SELE KAPILANLAR
Ubeydullah AhrĂ‚r , bir ilkbahar mevsiminde, Herat'dan Taşkend'e gitmek uzere yola cıkmıştı. Akşam olunca, yolda bir talebesinin bulunduğu yere ulaşmış ve o gece orada misĂ‚fir olmuştu. Bu talebesi şoyle anlatmıştır: "Gece yatacağımız zaman bana; "Sen benim yattığım odada yat!" dedi. Bunun uzerine onun yattığı odada, ondan uzak bir koşeye cekilip, orada geceledim. Geceyarısı ismimi soyleyip; "Uyuyor musun! Uyanık mısın?" dedi. Ben de; "Uyumuyorum efendim." dedim. "Hemen kalk, kıymetli eşyĂ‚larını topla ve derhĂ‚l dışarı cık!" buyurdu ve kendisi de suratle dışarı cıktı. Bu cevrede olanları da uyandır. Kıymetli eşyĂ‚larını toplayıp hayvanlara yuklesinler. Beni tĂ‚kib edip peşimden geliniz?" dedi. Suratle uzak bir tepeye doğru yurudu, biz de hemen toparlanıp onu tĂ‚kib ettik. Tepeye cıkıp, uzerinde durdu. Biz de yanında durduk. Bizimle gelenler, bu duruma şaşırarak; "Sebeb nedir ki, geceyarısı uykumuzu bolup buraya geldik." diyorlardı.Bir kısmı da ihmĂ‚l gosterip, gelmemişti. Biz tepe uzerinde iken, birdenbire korkunc bir sel geldi. Onune gelen ağac, kaya, duvar, ev ve ne varsa supurup goturuyordu. Ayrıldığımız ev de sel suları icinde kalmış, gelmeyenler de sele kapılmıştı. Kendilerini, selle uzun bir mucĂ‚deleden sonra zor kurtardılar. Pekcok yeri harab eden bu selin, o beldede bir benzeri gorulmemişti. Sele kapılmaktan kurtulanlar, Ubeydullah AhrĂ‚r hazretlerinin bu kerĂ‚metini gorerek, onun buyuk bir velî olduğunu anladılar. Ona daha cok bağlanıp, sevdiler."
Ubeydullah AhrĂ‚r , bir ilkbahar mevsiminde, Herat'dan Taşkend'e gitmek uzere yola cıkmıştı. Akşam olunca, yolda bir talebesinin bulunduğu yere ulaşmış ve o gece orada misĂ‚fir olmuştu. Bu talebesi şoyle anlatmıştır: "Gece yatacağımız zaman bana; "Sen benim yattığım odada yat!" dedi. Bunun uzerine onun yattığı odada, ondan uzak bir koşeye cekilip, orada geceledim. Geceyarısı ismimi soyleyip; "Uyuyor musun! Uyanık mısın?" dedi. Ben de; "Uyumuyorum efendim." dedim. "Hemen kalk, kıymetli eşyĂ‚larını topla ve derhĂ‚l dışarı cık!" buyurdu ve kendisi de suratle dışarı cıktı. Bu cevrede olanları da uyandır. Kıymetli eşyĂ‚larını toplayıp hayvanlara yuklesinler. Beni tĂ‚kib edip peşimden geliniz?" dedi. Suratle uzak bir tepeye doğru yurudu, biz de hemen toparlanıp onu tĂ‚kib ettik. Tepeye cıkıp, uzerinde durdu. Biz de yanında durduk. Bizimle gelenler, bu duruma şaşırarak; "Sebeb nedir ki, geceyarısı uykumuzu bolup buraya geldik." diyorlardı.Bir kısmı da ihmĂ‚l gosterip, gelmemişti. Biz tepe uzerinde iken, birdenbire korkunc bir sel geldi. Onune gelen ağac, kaya, duvar, ev ve ne varsa supurup goturuyordu. Ayrıldığımız ev de sel suları icinde kalmış, gelmeyenler de sele kapılmıştı. Kendilerini, selle uzun bir mucĂ‚deleden sonra zor kurtardılar. Pekcok yeri harab eden bu selin, o beldede bir benzeri gorulmemişti. Sele kapılmaktan kurtulanlar, Ubeydullah AhrĂ‚r hazretlerinin bu kerĂ‚metini gorerek, onun buyuk bir velî olduğunu anladılar. Ona daha cok bağlanıp, sevdiler."
__________________