1. Resûlullah efendimizin Mekke-i mukerremeden Medîne-i munevvereye goc etmesi.

Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) elli uc yaşında iken, Allahu teÂlÂnın izni ile Mekke-i mukerremeden Medîne-i munevvereye hicret eyledi. Safer ayının yirmi yedinci Perşembe gunu sabah erken evinden cıkarak, oğleden sonra Ebû Bekr-i Sıddîk'in evine geldi. Birlikte Sevr dağındaki mağaraya gittiler. Bu dağın yolu cok bozuk idi. Peygamber efendimizin mubÂrek ayakları kanadı. Mağarada uc gece kalıp, Pazartesi gecesi yola cıktılar. Bir hafta yolculuktan sonra Eylul ayının yirminci ve Rebî-ul-evvelin sekizinci Pazartesi gunu Medîne'de Kub koyune geldiler. Rebî-ul-evvelin on ikinci Cum gunu Medîne'yi şereflendirdiler. (Ahmed Cevdet Paşa, KastalÂn&#238

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Medîne'ye hicret edince; "Mu'minlere saldıran zÂlimlerle cihÂd yapmaya izin verildi" meÂlindeki Hac sûresi 139. Âyet-i kerîmesi geldi. (KÂdı BeydÂv&#238

2. Musluman bir kimsenin, dînini korumak icin, kÂfir memleketinden, İslÂm memleketine goc etmesi.

İşte ben de dînimi korumak icin Allah yolunda hicret ediyorum. Karısını dul, cocuklarını yetim bırakmak, anasını ağlatmak isteyen varsa onume cıksın. (Hazret-i Omer)

3. İslÂm memleketinde fitne ve kotuluk bulunan bir yerden iyi bir yere goc etmek.

Herc (karışıklık), fitne zamÂnında yapılan ibÂdet, benim yanıma (Mekke'den Medîne'ye) hicret etmek gibidir. (Hadîs-i şerîf-Muslim)

Dînini muhÂfaza icin hicret eden, Cennet ile mujdelendi. Bir mahallede sÂlih, Ârif kimse kalmayıp, bozukluk ve bid'at, dinde olmayan şeylerin yapılması artınca, başka mahalleye hicret etmek veya boyle bir şehirden başka şehre hicret etmek vÂcib olur. (İsmÂil Hakkı Bursev&#238
__________________