Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Dunya Ekonomik Forumu iş birliğiyle 4. Sanayi Devrimi Merkezi'ni Turkiye'ye kazandırdıklarını belirterek, "Ulkemizi biyoteknoloji, kuantum hesaplama, hızlandırıcılar ve yeni nesil nukleer reaktorler gibi cığır acıcı kritik teknolojilerde oncu ulkelerden biri yapmak istiyoruz." dedi.
Bakan Varank, Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) ile Ostim Teknik Universitesinin cevrim ici olarak duzenlediği Kamu Yonetimi ve Kalkınma Kongresi'nde yaptığı konuşmada, Turkiye'nin kalkınmasında kamu, ozel sektor ve akademinin birlikte hareket etmesinin onemine dikkati cekti.

Kalkınma politikalarının uygulanmasının Bakanlığın temel gorev alanlarından biri olduğunu vurgulayan Varank, Turkiye'yi sanayi, teknoloji ve inovasyon onculuğunde kalkındırıp, dunyanın sayılı ekonomileri arasına sokma hedefiyle calışmalara devam ettiklerini soyledi.
Varank, kalkınma farklılıklarının gelir ve servet dağılımında ciddi adaletsizliklere yol actığı bir donemin yaşandığına dikkati cekerek, bilim, teknoloji ve yenilik yapma kabiliyetinin birkac ulke ya da şirketin elinde toplanmasının bunun temel nedenleri arasında yer aldığını ifade etti.
Kalkınma kavramının sadece ekonomik yonuyle değil, sosyolojik, kulturel ve psikolojik alanları da icine alan butuncul bir bakış acısıyla ele alınması gerektiğinin altını cizen Varank, şoyle devam etti:
"Bu yuzden surdurulebilir kalkınma hedefleri, kapsayıcı ekonomik buyumeden hukukun ustunluğune, bilgi toplumundan cevrenin korunmasına kadar pek cok alanı aynı catı altında birleştiriyor. Bu geniş perspektif beraberinde kalkınma paydaşlarının ceşitliliğini de getiriyor. Kamu kurumları kadar ozel sektor, universiteler ve STK'ler de kalkınma cabasının temel paydaşları konumunda. Paydaşları doğru yonlendirme gorevi ise kamu otoritesinin sorumluluğu altında. İstikrarlı, şeffaf ve sonuc odaklı bir kamu yonetimi anlayışı, kalkınma sureclerini de hızlandırır."
"Her alanda Turkiye'ye cağ atlattık"
Varank, son 18 yılda uyguladıkları tum politikalarda, hızlandırıcılık ve istikamet tayin etme gorevlerini en iyi şekilde uygulama gayretinde olduklarını dile getirdi.
İstişare ve uzlaşı kulturuyle toplumun farklı kesimlerinin birlikte iş yapabilmesinin onunu actıklarını vurgulayan Varank, şunları soyledi:
"Gercekleştirdiğimiz reformlarla, kamu yonetiminde şeffaflığı ve hesap verebilirliği onemli olcude iyileştirdik. Bu atılımlar sayesinde, Cumhuriyet tarihinin en buyuk yatırım ve hizmetlerini gercekleştirmeyi başardık. Sanayiden teknolojiye, sağlıktan ulaştırmaya her alanda Turkiye'ye cağ atlattık. Milletimizin refahını yukselttik, yaşam koşullarında buyuk iyileşmeler sağladık. Kat ettiğimiz mesafenin bilincindeyiz ama bununla yetinmek niyetinde değiliz."
"Avantajlarımızı maksimum faydaya donuşturmek istiyoruz"
Varank, Turkiye'nin emsalleriyle karşılaştırıldığında onemli avantajlara sahip olduğunu belirterek, "Bu avantajları maksimum ekonomik ve sosyal faydaya donuşturmek icin iddialı bir kalkınma vizyonuyla hareket ediyoruz." ifadesini kullandı.
Milli Teknoloji Hamlesi vizyonu cercevesinde kısa ve orta vadede uygulanacak sanayi ve teknoloji politikalarının net olduğunu dile getiren Varank, Turk sanayisindeki kabiliyet setini geliştirdiklerini ve ara malı ithalatı acısından yapısal kırılganlığı minimuma indirmeye odaklandıklarını anlattı.
Varank, Turkiye'nin ihtiyac duyduğu kritik urunlerin yerli imkanlarla uretilmesini sağlayacak fikirden urune kadar uctan uca bir destek mekanizması olan Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı'nı hayata gecirdiklerini anımsatarak şoyle konuştu:
"Makine sektoru cağrılarımızı tamamladık. Onumuzdeki gunlerde diğer oncelikli sektorlerde cağrılar acarak, uretimde katma değer onculuğunde kalıcı bir donuşumun temellerini atacağız. Yurt ici sanayinin gelecek donem rotasını belirlemek uzere Sanayileşme İcra Komitesi'ni kurduk. Bu Komite, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde toplanacak ve sanayimize olcek kazandıracak politikalarda yonlendirici olacak. Savunma sanayinde gosterdiğimiz başarının bir benzerini, imalat sanayinin pek cok alt sektorunde gercekleştirebiliriz."
Yeni tip koronavirus (Kovid-19) salgınıyla birlikte Turkiye'nin dijital donuşume ve teknolojilere hızla adapte olabildiğinin gorulduğunu belirten Varank, KOBİ'lerin dijital donuşumunu hızlandırmak icin "Model Fabrikalar" kurduklarını anımsattı.
Varank, uluslararası iş birliklerinde iyi uygulamalara ornek olmak icin caba gosterdiklerini vurgulayarak, "Dunya Ekonomik Forumu ile iş birliği halinde 4. Sanayi Devrimi Merkezi'ni ulkemize kazandırdık. Ulkemizi biyoteknoloji, kuantum hesaplama, hızlandırıcılar ve yeni nesil nukleer reaktorler gibi cığır acıcı kritik teknolojilerde oncu ulkelerden biri yapmak istiyoruz." dedi.
"Kalkınma anlayışında onemli bir paradigma değişikliğine imza attık"
Kalkınmada insan kaynağı ve girişimciliğin de onemli bir rol ustlendiğine işaret eden Varank, tersine beyin gocunu teşvik eden politikalar uyguladıklarını, genclerdeki teknoloji geliştirme farkındalığını erken yaşlarda ortaya cıkarmayı teşvik ettiklerini ve sanayide doktoralı istihdamını desteklediklerini ifade etti.
Varank, Turkiye'nin AK Parti iktidarıyla kalkınma anlayışında onemli bir paradigma değişikliğine imza attığını belirterek şunları kaydetti:
"Biz sadece gorece geri kalmış bolgelere odaklanmadık. Ulkemizin her bolgesine yayılan ve yerelin potansiyelini harekete geciren butuncul bir anlayışla hareket ediyoruz. Kalkınma ajansları ve bolge kalkınma idareleriyle, şehirlerimizin kabiliyetlerini acığa cıkarıyoruz. Yuruttuğumuz somut projeler ve iş birlikleri, her şehrin ve bolgenin kendine has yonleriyle kalkınmasına katkı sağlıyor. Ajanslarımız Ar-Ge, yenilikcilik, girişimcilik, turizm, kırsal kalkınma ve sosyal inovasyon gibi cok ceşitli alanlarda calışmalar yurutuyor. Kalkınma ajansları bugune kadar 22 bin projeye cari fiyatlarla 9,2 milyar lira mali destek sağlayıp, 15,7 milyar liralık yatırım hacmi oluşturdu. Bu projeler bulundukları ilin altyapısını, tedarikci profilini, insan kaynağını ve hepsinden onemlisi ekonomik gucunu bir ust seviyeye taşıdı."
"Kalkınma bir veri yonetimi meselesi haline geldi"
Turkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yonetim Kurulu Sayman Uyesi Faik Yavuz da kalkınmanın bir veri yonetimi meselesi haline geldiği yeni bir cağın icinde bulunulduğunu soyledi.
Gelecek donemde şirketlerin her tur ihtiyaca kişiye ozel cevaplar ureteceğini soyleyen Yavuz, şu ifadeleri kullandı:
"Boyle bir donuşum icin verinin derlenmesi, işlenmesi, korunması, kullanılmasıyla ilgili duzenlemeler de son derece onemli olacak. Bundan boyle sadece kalkınma politikası değil sanayi politikası da artık bir veri yonetimi hadisesi halini alacak. Veri derlemeye imkan veren bilgi ve iletişim teknolojisi uygulamalarıyla sureci yonlendiren şirketlerin neredeyse tamamı gelişmiş ulkelerden cıkıyor."
OSTİM Organize Sanayi Bolgesi Başkanı Orhan Aydın da Turkiye'nin kalkınması icin Memur-Sen ile yapılan bu calışmanın onemli ve değerli olduğunu dile getirdi.
Firmaların dunyayla rekabet etmek icin tek başlarına yaptıkları calışma ve cabaların yeterli olmadığını belirten Aydın, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bunun icin tum gelişmiş ulkelerde olduğu gibi universitelerimizin, meslek yuksek okullarımızın, araştırma merkezlerimizin bizimle hareket etmesi kacınılmaz oluyor. Bunu yapabildiğimiz zaman bir kademe daha cabalarımızı bir araya getirme imkanımız oluyor. Biz firmalar, universitelerimizle, meslek yuksek okullarımızla bir araya gelip bir caba ortaya koyduğumuz zaman kamu politikalarında bizimle buluşmazsa ve aynı istikamette olmazsa yine bizim emeklerimiz boşa gidebiliyor."
Kaynak: Anadolu Ajansı