Fidye
Bir şeyin yerine gecmek uzere verilen bedel.
1. Cok yaşlı ve hasta olan kimsenin tutamadığı oruc, olum hastalığına yakalananın kılamadığı namaz, vefĂ‚t etmiş kimsenin namaz ve oruc borcları icin ve hacda, ihramlının hastalık ozrunden dolayı ihramın bĂ‚zı yasaklarını işlemesine karşılık vermesi ge reken bedel.
Allahu teĂ‚lĂ‚ Kur'Ă‚n-ı kerîmde meĂ‚len buyurdu ki:
O, size farz kılınan oruc, sayılı gunlerdir. O gunlerde sizden kim hasta, yĂ‚hut seferde olur da iftĂ‚r ederse, tutamadığı gunler sayısınca sıhhat bulduğu ve rĂ‚hat ettiği başka gunlerde oruc tutar. Fazla ihtiyarlık ve devamlı hastalık gibi sebeplerle oruc tutmaya guc getiremeyenler uzerine bir yoksul doyuracak kadar fidye vermek lĂ‚zımdır. Bununla berĂ‚ber kim fidyeyi cok verir, yĂ‚hut hem oruc tutar, hem de fidye verirse, onun icin daha hayırlı olur. Size seferde (yolculukta) oruc bozmak ve yaşlı hĂ‚linizde fidye vermek izni verilmişken, yine oruc tutsanız hakkınızda hayırlıdır, eğer orucun fazîletini bilirseniz. (Bekara sûresi: 184)
Bir kimseyi namaz ve oruc borcundan kurtarmak icin yapılan muĂ‚meleye iskat denir. Her gunluk oruc ve her vakit namaza karşılık verilmesi gereken fidye bir fıtradır. Hacda ihramlının işlediği yasak sebebiyle vermesi gereken fidye ya oruc, ya sadaka, y ahut nusuktur. Oruc fidyesi uc gun oruc tutmaktır, sadaka fidyesi, altı fakire birer fıtra (meselĂ‚ 1750 gr buğday) vermektir, nusuk fidyesi ise, kurban kesmektir. (İbn-i Âbidîn)

İhtiyar olup, olunceye kadar Ramazan veya kazĂ‚ya kalmış oruclarını tutamıyacak kimse ve iyi olmasından umîd kesilen hasta gizli yemelidir.Zengin ise, her gun icin bir fıtra yĂ‚ni beşyuz yirmi dirhem (bin yedi yuz elli gram) buğday veya un veya kıymeti kadar altın veya gumuş para, bir veya bir kac fakire fidye olarak verir. Ramazanın başında veya sonunda toptan hepsi bir fakire de verilebilir. Fidye verdikten sonra kuvvetlenirse, Ramazan oruclarını ve kazĂ‚ oruclarını tutar. Fidye vermeden olurse, ıskat yapılması icin vasiyet eder. Fakir ise, fidye vermez. DuĂ‚ eder. (İbn-i Âbidîn)
Namaz ve oruc borclarının iskĂ‚tı (duşurulmesi) icin vasiyet eden meyyitin (olunun) velîsi yĂ‚ni mîrĂ‚sını yerine sarf icin vasiyet ettiği vasîsi, vasîsi yoksa vĂ‚risi (mîrascısı), mîrĂ‚sın ucte birinden, herbir vakit namaz icin, vitr namazı icin ve kazĂ‚ edilmesi lĂ‚zım olan bir gunluk oruc icin birer fıtra meselĂ‚ bin yedi yuz elli gram) buğdayı fakirlere (veya fakirlerin vekillerine) fidye olarak sadaka verir. (TahtĂ‚v&#238

2. Bir kimsenin harpte esirlikten kurtulması icin verilen bedel (para, mal).
Hanefî mezhebinde, esirler fidye karşılığında salıverilmez. Fakat İmĂ‚m-ı Muhammed'e gore, muslumanların mal ve paraya ihtiyacları varsa, fidye karşılığında serbest bırakılabilir. (İbn-i HumĂ‚m)
__________________