Kuran ve hadisler lşığında dininden donmenin hukmu nedir?
İşte cevap...
Dininden donmek yani İslam iken dini terk etmek yani kufre duşmek İrtidĂ‚d olarak adlandırılır.İrtidĂ‚d, sozlukte bir şeyden başka bir şeye donmek demektir. Aynı koktun ism-i fail olan murted sozcuğu ise; İslĂ‚m dinini terkedip kufre, dinsizliğe donmek anlamına gelir. İrtidĂ‚d kufrun en aşırısı ve en ağırıdır. Hanefilere gore mucerred irtidatla, Şafiilere gore ise irtidĂ‚dın olumle birleşmesi halinde onceki ameller boşa gider.
Kuran-ı Kerîmde şoyle buyurulur: "Sizden kim dininden doner ve kafir olarak olurse, işte onların, dunya ve Ă‚hirette amelleri boşa gitmiştir. İşte Cehennemlikler onlardır. Onlar orada ebedî olarak kalacaklardır" (el-Bakara, 2/217).
Musluman olan bir kimse; Allahı inkĂ‚r, peygamberleri veya bir peygamberi kabul etmemek veya zina, eşcinsellik, şarap icmek ve zulum yapmak gibi ittifakla haram olan bir şeyi helal saymak ve yine alışveriş ve evlenmek gibi ittifakla helal olan bir şeyi haram kabul etmek suretiyle dinden cıkar ve murted hukumlerine tabi olur. Yine hakaret icin Kuranı yere atmak, bir hadis kitabını pisliğin icine atmak veya putlara ya da guneşe tapmak, kişiyi dinden cıkarır (bk. İbnul-HumĂ‚m, Fethul-Kadîr, IV, 385; eş-Şirbînî, Muğnîl MuhtĂ‚c, Mısır, t.y, IV, 133 vd.; eş-ŞîrĂ‚zî, el-Muhezzeb, II, 288; İbn KudĂ‚me, el-Muğnî, 3. Baskı, Kahire 1970, VIII, 123, 131).
İrtidadın gecerli olması icin, kendisini dinden cıkaracak sozu soyleyen veya işi yapanın akıllı olması ve bu soz veya fiili kendi iradesiyle yapmış bulunması gerekir.
Murteddin Cezası
İslĂ‚m muctehitleri murteddin oldurulmesi gerektiği konusunda goruş birliği icindedir. Delil şu hadislerdir: "Dinini değiştiren kimseyi oldurunuz" (BuhĂ‚rî, CihĂ‚d 149, İtisĂ‚m, 28, İstitĂ‚be, 2; Ebû DĂ‚vud, Hudûd 1; Tirmizî, Hudûd, 25; Nesaî, Tahrîm,14); "Musluman bir kimsenin kanı ancak uc şeyden birisi ile helal olur. Zina eden dul, cana karşılık can ve cemaatten ayrılıp dinini terkeden kimse" (BuhĂ‚rî, DiyĂ‚t, 6; Muslim, KasĂ‚me, 25, 26; Ebu Davud Hudûd 1).
Hanefilere gore, irtidĂ‚d eden kadın oldurulmez, fakat yeniden, İslĂ‚ma donunceye veya olunceye kadar hapsedilir. Cunku o, buyuk bir curum işlemiş olur. Ancak kadınların oldurulmesini Rasûlullah (s.a.s) yasaklamıştır. Temelde, murteddin oldurulmesi kufru yuzunden değil, İslĂ‚m toplumuna baş kaldırması yuzundendir.
Coğunluk fakihlere gore ise, dinden donen kadın da oldurulur. Cunku Ummu MervĂ‚n adlı bir kadın İslamı terketmiş, bu haber Hz. Peygamber (s.a.s)e ulaşınca, bu kadının tevbeye davet edilmesini bildirmiş, tevbe ederse serbest bırakılmasını, aksi halde oldurulmesini emretmiştir. Ancak bu hadisin senedinde zayıflık vardır (bk. Zeylaî, Nasbur-RĂ‚ye, III, 458; eş-ŞevkĂ‚nî, Neylul-EvtĂ‚r VII,192). Yine Hz. Peygamber, Muaz b. Cebel (o. 18/639)i Yemene vali olarak gonderirken ona şoyle buyurmuştur: "Herhangi bir erkek İslĂ‚mdan donerse, onu yeniden İslĂ‚ma cağır, donerse ne Ă‚lĂ‚; aksi halde onun boynunu vur. Kadın da dinden donerse, onu da dine yeniden cağır, donerse ne Ă‚la; aksi halde boynunu vur" (Zeylaî, a.g.e, III, 457; eş-ŞevkĂ‚nî, a.g.e, VII,193). İbn Hacer, bu hadisin senedinin hasen olduğunu soylemiştir.
Murteddin oldurulmeden once tevbeye cağrılması Hanefîlere gore mustehaptır. Cunku bununla yeniden İslĂ‚ma donmesi umulur. Eğer tevbe etmezse, tevbe edeceği umulur veya kendisi sure istemiş olursa ona uc gun sure verilir. Ancak tevbe edeceği umulmaz veya sure istememiş olursa, derhal oldurulur. Delil Hz. Omerin uygulamasıdır: Omer (r.a), İslĂ‚m ordusundan bir adamın durumunu sordu: "İslĂ‚ma girdikten sonra Allahı inkĂ‚r ettiği icin onu oldurduk" dediler. Hz. Omer dedi: "Keşke onu bir evde uc gun hapsedip, her gun bir ekmek verseydiniz, belki tevbe ederdi". Sonra şoyle dua etti: "Allahım! Ben orada yoktum, emir de vermedim, razı da olmadım" (MĂ‚lik, Muvatta, Akdiye, 16).
Coğunluk muctehidlere gore, murted erkek ve kadının oldurulmeden once uc kere tevbeye cağrılması vaciptir. Delil; Ummu Mervan hadisi ile Hz. Omerin tevbeye davetin gerekliliğini bildiren ifadeleridir (bk. İbn Ruşd, BidĂ‚yettil-Muctehid, Mısır, t.y., II, 448; eş-Şirbînî, a.g.e,139 vd; İbn KudĂ‚me, el-Muğnî, VIII,124 vd.; ez-Zuhayli, a.g.e, VI, 186-188.)
__________________