Zekeriyya Aleyhisselam
İsrailoğullarına gonderilen peygamberlerden. İsmi Zekeriyya bin Âzan bin Muslim bin Sadun olup, soyu Suleyman aleyhisselama ulaşır. Yahya aleyhisselamın babasıdır. Musa aleyhisselamın getirdiği dînin emir ve yasaklarını insanlara tebliğ etti. Marangozluk yapar elinin emeğiyle gecinirdi. Kavmi tarafından şehit edildi..

Zekeriyya aleyhisselam zamĂ‚nında Şam vilĂ‚yeti Batlamyusilerin elindeydi. Onlar Kudus’te bulunan Beyt-ul-Makdis’e hurmet ederlerdi. Beyt-ul-Makdis mĂ‚mur olup gece ve gunduz orada ibĂ‚det edilirdi. Mescidde Harun aleyhisselam neslinden din buyukleri vardı. O zamanlarda İsrailoğulları arasında peygamber yoktu. Bunlar bir peygamber gondermesi icin gece gunduz Allahu teĂ‚lĂ‚ya dua ettiler. Allahu teĂ‚lĂ‚, Beyt-i Makdis’te Tevrat yazmayı ve kurban kesmeyi idĂ‚re eden Zekeriyya aleyhisselamı peygamber olarak vazîfelendirdi. Zekeriyya aleyhisselam insanlara nasîhat ederek doğru yola cağırdı. İsrailoğullarından onun bildirdiklerine inananlar olduğu gibi, inanmayıp karşı cıkanlar daha cok oldu.

Zekeriyya aleyhisselam, İmrĂ‚n bin MĂ‚sĂ‚n isminde bir dostunun kızı olan Elîsa ile evlendi. Elîsa ile hazret-i Meryem kardeş olup babaları İmran idi. İmrĂ‚n once Elîsa’nın annesi ile sonra bunun başka erkekten olan kızı Hunne ile evlenmişti. Hazret-i Meryem’in annesi olan Hunne; “CenĂ‚b-ı Hak bana bir oğul ihsĂ‚n ederse Beyt-ul-Makdis’e hizmetci yapacağım.” diye adakta bulundu. Kızı oldu. Adını Meryem koydu. Hazret-i Meryem doğmadan once babası İmrĂ‚n vefat etti. Hunne kızı Meryem’i teslim etmek uzere Beyt-ul-Makdis’e goturdu. Orada bulunan Ă‚limlere niyetini anlatıp nezrinin kabûlunu ricĂ‚ etti. Meryem, Beyt-i Makdis’e kabul edildi. Fakat Meryem’in kimin himĂ‚yesinde kalacağı husûsunda Beyt-i Makdis hizmetcileri olan Ă‚limler arasında anlaşmazlık oldu. Zekeriyya aleyhisselam; “Cocuğu himĂ‚yeme ben alacağım. AkrabĂ‚lık yonunden cocuğa en yakın benim.” dedi.

Diğer Ă‚limler de cocuğu himĂ‚yelerine almak istediler. Cekilen kur’a netîcesinde hazret-i Meryem’in Zekeriyya aleyhisselamın himĂ‚yesinde kalması kararlaştırıldı.

Zekeriyya aleyhisselam hazret-i Meryem’i evine goturdu. Onu hanımı Elîsa buyuttu. Sonra da hazret-i Meryem icin Beyt-i Makdis’te yuksek bir oda yaptırdı. Hazret-i Meryem bu odada hem Allahu teĂ‚lĂ‚ya ibĂ‚det etti, hem de Zekeriyya aleyhisselamdan Tevrat okudu. Zekeriyya aleyhisselam ona hergun yiyecek getirir, ibĂ‚detten bir şey oğretirdi. Bir kış gunu odasına girdiğinde onunde dunyĂ‚ yiyeceklerine benzemeyen turlu turlu nîmetler gordu. Nereden geldiğini sorduğunda; “Allahu teĂ‚lĂ‚ tarafından geliyor.” diye cevap verdi. Bu yiyecekler Allahu teĂ‚lĂ‚nın kudretinden hazret-i Meryem’e verdiği bir kerĂ‚metti.

Zekeriyya aleyhisselam 99 veya 120 yaşına geldiği halde neslini devĂ‚m ettirecek bir evlĂ‚dı yoktu. Hanımı da zĂ‚ten cocuk doğurmuyordu ve 98 yaşındaydı. Gerek Zekeriyya aleyhisselamın, gerekse hanımının cocuk sĂ‚hibi olma yaşları gecmişti. Fakat icine bir evlĂ‚d sevgisi duşup kendisine sĂ‚lih bir evlĂ‚d ihsĂ‚n etmesi icin Allahu teĂ‚lĂ‚ya dua etti. Allahu teĂ‚lĂ‚ ona Yahya isminde bir oğlan cocuğu ihsĂ‚n edeceğini CebrĂ‚il aleyhisselam vĂ‚sıtasıyla bildirdi. Birgun Zekeriyya aleyhisselam odasında namaz kılarken beyaz elbiseler icersinde CebrĂ‚il aleyhisselam gelerek Allahu teĂ‚lĂ‚nın kendisine Yahya isminde bir oğul ihsĂ‚n edeceğini mujdeledi. Ayrıca onun hazret-i ÎsĂ‚yı tasdik edeceğini, zamĂ‚nın buyuklerinden ve butun kotuluklerden uzak, nubuvvetle (peygamberlikle) muttasıf, sĂ‚lihler zumresinden bir zĂ‚t olacağını haber verdi.

Zekeriyya aleyhisselam bu mujdeye sevinip arzusunun cabukluğunu arz ederek: “YĂ‚ Rabbî! Bana vĂ‚d ettiğin cocuğun meydana geleceğine delil ve alĂ‚met olmak uzere, bu gonlume yerleşmesi ve kalbimin bana vĂ‚dettiğin şeyde mutmain olması icin bir nişan ver. O alĂ‚metle bu nîmeti şukurle karşılayayım.” diye munĂ‚caatta bulundu. Allahu teĂ‚lĂ‚ Zekeriyya aleyhisselamın duasını kabul ederek; “Senin icin alĂ‚met, birbiri ardınca uc gece (ve gunduz) insanlarla konuşmamandır.” Bir hastalık ve sebeb olmaksızın, sen sıhhatli olduğun halde uc gece (ve gunduz) dilini konuşmadan alıkoymandır” buyurdu. Yahya aleyhisselam ana rahmine duşunce Zekeriyya aleyhisselam konuşamaz oldu. Meramını ancak işĂ‚retle anlatabiliyordu. O, bu uc gun icinde devamlı ibĂ‚det ve zikirle meşgul oldu. CenĂ‚b-ı Hakka karşı hamd ve şukur vazîfesini yerine getirdi.

Muddet tamam olunca Zekeriyya aleyhisselamın oğlu Yahya aleyhisselam dunyĂ‚ya geldi. Yahya aleyhisselamın doğumu ile, Zekeriyya aleyhisselam ve Ă‚ilesi sevince gark oldular. Yahya aleyhisselamdan altı ay sonra İsa aleyhisselam dunyĂ‚ya geldi. İsrailoğulları İsa aleyhisselam beşikteyken Allahu teĂ‚lĂ‚nın kudretiyle konuşmasına rağmen, onun babasız dunyĂ‚ya gelmesiyle ilgili olarak Zekeriyya aleyhisselama iftirĂ‚ ettiler. Zekeriyya aleyhisselamı şehit etmek uzere aramaya başladılar. Yahudilerin iftirĂ‚larını ve kendisini oldurmek istediklerini haber alan Zekeriyya aleyhisselam “Takat getirilemeyen şeyden uzaklaşmak, peygamberlerin sunnetidir.” kĂ‚idesince Yahudilerin bulundukları yerden uzaklaştı. Yahudiler, onu yakalamak icin peşine duştuler. Zekeriyya aleyhisselam Beyt-ul-Makdîs yakınlarında ağaclı bir bahceye girdi. Bir ağacın yanından gecerken ağac: “Ey Allah’ın peygamberi! Bana gel” diye seslendi. Ağac yarıldı ve Zekeriyya aleyhisselam icine girdi. Sonra kapandı ve onu gizledi. İsrailoğulları Zekeriyya aleyhisselamın izini tĂ‚kip edip nereye gittiğini anlayamadılar. O sırada mel’ûn İblis (şeytan) gelerek onlara; “Bu ağacı bıckı ile kesin, burada ise meydana cıkar. Yoksa ne kayb edersiniz.” dedi. KĂ‚firler o ağacı bicerek Zekeriyya aleyhisselamı şehit ettiler. Zekeriyya aleyhisselamın turbesi Halep’tedir.

Mucizeleri:
1. Kalemleri, kendi kendine Tevrat’ı yazardı. Zekeriyya aleyhisselam Beyt-i Makdis’te maiyyetinde yetmiş kişi olduğu halde Tevrat yazarlardı. Yahudilerin biri gelip; “Hak peygamber olsaydın, elinde Tevrat yazmağa muhtac olmazdın; sen de elinle yazıyorsun, emrindekilerle aranızda hicbir fark gormuyorum.” diye konuştu. Hazret-i Zekeriyya bu soze cok uzuldu ve meraklandı. CebrĂ‚il aleyhisselam gelip: “Ey Zekeriyya, buradan kalkınız! Kaleminize emr ediniz, kendi kendine yazsın!” dedi. Zekeriyya kalkıp, emr edince, kalem istenen şeyi yazmaya başladı. O saatte kalem on iki sûre yazdı. Bu mucize ile bircok kimse îmĂ‚n etti.

2. Zekeriyya aleyhisselam hazret-i Meryem’i terbiyesi altına aldığı vakti, yazılması lĂ‚zım gelen kefĂ‚letnĂ‚meyi, kalemsiz, hokkasız yazmışlardır.

3. Kur’Ă‚n-ı kerîmde bildirildiği gibi, Zekeriyya aleyhisselam ve Beyt-i Mukaddes hademe ve kayyimlerinden yirmi dokuz kişi arasında hazret-i Meryem’in kefĂ‚leti hakkında meydana cıkan ihtilaf uzerine herkes kendi kalemini Urdun suyuna atmışlarken, yalnız Zekeriyya aleyhisselamın kalemi suyun uzerinde dikilmiş kalmıştır.

4. Ağaclar, Zekeriyya aleyhisselamla konuşurlardı. Yahudilerden bir tĂ‚ife kendisini şehit etmek uzere araştırırlarken, kendileri de onlardan kactığı vakit, bir ağac; “Ey Allah’ın peygamberi, gel bende gizlen seni ben muhĂ‚faza ederim” diye dile gelmişti.

5. Zekeriyya aleyhisselam su uzerinde yurur ve mubĂ‚rek ayakları ıslanmazdı. Kendisi icin suda yurumekle, karada yurumek arasında fark yoktu.

6. Zekeriyya aleyhisselamdan mucize istendiği vakitte, yakınlarındaki ağaclara mubĂ‚rek eliyle işĂ‚ret etmiş, hemen ağaclar, koklerinden kopup, onlerine gelip kalmışlardır.

Kur’Ă‚n-ı kerîmin Âl-i İmrĂ‚n, Meryem, EnbiyĂ‚ ve En’am sûrelerinde Zekeriyya aleyhisselamla ilgili haberler verilmektedir.
http://www.dinimizislam.com/detay.asp?Aid=3792

__________________