Gectiğimiz hafta oynanan Davis Kupası maclarının ardından bu hafta da Fed Kupası heyecanı yaşandı teniste. Cağla Buyukakcay, Ayla Aksu, Başak Eraydın ve Pemra Ozgen'den muteşekkil takımımız erkeklerin aksine kumede kalmayı başardı. Gectiğimiz hafta sonu oynanan Davis Kupası maclarında Turkiye, ilk turda elenmiş ve kaderini nisan ayında cıkacağı play-off macına bırakmıştı. Bu hafta yaşanan Fed Kupası heyecanında ise Cağla Buyukakcay, Ayla Aksu, Başak Eraydın ve Pemra Ozgen'den muteşekkil milli takımımız erkeklerin yapamadığını yaparak kumede kalmayı garantiledi. Fed Kupası'nda Avrupa/Afrika Bolgesi 1.Kume'de yer alan takımımız bu yıl D grubunda Letonya, Polonya ve Avusturya ile mucadele etti. Tabii bu noktada Fed Kupası'nın Davis Kupası'ndan ayrıldığını belirtmemiz lazım. Zira Fed Kupası'nda Dunya Grubu ve Dunya Grubu 2 dışında yer alan bolgesel gruplarda (1,2 ve 3.Kume) tek maclı eliminasyon sistemi değil, grup formatı uygulanıyor. Grup liderleri bir ust kumeye yukselebilmek, sonuncuları ise bir alt kumeye duşmemek icin mucadele veriyor. Ortada kalanlarsa o yılki Fed Kupası defterini kapatıyor ve seneye de yoluna aynı kumeden devam ediyor. İPEK SOYLU'NUN EKSİKLİĞİ Millilerimiz de bu yıl ortada kalanlardan oldu. Aslında daha iyisini pekala başarabilirdik ama sakatlığı nedeniyle takımda yer alamayan İpek Soylu'nun eksikliği onemli bir handikap oldu. Buna ek olarak en buyuk kozumuz olan Cağla Buyukakcay'ın da birtakım sakatlık problemlerine rağmen korta cıktığı soyleniyor ki boyle bir tabloda da kumede kalmak en ideal sonuc olsa gerek. D grubundaki ilk macta grubun en dişli takımı olan Letonya ile karşılaştık. 2-1 kaybettiğimiz seride Cağla'nın son Roland Garros şampiyonu Jelena Ostapenko'yu 3 sette devirmesi ise hic kuşkusuz tarihi bir başarıydı. Ostapenko hÂlihazırda dunya 6 numarası ki bu sonucla birlikte bir Turk teniscisi ilk defa dunya sıralamasında ilk 10'da yer alan bir raketi devirmiş oldu. Tallin'deki macların ilk gununde yenildiğimiz Letonya grubu da beklendiği gibi lider bitirdi. Biz de grubun en zayıf takımı olan Avusturya'yı 2-1'le devirerek son mac oncesi kumede kalmayı garantiledik. Radwanska kardeşlerin yer almadığı Polonya'ya karşı da elbette kazanabilirdik ancak bu maca gelindiğinde ne kume duşme korkumuz ne de grubu lider bitirme şansımız kalmıştı. Boyle bir ortamda da teknik heyet, Cağla'yı korta surmemeyi tercih etti ve Polonya'ya 2-1 yenilerek grubumuzu 3. sırada tamamladık. O SENE MUHAKKAK GELECEK Davis Kupası maceramızın ardından kaleme aldığım yazıyı erkekler tenisinde Marsel İlhan'dan sonrasını getiremediğimizi belirterek bitirmiştim. Kadınlarda ise cok şukur bunun tam tersi bir durum soz konusu. Cağla, zaten şimdiye kadar başardıklarıyla kendisini fazlasıyla kanıtladı. Ancak altta da onun yukselttiği cıtayı daha yukarılara cekebilecek bir İpek Soylu var. Şahsen izlediğim en yetenekli Turk tenisci olan Soylu'nun yanı sıra Ayla Aksu ve Başak Eraydın gibi cok onemli ilk 250 oyuncularına da sahibiz. İnanıyorum ki bu ekip, bir gun mutlaka Dunya Grubu 2'ye yukselme başarısını gosterecektir. Kaynak İnternethaber __________________