http://www.youtube.com/watch?feature...&v=t8V5PqhdDTA

62. Şuphesiz, inananlar (Muslumanlar) ile Yahudiler, Hıristiyanlar ve SĂ‚biîlerden(13) (her bir grubun kendi şeriatında) "Allah'a ve ahiret gunune inanan ve salih ameller işleyenler icin Rableri katında mukĂ‚fat vardır; onlar korkuya uğramayacaklar, mahzun da olmayacaklardır" (diye hukmedilmiştir).(14)

(13) SĂ‚biîler, bazı tefsir bilginlerine gore, Yahudilik ile Hıristiyanlık arasında bulunan ve tevhid inancına dayanan bir dinin mensuplarıdır. İslĂ‚m Ă‚limlerinin coğunluğu ise bunların, kitap ehlinden olmadığını soylemektedirler. Bir rivayete gore ise SĂ‚biîler, Hz. İbrahim'in dinine mensup kimselerdir.
(14) İslĂ‚miyet, kendinden onceki dinlerin hukmunu kaldırmıştır. Bu itibarla, hangi dine mensup bulunursa bulunsun, tum insanlar İslĂ‚m'a girmekle yukumludurler. İslĂ‚m gelmeden onceki semavî dinlere mensup olanlardan Allah'a ve ahirete inanıp iyi işler yapanlar, tıpkı İslĂ‚miyette olduğu gibi, kurtuluşa ermişlerdir. Bu, genel bir kuraldır. Bu Ă‚yet bu noktayı vurgulamaktadır. Yoksa İslĂ‚miyet geldikten sonra, İslĂ‚m'ı kabul etmeden, kendi olculeri icinde "Allah'a ve ahirete inanıp, iyi işler yapmak" kişiyi kurtuluşa erdirmez. Benzer ifadeler icin bakınız: MĂ‚ide sûresi, Ă‚yet, 69.
63. Hani, (Tevrat ile amel edeceğinize dair) sizden sağlam bir soz almış, Tûr dağını da tepenize dikmiş ve "Sakınasınız diye, size verdiğimiz Kitab'ı sıkı tutun, onun icindekileri duşunun (gafil olmayın)" demiştik.

64. Bundan sonra yine yuz cevirdiniz. Allah'ın bol nimeti ve merhameti olmasaydı, herhĂ‚lde ziyana uğrayanlardan olurdunuz.

65. Şuphesiz siz, icinizden Cumartesi yasağını(15) ciğneyenleri bilirsiniz. Biz onlara, "Aşağılık maymunlar olun" demiştik.

(15) Hz.MûsĂ‚'nın dinine gore, cumartesi gunu calışmayıp ibadetle meşgul olmak bir esastı. İsrailoğullarının bu esası ciğnemeleri ile ilgili olarak ayrıca bakınız: NisĂ‚ sûresi, Ă‚yet, 47-54; A'rĂ‚f sûresi, Ă‚yet, 163; Nahl sûresi, Ă‚yet, 124.
66. Biz bunu, hem onu gorenlere, hem de sonra geleceklere bir ibret ve Allah'a karşı gelmekten sakınanlara da bir oğut kıldık.(16)

(16) Bazı tefsir bilginleri, Ă‚yette sozu edilen maymunlaştırma olayının temsîlî, bazıları da gercek olduğunu soylemişlerdir.
67. Hani MûsĂ‚ kavmine, "Allah, size bir sığır kesmenizi emrediyor" demişti. Onlar da, "Sen bizimle eğleniyor musun?" demişlerdi. MûsĂ‚, "Kendini bilmez cahillerden olmaktan Allah'a sığınırım" demişti.(17)

(17) Tefsir kaynaklarının aktardığına gore, İsrailoğullarından birisi, zengin, fakat cocuğu olmayan amcasını, malını elde etmek icin oldurmuş, sonra da cesedi bir başkasının evinin onune bırakmıştı. Bununla da yetinmeyerek, "Amcamı oldurduler", diye ortaya cıkınca, taraflar vuruşma noktasına gelmişlerdi. İclerinden biri, "Ne diye birbirimizi oldureceğiz. İşte Allah'ın peygamberi, ona başvuralım", dedi. Durumu Hz.MûsĂ‚'ya aktardılar. Katil bulunamayınca, Allah TeĂ‚lĂ‚ onların bir sığır keserek, sığırın bir parcası ile oluye vurmalarını emretti. Onlar, kesilecek sığırın niteliklerini sormaya başladılar. Nihayet nitelikleri belirtilen sığırı bulup kestiler ve parcasıyla oldurulen şahsa vurdular. Olu dirilip, katili haber verdi. İşte, 67-74. Ă‚yetler bu olayı anlatmaktadır.
68. "Bizim icin Rabbine dua et de onun nasıl bir sığır olduğunu bize acıklasın." dediler. MûsĂ‚ şoyle dedi: "Rabbim diyor ki: O, ne yaşlı, ne korpe, ikisi arası bir sığırdır. Haydi, emrolunduğunuz işi yapın."

69. Onlar, "Bizim icin Rabbine dua et de, rengi neymiş? acıklasın" dediler. MûsĂ‚ şoyle dedi: "Rabbim diyor ki, o, sapsarı; rengi, bakanların icini acan bir sığırdır" dedi.

Alıntı
__________________