Kur’Ă‚n’da uzayda hayat -3-
Uzaylı insanlar.
Sığınıyorum allĂ‚h’a taşlanmış şeytandan
Adıyla allĂ‚h’ın, merhametiyle kuşatanın, gereğince merhamet edenin
Kur’Ă‚n’ın Ă‚lemlere ;evrenlere gonderildiğini bildiren bĂ‚zı Ă‚yetler.
1
(25 furkĂ‚n 1) “mubĂ‚rek oldu (o) ki inici etti (gerceği , yanlışı) farkettireni (furkĂ‚n’ı) kuluna , olur diye evrenlere bir uyarıcı”.
2
(6 en’Ă‚m 90) “(işte) onlar (onlar) ki (gerceğe) iletti allĂ‚h boylece (gerceğe) iletenine onların aynı şekilde uy , de , değil istiyorum (istemiyorum) sizden uzerine onun bir ucret, o (kur’Ă‚n) ancak bir hatırlamadır evrenler icin”.
3
(12 yûsuf 104) “ve ne istiyorsun (istemiyorsun) onlardan uzerine onun her hangi bir ucretten (bir şey) , o ancak bir hatırlama evrenler icin”.
4
(38 sĂ‚d 87) “o (kur’Ă‚n) bir hatırlamadır (zikirdir) evrenler icin”.
5
(68 kalem 52) “ve ne o (kur’Ă‚n) ancak bir hatırlama evrenler icin”.
(81 tekvîr 25) “ve ne (değil) o sozuyle (birlikte) şeytanın taşlanmışının”.
(81 tekvîr 26) “boyle iken nereye gidiyorsunuz”.
(81 tekvîr 27) “o (kur’Ă‚n) bir hatırlamadır (zikirdir) evrenler icin”.
(81 tekvîr 28) “kim icin (ki) diledi sizden ayakta durmayı (doğru yolda olmayı)”.
(81 tekvîr 29) “ve ne diliyorsunuz ancak dilemesi allĂ‚h’ın duzenleyeni (rabbı) evrenlerin”.
Bu Ă‚yetler Ă‚lemlerde , yĂ‚ni gokler ve yer ve ikisi arasında , yĂ‚ni uzayda , evrende yaygın olarak akıllı yaşamın var olduğunu ve furkĂ‚n’ın , kur’Ă‚n’ın onları uyarması icin allĂ‚h’ın kuluna , salat ve selĂ‚m ona yuce allĂ‚h’ın elcisi muhammede indirildiğini bildiriyor.
Âlemlerde insan ve cin benzeri yuksek akıllı canlılar olduğunu bildiren bir cok Ă‚yet var.
Âlemîn ; evrenler nedir:
Kuranda alemin kelimesini tarif eden ayetler var.
26 şuara 23’uncu ayette firavun musaya soruyor ; “dedi firavun ve ne duzenleyeni (rabbi) aleminin”
cevap 1 =
(26 şuara 24) = “dedi duzenleyeni (rabbi) gokler ve yer(yuzun)un ve ne (varsa) arasında o ikisinin oldunuz ise yakînen bilenler”
cevap 2 =
(26 şuara 26) = “dedi duzenleyeniniz (rabbiniz) ve duzenleyeni (rabbi) babalarınızın ilklerinin”
cevap 3 =
(26 şuara 28) = “dedi duzenleyeni (rabbi) doğu ve batının ve ne (varsa) arasında o ikisinin oldunuz ise aklediyorsunuz”
oyleyse Ă‚lemîn =
1 - gokler ve yer ve ikisi arasında ne var ise hepsi (mekansal ; yukseklik ve alcaklık)
2 – şimdikiler ve ilk var olanlar (zamansal ; şimdi ve gecmiş)
3- doğu ve batı ve arasında ne varsa hepsi ( yuzeysel ; enlilik)
yani kuranda bahsedilen “Ă‚lemîn” kelimesi cok boyutlu olarak evren ile ilgili bir kelimedir. Bu kelime coğuldur, bu sebeple evren değil evrenler kelimesi tam karşılığıdır. Gokler ve yer ve o ikisi arasında ne varsa uzaydadır , oyleyse Ă‚lemîn , evrenlerdir , uzaydır.
Alemin en az bunlardır ve bunlar icinde dunya okyanusa nisbetle bir damla su kadar yer tutmaz. Alemin dunyadır iddiası olanlar bir toz zerresinin dunya olduğunu iddia etmekten bile daha beter bir kucultme yapmaktadırlar.
Kuranda alemin hakkındakiler bunlardan ibaret değil. Konuyu cok uzatabilecek bir tartışmaya sebep verebilir , benim bilgim ile acıklayamadığım icin , devamından bahsetmiyorum.
Uzayda ; evrenlerde ; Ă‚lemînde akıllı varlıklar , canlılar ve insanlar ve cinler olduğuna delil olan bĂ‚zı Ă‚yetler.
(3 Ă‚li imrĂ‚n 42) “ve dediğinde melekler ey meryem elbette allĂ‚h suzerek secti seni ve temizlenici etti seni ve suzerek secti seni uzerine kadınlarının evrenlerin”.
Bu Ă‚yettende evrenlerde kadınların bulunduğu , dolayısıyla erkeklerinde bulunduğu anlaşılıyor. Kadınlar anlamındaki “nisĂ‚” kelimesinin hayvanlar hakkında kullanılışına dĂ‚ir bir bilgim yok. Bu kelime insanlar hakkında kullanılıyor. Oyleyse bu Ă‚yet uzayda , alemlerde , evrenlerde insanların varlığını da bildiriyor.
(3 Ă‚li imrĂ‚n 96) “elbette ilki evin elbet (o) ki konuldu insanlar icin elbet (o) ki bekkededir (mekkededir) mubĂ‚rek olarak ve (gerceğe) ileten (hidĂ‚yet) evrenler icin”.
(3 Ă‚li imrĂ‚n 97) “onda belirtilerin (Ă‚yetlerin) apacık olanları (var) ayakta durduğu yer (makĂ‚mı) ibrĂ‚hîmin ve kim girdi ona oldu guvende olan ve allĂ‚h icin uzerine insanların (gorev) haccedilmesi evin (ka’benin) kim gucu yetti ona yolca ve kim kufretti (nankorluk etti , kĂ‚fir oldu) boylece elbette allĂ‚h ganî(dir) (ihtiyactan uzaktır) evrenlerden”.
İnsanlar toplumu icin konulmuş olan evlerin ilki evrenlere bereket kaynağı , yol gosteren , (gerceğe) ileten, hidĂ‚yet. Ev insanlar icin konulmuş olduğuna gore ve evrenlere yararlı ise evrenlerde insanlar var ki evrenlere yararlı. Oyleyse Ă‚lemlerde , evrenlerde insanlar var.
Haccetmek evrenlerdeki insanlarında gorevi , eğer ona ulaşacak bir yola gitmeye gucleri yeter ise. Mi’rĂ‚c hadislerinde hacca gidebilmek icin salat ve selĂ‚m ona yuce allĂ‚h’ın elcisinden yollarının kısaltılması icin duĂ‚ isteyen mûsĂ‚ kavminden olan muslumanların durumu bu Ă‚yet ile uyumlu bir durum.
SelĂ‚m ona yuce allĂ‚h’ın elcisi lût’a melekler insan şeklinde geldiklerinde , onun toplumunun kĂ‚firlerinin sozunu nakleden bir Ă‚yet de bu konuya delildir.
(15 hıcr 70) “dediler men etmedikmi seni evrenlerden”.
Lût’u men ettiklerini soyledikleri kişiler insan şeklindeki melekler idi, onlar evrenlerin birinden gelen bu yabancı insanlardan onu men ettiklerini soyluyorlar. Bu konuda , bu bilgiyi , Ă‚lemlerden bir takım insanların varlığını yalanlayan bir acıklama bulunmaması sebebiyle Ă‚lemlerde , evrenlerde insanların var olduğuna dĂ‚ir kuvvetli bir zan oluşuyor bu Ă‚yet. Cunku eğer evrenlerde bir takım insanlar olmasaydı bu konu icinde bir acıklama olması beklenirdi. Aksine evrenlerde insanların var olduğuna işaret ediyor bu ayet.
Selam onlara meryem ve oğlu îsĂ‚’dan bahseden bir Ă‚yet.
(21 enbiyĂ‚ 91) “ve (o bayan) ki kuvvetle korudu fercini boylece ufurduk onun icine (bayanın icine) canımızdan (rûhumuzdan) ve ettik onu (bayanı) ve onun oğlunu bir belirti (Ă‚yet) evrenler icin”.
Meryem ve oğlu îsĂ‚’dan , evrenlere , allĂ‚hın bildirdiklerinin gercekliğinin belirtisi , Ă‚yet olarak soz edilmesi , evrenlerde bu Ă‚yetten bilgi edinerek, ibret alarak allĂ‚h’a îmĂ‚n etmesi beklenen akıllı varlıkların olduğuna delildir.
(21 enbiyĂ‚ 106) “elbette bunda (kur’Ă‚n’da) elbet bir tamamını ulaştırma (var) kavmi icin kulluk edenlerin”.
(21 enbiyĂ‚ 107) “ve ne gonderdik (gondermedik) seni ancak bir rahmet olarak evrenlere”.
(21 enbiyĂ‚ 108) “de elbette ne (başka değil) vahyedilir bana , elbette ne (başka değil) tanrınız tanrının bir olanı boylece siz teslim olanlarmısınız (muslumanlarmısınız)”.
Bu Ă‚yetlerde , kur’Ă‚n kendisine verilen salat ve selĂ‚m ona yuce allĂ‚h’ın elcisi muhammed’in kullara ulaştırmakla gorevli olduğu gorevin tek tanrıya , onun kitabı kur’Ă‚n’a cağrı olduğu ve gorev alanının evrenler olduğu acıklanıyor. O evrenlere , gokler ve yer ve o ikisi arasında ne varsa hepsine rahmettir , merhamettir. Oyleyse bu Ă‚yetler evrenlerde , gokler ve yer ve o ikisi arasında ne varsa onlarda bu goreve , cağrıya uymakla sorumlu akıllı varlıkların , canlıların varlığına delildirler.
Âyetlerin sonunda bu cağrının sonucu olarak cağrılanların yuce allĂ‚h’a teslim olanlar , muslumanlar olmaları bekleniyor. Musluman olması icin cağrı yapılan kişilerin ise insanlar ve cinler olduğunu kur’Ă‚n’ın bildirmesi ile bilmemiz sebebiyle anlaşılır ki evrenlerde , gokler ve yer ve o ikisinin arasında ne var ise onda ozellikle insanlar ve cinler vardır.
(38 sĂ‚d 87) “o (kur’Ă‚n) bir hatırlamadır (zikirdir) evrenler icin”.
Oyleyse bu Ă‚yet evrenlerde , gokler ve yer ve o ikisi arasında ne varsa onlarda kur’Ă‚n’dan , kur’Ă‚n’ın hatırlatıcılığından ibret alacak , gerceği hatırlayacak , duşunecek , uyacak , sorumlu , akıllı varlıkların , canlıların varlığına delildir.
(68 kalem 52) “ve ne o (kur’Ă‚n) ancak bir hatırlama evrenler icin”.
Oyleyse bu Ă‚yet evrenlerde , gokler ve yer ve o ikisi arasında ne varsa onlarda kur’Ă‚n’dan , kur’Ă‚n’ın hatırlatıcılığından ibret alacak , gerceği hatırlayacak , duşunecek , uyacak , sorumlu , akıllı varlıkların , canlıların varlığına delildir.
(81 tekvîr 25) “ve ne (değil) o sozuyle (birlikte) şeytanın taşlanmışının”.
(81 tekvîr 26) “boyle iken nereye gidiyorsunuz”.
(81 tekvîr 27) “o (kur’Ă‚n) bir hatırlamadır (zikirdir) evrenler icin”.
(81 tekvîr 28) “kim icin (ki) diledi sizden ayakta durmayı (doğru yolda olmayı)”.
(81 tekvîr 29) “ve ne diliyorsunuz ancak dilemesi allĂ‚h’ın duzenleyeni (rabbı) evrenlerin”.
Oyleyse bu Ă‚yetler evrenlerde , gokler ve yer ve o ikisi arasında ne varsa onlarda kur’Ă‚n’dan , kur’Ă‚n’ın hatırlatıcılığından ibret alacak , gerceği hatırlayacak , duşunecek , uyacak , sorumlu , akıllı varlıkların , canlıların varlığına delildir.
Bu tesbit ve acıklamalarla birlikte , kur’Ă‚nın Ă‚lemîne ; evrenlere gonderildiğini bildiren butun Ă‚yetler , kur’Ă‚n’ın hitabının ozellikle insanlara ve cinlere oluşu sebebiyle evrenlerde insanlar ve cinlerin varlığına delildirler.
Uzayda hayatın var olduğunu isbat eden Ă‚yetler ve hadisler bu acıklamalardan sonra daha iyi anlaşılır oldu.
Kur’Ă‚n’ın 16’ncı sûresi olan nahl sûresinin 49’uncu Ă‚yeti :
Âyet: “ve allĂ‚h’a secde eder ne (var) goklerde ve ne (var) yer(yuzun)de dĂ‚bbeden (kımıldayandan, canlıdan) ve melekler ve onlar buyuklenmezler .”
Kur’Ă‚n’ın 42’nci sûresi olan şûrĂ‚ sûresinin 29’uncu Ă‚yeti:
Âyet: “ve o’nun (allĂ‚h’ın) Ă‚yetlerinden (belirtilerinden) , yaratılış (tarz)ı gokler ve yer(yuzunu)n ve ne yaydı o ikisinde dĂ‚bbeden (kımıldayandan, canlıdan) ve o (onların) toplanmalarına dilediğinde kadîr (cok iyi olculer koyan) .”
Hadis: “bilim sureyyĂ‚’da (ulker takım yıldızları’nda) olsa, onunla birbirine kavuşur fars oğullarından (îranlılardan) adamlar”
(hadîsin kaynağı: (1)ahmed bin hanbelin musnedi, (2 (297-420-422-469)).
( hadisdeki “bilim” kelimesi yerine “îmĂ‚n” kelimesi kullanılan aynı hadîs’in diğer bir naklinin kaynağı :tirmizî , tefsîr bolumunde 47 (3), 62 (1), menkıbeler 70 ).
(hadisdeki “birbirine kavuşur” kelimesi yerine “elbet ona kavuşur” kelimesi kullanılan diğer bir naklinin kaynağı : buhĂ‚rî, tefsîr bolumu 62 (1) . Muslim , sahĂ‚benin fazîletleri bolumu 231. Tirmizî, tefsîr bolumu 47 (3), 62 (1), menkıbeler 70 .ahmed bin hanbel 2 (417) ).
Hadisteki “sureyyĂ‚” (turkcede, “ulker”, “yedi kız kardeş” adları ile bilinir . Ayrıca farsca “peren”, “pervin”. Yunanca “pleiades”. Japonca “subaru”.) Adları ile bilinir. Uluslar arası gok bilim adlandırmasında “m 45” olarak bilinir.
Boğa burcundadır , dunyĂ‚dan uzaklığı 440 ışık yılı (135 parsek). Âletsiz bakıldığında yedi yıldızı gorunur .
Sonuc:
Kur’Ă‚n Ă‚yetlerinin bildirdiği ; uzayda akıllı canlılar , insanlar ve cinler vardır.
Ey muslumanlar (teslim olanlar) , başkasına değil allĂ‚h’a musluman (teslim olan) olunki kurtulun .
Âyet : (17 isrĂ‚ 36) “ve ardına takılma neyin (ki) (var) değil senin icin onunla (ilgili) bilgi, elbette işitme ve gorme ve gonul, hepsi işte (onlar)ın oldu ondan mes’ûl”.
Âyet : (24 nûr 31) “…ve (hatĂ‚dan) donun allĂ‚h’a toptan ey guvenenler (îmĂ‚n edenler) olurki siz kurtulursunuz”.
Âyet : (20 tĂ‚hĂ‚ 47) “…ve sağ olsun kim uydu (gerceğe) iletene”.
Âyet : (1fatiha 1) “ovgu allĂ‚h’a duzenleyeni evrenlerin”.
Yazının telif hakkı yazar adı ve web sayfasının yayınlanmasından ibarettir.
Alıntı : yazar, ali kenan aydın
__________________