Dindar gencler ve suc / Emre Akoz - Sabah
Okullardaki ve okul civarindaki siddet olaylari, yaralamalar, hatta cinayetler gundeme geldiginden beri bazi okurlarimiz benzeri mesajlar gondermeye basladi. Soruyorlar: "Bu tip olaylar neden imam hatiplerde ya da Fethullah Gulen'in izinden gidenlerin actigi okullarda olmuyor?"
Bu koseyi surekli okuyanlar hatirlayacaktir. Gecen yil ozetle soyle demistim: "Goc durmayacak... Buyuk kentlerin nufusu artmaya devam edecek... Ancak bu insanlarin metropol hayatina uyum saglamasi ve daha da onemlisi uygun bir is bulmasi zaman alacak... Dolayisiyla suc oraninda (hirsizlik, kapkac vs.) ve siddette artis meydana gelecek... Degerler ve gelenekler erozyona ugrayacak... Bu gercegi kabul ederek cozum uretmek gerekiyor."
Bunlari tartismaya calisirken de konu Islami gruplara, ozellikle de Nurcular'a gelmisti.
O alanda da soyle demistim: "Bir sivil toplum orgutu gibi davranan Nurcu gruplar, yukarida sozunu ettigimiz sorunlar karsisinda islev kazanabilir. Sevseniz de sevmeseniz de, sadece dindar degil, ahlakli ve disiplinli gencler egiten bu gruplar giderek artan siddete ve suca karsi engel olusturabilir." Bu fikrimi sadece yazmadim, bazi konferanslarda yuzlerine karsi da soyledim. Hatta itiraz edenler oldu: " Ne yani, toplumsal sorunlara karsi bizi mi kullansinlar? "
Halbuki ben olaya 'siyasi' ( ne yapilmali, kim yapmali ) acidan degil, 'sosyolojik' ( kitlesel acidan ne oluyor, nasil ve neden oluyor ) acidan bakmaya calisirim: Yani ortada bir ' gorev' yukleme degil, ' kendiliginden' olusan bir gercek var.
Din ve ahlak konusunda hassas olan cevrelerde yasayan gencler, siddetten ve suctan, diger akranlarina oranla uzak duruyor. Sanirim bu da okurlarimizin sorusuna cevap olusturuyor.
Emre Akoz – Sabah
http://www.sabah.com.tr/2006/03/31/yaz13-10-106.html
__________________