Abdulvehhab Şarani k.s Hazretleri (o. 973/1565) anlatıyor:
"Evimde cinlerden bir kadın vardı. Bana yaklaştığı zaman tuylerim diken diken olurdu. Onu gorunce Allah'ı zikrederdim, o da hemen benden uzaklaşırdı. Sonra karanlıkta mescide giderken yolumda dururdu. Ama ondan korkmazdımc Aksine,ona rastlayınca "esselamu aleykum" der, gecer giderdim. Artık ondan nefret de etmiyordum.
Kıtlık gunlerinde bir ara cinlerden bir grup cevremde yerleşmişti. Onlara derdim ki: "Ekmek ve yemeklerden guzelce yiyiniz. Fakat musluman kardeşlerlerinize zarar vermeyiniz." Onların da, "başustune, istediğini yaparız" dediklerini duyuyordum.
Bir defa evime bir cin yerleşmişti. Her gece buyuk bir keci suretinde geliyordu. Once lambayı sonduruyor, sonra da evde dolaşmaya başlıyordu. Onun yuzunden evdekiler de korkuya kapılıyordu. Ben de bir gece sedirin altına saklanıp pusu kurdum, iceri girince onu ayağından yakaladım. Bağırıp imad istemeye başladı. "Bir daha gelmeyeceğine yemin eder misin?" dedim. O ise "evet, gelmeyeceğim" dedi. Ayağını cektikce elimde incelmeye başladı. Sonunda ayağı bir kıl kadar incelip elimden cıkıverdi. O gunden sonra da bir daha gelmedi.
Bir gece misafiri olduğum bir evde yalnız başıma uyumuşum. Odanın kapısı uzerime kapatılmıştı. Birden cinlerden bir grup iceri dalarak lambayı sondurduler. Cevremde atlar gibi dolanmaya başladılar. Onlara dedim ki, "Allah'a yemin olsun ki, hanginizi elime gecirirsem oldurmeden onu bırakmam." Aralarında yatıp uyudum. Onlar ise bana ilişmeden, sabaha kadar cevremde donup durdular.
Cinlerle aramda gecen olaylar coktur. Bunlardan size, evrad-ı şerifeyi (gunluk zikir, dua ve ayetleri) okuyan kimselere cinlerden zarar gelmeyeceğini bilmeniz icin bahsediyorum. Onları oğrenmemiş ve okumamış olsam, başkaları gibi ben de o cinlerden korkabilirdim. Siz de buna gore davranın. Allah hidayet ihsan etsin."
Şa'rani: Levakıhu'l-Evari'l Kudsiyye (Beyrut, 1998), s. 211
__________________