- Vahyi nasıl işitiriz, diye sordu halkaya yeni katılan genc. Herkes kendince yontemler saydı. Hicbiri genci tatmin etmiş gorunmuyordu. Grubun en tecrubelisi soze girdi: “ Vahyi biz duyamayız, balarısı duyar!..”
Herkes şaşkındı. Devam etti:
- “Rabbin balarısına vahyetti”(Nahl-68) yi arı mucize hayvan, bal super gıda diye anlarsan hava alırsın! Kur’an ne biyoloji kitabı, ne de gıda rehberi! Deli etme insanı!
Celalini Cemal takip eder, inciler doktururdu. Yine oyle oldu:
- Arı ne yapar? Bal. Kendi icin? Hayır, insanlık icin! Renk ayırmaksızın cicek dolaşır. Kraliceye sadık, kovana bağlı! Ne anladınız ?!..
Biri cekinerek sıraladı: “ 1- Arı gibi insanlık icin yaşayacağız. Ego icin değil. 2- Kesretteki manalardan ozler toplayıp, Vahdet mayası yoğuracağız. 3- Gonul kovanına bağlı, Rehbere sadık calışacağız. Boylece vahyi işitiriz!..
“İşte bu! ” dedi keyifle. İşareti ile ikram faslı acıldı. Bal şerbeti dolu kaseler icilirken balarısının vahiy alışı, Rasulullah’ın bal şerbeti sevmesi ayrı bir boyutta konuşuluyordu.
Yazının orjinalini BURADAN okuyabilirsiniz.
__________________