım, kadınım hoşgeldin
Hoşgeldin gulum
Ayağını bastın odama
Kırk yıllık beton cayır cimen şimdi...
Kurban olduğum guldun
Guldun
Guller acıldı penceremin demirlerinde
Ağladın
Avuclarıma dokuldu inciler
Gonlum gibi zengin
Hurriyet gibi aydınlık oldu odam
Hoşgeldin kadınım
Hoşgeldin kadınım
Hoşgeldin sevgilim
TAHİR İLR ZUHRE HİKAYESİ
Hoşgeldin... Gecmis zamanda ve eski gunlerde Zengin ve sohretli bir Padisah varmis, mali, mulku, askeri, kisaca herseyi varmis .. Ancak cocugu olmuyormus. Doktorlara gitmis, derdine care bulamamistir. Bunlardan fayda goremeyince, kendisini eglenceye verip, yaptirdigi Bahceye gidip gelmeye baslar. Bir gun veziri ile carsida dolasmaya cikar, "her kim bana altin verirse, tanri onun muradini versin" diyen bir dilenciye para verir. Oradan ayrilip bahceye dogru giderler, ve bir agacin altina otururlar.
Ileride bir agacin altinda yasli bir Dervis gorurler, onun yanina giderler, Dervis, "marifetlerim vardir" deyince, Padisah gonlunden geceni bilmesini ister. Derviste Padisah ve Vezirin cocugunun olmadigini, evlat istediklerini bilir. Bunun uzerine dervisten yardim isterler, Derviste cebinden bir elma cikarir ve ikiye boler. Bu elmalari yerlerse cocuklari oacagini, padisahin kizi ve vezirin oglu olacagini, ama onlari ayirmamalarini, evlendirmelerini soyler. Padisahta, vezirde cok sevinir. Aksam elmayi yerler, ve dokuz ay on gun sonra padisahin kizi, vezirinde oglu gelir dunyaya. Kizin adini Zuhre, oglanin adini Tahir koyarlar.
Tahir ile Zuhre birlikte buyurler. En taninmis hocalardan ders alirlar, ve cok zeki olduklarindan herseyi ogrenirler. Fakat on yasinda Zuhre´nin gonlu Tahir´e duser ve uyurken Tahiri oper. Tahir cok kizar, cunki kardes olduklarini sanir. Birgun Zuhre Tahiri yine oper ve Tahir´de Zuhreyi dover. Zuhre okadar uzulurki, Allah´a "Allahim, benim sevgimin yarisini Tahire ver" diye dua eder. Tahirde Zuhreye asik olur. Bu sefer Zuhre kendini naz´a ceker. Ancak kardes olmadiklarini ogrenen Tahir ile Zuhre gunden gune birbirine daha cok baglanirlar. Sazlarini alip bir birlerine Turku soylerler.
Bunlari goren Arap Kole, padisahin karisina soyler, Padisah kizini Tahir´le evlendirmenin zamani geldigini soyler. Ancak karisi kizinin padisah ogluyla evlenmesini istemektedir. Padisah kendi gozleri ile asiklari gormek ister, ve gorunce evlendirmeye karar verir. Bu arada Tahir ruyasinda iki kara kopegin kendisine saldirdigini gorur ve ruyasi cikar. Padisahin karisi, padisaha sihirbaz cadinin yaptigi serbeti icirince, padisah Tahirden sogur ve onu saraydan kovar. Aski ile yanip tutusan Tahir, Zuhrenin koskunun onune gelerek sitem dolu turkuler soyler. Zuhrede olaylari dadisindan ogrenir ve her seyi Tahire aciklar.
Arap kole bunlari gorunce yine padisaha haber verir. Bu sefer Padisah onu Mardin´e surer. Mardinde yedi yil kalan Tahir Allaha dua eder, ve onu zindandan kurtarmasini ister.
Duasi kabul olur, Zindanin acilan kapisindan siyah atiyla Hizir gelir, ve onu atina alip, o uyurken Zuhrenin koskunun onune birakir.
Zuhre Tahiri dadisina gonderir. O gunden sonra, her gece gizli gizli bulusup zevk ve sefa eylerler. Fakat bir gun ruyasinda Tahir, kara kopeklerin yine etrafini sardigini gorur, ruyasi yine cikar, cunki Arap kole onlari yine gormustur. Bunu Padisaha haber verir ve Tahir, ustu acik bir Sanikla Sat suyuna birakilir. Sat suyunun kenarindada Gol padisahinin Sarayi vardir. Zuhre bunu bildigi icin Gol padisahinin kizina mektup yazar ve gol padisahinin kizlari Tahiri bulurlar.
Gol padisahinin 3 kizida Tahiri sevmektedir ve bir gun onu paylasamadiklari icin kavga ederken, Tahir bunlari duyar ve kacar.
Bir cesme basinda dua eder ve uyur. At sesiyle uyaninca yaninda bir Dervis gorur. Yine ata biner ve gozlerini kapatir. Dervis "ac" dedigi zaman Tahir kendisini Zuhrenin kosku onunde bulur. Dadisina gider, dertlesirler.
Bir gun Davul Zurna sesleri duyar ve dadisindan Zuhrenin evlenecegini ogrenir. Kadin esvabi giyer ve dugune gider. Kendini Zuhreye tanitir. Ertesi gun Zuhre ile anlasirlar, Hamama gitmek icin cikip kacmaya karar verirler. Ancak Arap kolede kadin kiligina girmis ve onlari gormustur. Arap kole durumu padisaha haber verir, Padisah Tahiri yakalatir, Mecliste onu ve kizini anmadan uc hane turu soylerse affedecegini soyler.
Tahir iki haneyi soyler, fakat ucuncu hanede Zuhrenin iceri girdigini gorur ve onun ismini kullanir, padisahta onun boynunu vurdurmaya karar verir.
Cellat Tahirin boyunun vurmadan once, Tahir namaz kilip, Allah´a ruhunu almasi icin dua eder ve hemen olur. Bunu goren Zuhre aklini kacirir. Hekimler care bulamaz, hatta Tahirin etini yedirmeye kalkarlar, ama dadisindan bunu ogrenen Zuhre cok kizar, Tahirin mezarina gider.
Allah´a ruhunu almasi icin dua eder ve olur.
Mezara gelen Arap kolede Zuhreye asik oldugu icin kendini hancere oldurur, Padisah kizini Tahire vermedigi icin pisman olur, ama is isten gecmistir coktan.
Bir sure sonra asiklara mezar yapilir, Arap kolede basuclarina gomulur, oradan gecenler Zuhrenin mezarinda beyaz bir gul fidani, Tahir´in uzerinde ide bir kirmizi gul fidani gorurler, Arabin mezarinda da kara bir cali bitmistir.
Her sene asiklar baltalarla o caliyi keserler, ancak calinin yine bittigini gorurler.
Ziyaretgah olan mezari asiklar ve bagri yaniklar surekli ziyaret ederler ...