Kendimize hic sorduk mu acaba ?
Yaşamın neresindeyim, imanımın neresindeyim…
ve dahi neresindeyimin neresindeyim.

Belki omrumuzun son demlerini yaşarken boylesine kendimize zaman ayırıp hesap gorebildik mi ?
...

Bunları oylesine unutmuşuz ki bir turlu fırsat bulamıyor, vakit ayıramıyoruz.
Otesi kendimizi, sevdiklerimizi, hayallerimizi, duşuncelerimizi de eklersek muthiş derecede zavallı duruma gelen bizler bu duruma daha ne kadar tahammul edebiliriz.
Bunlar kesinlikle isyan değil.

Uzuntumuzun, sıkıntımızın bir turlu kendimizi bulamamış olmanın buhranı, cevremizin, insanların, değer yargılarımızın dejenere olması, dostlukların, arkadaşlıkların menfaatlere kurban edilmiş olması ve duzeni cıkar, maddiyat olan zihniyet.

Herşeyimizi, insan olarak maneviyatımızı, saflığımızı, temiz duşuncelerimizi, guvenimizi, sevgimizi, saygımızı en onemlisi takvamızı [ imanımızı ] calma uğraşı icindeler.

Tabiri caizse, pamuk ipliğine bağlı imanımızı guclu, kuvvetli hale getirmek şoyle dursun;
Hergun belki sayısız gunah işleyip tovbe – istiğfar etmeden, ar damarı catlamışcasına, emr-i bil maruf’u bırakıp nehy-i anil munker’i terk ederek kısaca ALLAH’tan (c.c.) uzaklaşarak kendimizi nasıl bir ateşe attığımızı goremiyor muyuz?

Biz aramalıyız ihlasımızı, gonul ateşimizi, gonul zenginliğimizi, kalbimizin heyecanını bu oyle bir hasret ki; gonul gozu acık kalple muazzam bir tatlılık, zevk ve tarifi olmayan duygularımızın lezzetini bulmak, ulvi derecelere ulaşmak gerekiyor.

Sabretmesini bilmiyor, devamlı hata yapıyoruz.
Yani hergun icin yeni bir sayfa acıyor olmamızla beraber, birgun temiz, beyaz sayfaların biteceğini bilmeliyiz biliyoruz.
İnsan bir boşluk ve amacsızlık icinde hissedebilir kendini. Sanki şu ana kadar bahsedilenler de bir karamsarlık hissedilse de esası hesapsız yaşamanın bir faturası sonunda ağır olabilir.
Bu yuzden dir ki gun bugun ise hesap bugunden gorulmeli yapılan hatalardan bir ders almanın vakti geldide geciyor. Zaman değerli su misali akıp gidiyor.

Şuurlanmalıyız.
Rabbimizden hakkıyla korkmalıyız ibadet ve taatta bulunmalıyız.
İmanımızı kurtarmalıyız.

Mevlamızın kulları olarak rahmetine yuruyebilmeliyiz. Rahmetini celbedecek bir omur yaşamalıyız.
Huzur iklimine guzelliklere doğru yol almalıyız.

”Aşk’ı unutmuştuk, AŞIK olmalıyız BiZ”.........

__________________