İranlı
nukleer bilimci
Muhsin Fahrizade Cuma gunu oldurulene kadar İran halkı tarafından tanınan bir isim olmasa da İran'ın nukleer programını takip edenlerin bildiği biriydi.
Batılı guvenlik kaynakları, onun nukleer programda etkili bir isim olduğunu soyluyor.
İran basını ise Fahrizade'nin onemini olduğundan az gosteren
haberler yapıyor, ondan yerli Covid-19 testi uretme girişimlerine katkı sunan bir bilim insanı olarak bahsediyor.
[h=3]Bunlar da ilginizi cekebilir[/h]RTUK, Turk ordusuyla ilgili tepki ceken sozlerin kullanıldığı yayın icin harekete gectiCinsel icerikli videolarını satan genc modelin para kazanma yontemi mide bulandırdıEfsane boksor, 54 yaşında ringlere dondu! Macı kazanamasa da aldığı ucret dudak ucuklattıLondra'daki International Institute for Strategic Studies'ten (Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitusu), İran'ın nukleer programını yakından takip eden Mark Fitzpatrick "İran'ın nukleer programı tek bir kişiye bağlı olduğu donemi coktan gecti" diyor.
Yine de Fahrizade'nin birden fazla koruma ile dolaşması, guvenliğinin ciddiye alındığını gosteriyor.
Bu yuzden bu suikastın arkasındaki saik, İran'ın nukleer faaliyetiyle ilişkili olmayan politik bir saik gibi gozukuyor.
İki ihtimal one cıkıyor: İran ile ABD'de iktidara gececek Biden yonetimi arasındaki potansiyel yakınlaşmanın onune gecmek. ve İran'ın bir intikam eylemi yapmasına yol acmak.
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, suikast hakkındaki ilk acıklamasında "Duşmanlarımız stresli zamanlar geciriyorlar" dedi ve ekledi:
"Kuresel durumun değiştiğinin farkındalar ve bolgede karışıklık istiyorlar."
Ruhani "İran'ın duşmanları" dediğinde bununla Trump yonetimi, İsrail ve Suudi Arabistan'ı kastediyor.
İsrail ve Suudi Arabistan Joe Biden'ın goreve başlamasıyla birlikte ABD'nin Orta Doğu politikalarının değişebileceğini ve bunların da kendilerini etkileyebileceğinden endişeleniyor.
Biden secim kampanyası boyunca Trump'ın iptal ettiği, 2015'te İran ile imzalanan nukleer anlaşmaya geri doneceğini soyledi.
İsrail basını, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın 22 Kasım'da Suudi Arabistan'ın Neom kentinde gizlice bir araya gelerek İran'a dair cekincelerini konuştuğunu aktarıyor. Suudi Dışişleri Bakanlığı boyle bir goruşmenin gercekleşmediğini acıkladı.
İsrail basınına gore Netanyahu bu goruşmede Selman'ı iki ulke arasındaki ilişkileri normalleştirmeye ikna edemedi.
23 Kasım'da ise gunu ise İran destekli Husiler Yemen'den Suudi Arabistan'ın Cidde kentindeki bir Aramco petrol tesisine saldırı duzenledi.
İran'da hukumet kontrolundeki basın, "Husilerin Quds-2 balistik fuzesi ile yaptığı kahramanca saldırıyı" ovdu.
Mehr ajansı "Bu stratejik hamle Suudi-İsrail goruşmesinin ardından gercekleşti ve onlara yanlış bir adım atmamaları yonunde bir uyarı oldu" ifadelerini kullandı.
Suudi Arabistan kadar ABD de bu saldırıya tepki gosterdi.
Eski ABD Ulusal Guvenlik Danışmanı John Bolton bu yıl piyasaya cıkan kitabında Trump yonetiminin, İran'ın Husilere yonelik desteğini "Orta Doğu'daki ABD cıkarlarına yonelik bir tehdit" olarak gorduğunu aktarmıştı.
Neom'daki goruşmenin, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri ziyaretinde İran hakkında goruşmeler yuruten ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo tarafından ayarlandığı one suruluyor.
ABD basınına gore Trump yonetimi iki hafta once İran'daki nukleer tesislere bir saldırı duzenlemenin mumkun olup olmadığını araştırmıştı.
Trump'ın gorevi bitmeden once İran'a yonelik bir operasyonla son bir defa dunya gundemine damga vurmak istediği duşunuluyor.
Donald Trump Ocak ayında ABD'nin Irak'ta İran'ın en onemli askeri yoneticilerinden Kasım Suleymani'nin hava saldırısıyla oldurulmesi emrini vermiş ve Birleşmiş Milletler raportorluğu bunun "yasa dışı" olduğunu ilan etse de operasyonla gurur duyduğunu gosteren acıklamalar yapmıştı.
Buradan yola cıkarak Trump'ın suikastlara karşı olmadığını anlayabiliriz.
İran ise Fahrizade suikastı icin İsrail'i sucladı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun 2018'deki bir televizyon programında Fahrizade'nin adını vererek "Bu ismi unutmayın" demiş olması da dikkat cekici.
İsrail ABD'nin Orta Doğu'da kendisini korumaya devam edeceğinden emin olsa da Biden'ın Dışişleri Bakanlığı'na Antony Blinken'ı aday gostermesi nedeniyle endişeli.
Blinken İran ile nukleer anlaşmayı net bir şekilde destekliyor.
Orta Doğu'daki politikalarının Filistinliler icin olumlu sonuclara yol acabileceği duşunuluyor.
Blinken Trump'ın İsrail Buyukelciliği'ni Kudus'e taşımasını eleştiriyor. Fakat Biden, bu hamleyi geri cevirmeyeceklerini acıklamıştı.
İran Ruhani Lideri Ayetullah Ali Hamaney, Fahrizade suikastının sorumlularının cezalandırılması icin cağrı yaptı.
İran Uzlaştırma Konseyi Sekreteri Muhsin Rezai, ulkedeki guvenlik ve istihbarat acıklarına dikkat cekti:
"İran istihbarat birimleri casusları ve yabancı ajanları tespit etmeli, suikast birimlerinin oluşumunun onune gecmeli."
Suikastın ardından pek cok İranlı sosyal medyada, iktidarın askeri ve istihbarat alanlarında cok guclu olduğuna yonelik acıklamalarına rağmen boylesine iyi korunan birinin gun ortasında nasıl oldurulduğunu sorguladı.
Ote yandan suikastın ulke icinde daha fazla kişinin tutuklanması icin bir bahane olarak kullanılacağından endişelenenler de var.
Trump yonetiminin gorev suresi dolarken, İsrail ve Suudi Arabistan en buyuk destekcilerini yitiriyor.
İran ise Biden yonetiminin ABD'yi tekrar nukleer anlaşmaya katmasıyla birlikte yaptırımların bir kısmından kurtulma ve ekonomik acıdan nefes alma ihtimalini gozluyor.
Boylesi bir anda İran'ın bir intikam eylemi duzenlemesi, irrasyonel bir tercih olur.
Dr. Massoumeh Torfeh, Londra'daki LSE ve SOAS universitelerinde araştırma gorevlisi olarak calışıyor. İran, Afganistan ve Orta Asya politikaları uzerine uzmanlaşıyor. Oncesinde BM Afganistan Stratejik İletişim Direktoru olarak calışıyordu.