İyiliği emretmek kotuluğu yasaklamak hakkında ayetler


Sizden, hayra cağıran, iyiliği emredip kotuluğu meneden bir topluluk bulunsun. İşte onlar kurtuluşa erenlerdir.
Âl-i İmrÂn : 104

Siz, insanların iyiliği icin ortaya cıkarılmış en hayırlı ummetsiniz; iyiliği emreder, kotulukten meneder ve Allah'a inanırsınız. Ehl-i kitap da inansaydı, elbet bu, kendileri icin cok iyi olurdu. (Gerci) iclerinde iman edenler var; (fakat) coğu yoldan cıkmışlardır.
Âl-i İmrÂn : 110

Onlar, Allah'a ve ahiret gunune inanırlar; iyiliği emreder, kotulukten menederler; hayırlı işlere koşuşurlar. İşte bunlar iyi insanlardandır.
Âl-i İmrÂn : 114

Yanlarındaki Tevrat ve İncil'de yazılı buldukları o elciye, o ummî Peygamber'e uyanlar (var ya), işte o Peygamber onlara iyiliği emreder, onları kotulukten meneder, onlara temiz şeyleri helÂl, pis şeyleri haram kılar. Ağırlıklarını ve uzerlerindeki zincirleri indirir. O Peygamber'e inanıp ona saygı gosteren, ona yardım eden ve onunla birlikte gonderilen nûr'a (Kur'an'a) uyanlar var ya, işte kurtuluşa erenler onlardır.
A'rÂf : 157

Munafık erkekler ve munafık kadınlar (sizden değil), birbirlerindendir. Onlar kotuluğu emreder, iyilikten alıkor ve cimrilik ederler. Onlar Allah'ı unuttular. Allah da onları unuttu! Cunku munafıklar fÂsıkların kendileridir.
Tevbe : 67

Mumin erkeklerle mumin kadınlar da birbirlerinin velileridir. Onlar iyiliği emreder, kotulukten alıkorlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekÂtı verirler, Allah ve Resûlune itaat ederler. İşte onlara Allah rahmet edecektir. Şuphesiz Allah azîzdir, hikmet sahibidir.
Tevbe : 71

(Bu alış verişi yapanlar), tevbe edenler, ibadet edenler, hamdedenler, oruc tutanlar, rukû edenler, secde edenler, iyiliği emredip kotulukten alıkoyanlar ve Allah'ın sınırlarını koruyanlardır. O muminleri mujdele!
Tevbe : 112

Onlar (o muminler) ki, eğer kendilerine yeryuzunde iktidar verirsek namazı kılar, zekÂtı verirler, iyiliği emreder ve kotulukten nehyederler. İşlerin sonu Allah'a varır.
Hac : 41

Yavrucuğum! Namazı kıl, iyiliği emret, kotulukten vazgecirmeye calış, başına gelenlere sabret. Doğrusu bunlar, azmedilmeye değer işlerdir.
LokmÂn : 17