DÎNİMİZİ NEREDEN OĞRENECEĞİZ?
Fıkıh, tefsîr, hadîs ilimlerinde ve tasavvuf ilminde cok derin bir Ă‚lim olan, yuzden fazla kıymetli kitap yazmış bulunan Abdulganî Nablusî hazretleri, bu konu ile ilgili olarak şoyle buyurmaktadır:
Fıkıh bilgilerini derin Ă‚limler, Kur'Ă‚n-ı kerîmden ve hadîs-i şerîflerden cıkarmışlardır. Bunun icin din bilgileri ancak fıkıh kitaplarından oğrenilir. Muctehid olmıyanların tefsîrden fıkıh bilgisi oğrenmesi imkĂ‚nsızdır. Cehenneme gidecekleri hadîs-i şerîfte bildirilen "Yetmiş iki sapık fırka" Ă‚limleri, Kur'Ă‚n-ı kerîmden yanlış mĂ‚nĂ‚ cıkardıkları icin sapıttılar. Âlimler sapıtınca, Ă‚lim olmıyanların tefsîr okuması felĂ‚ket olur. Kur'Ă‚n-ı kerîmin hakîkî mĂ‚nĂ‚sını oğrenmek istiyen, Ehl-i sunnet Ă‚limlerinin kelĂ‚m, fıkıh ve ahlĂ‚k kitaplarını okuması lĂ‚zımdır.
Fıkıh ilmi, insanların yapması ve yapmaması lĂ‚zım olan işleri bildirir. Fıkıh bilgileri, (Kitap), (Sunnet), (İcmĂ‚') ve (KıyĂ‚s)tan cıkarılır. Dînin hukumlerini bilen muctehid Ă‚limlere (Fakîh) denir.
Bir kimse Kur'Ă‚n-ı kerîmi, ihtiyac miktarı ezberledikten sonra, fıkıhla meşgûl olmalıdır! Cunku, Kur'Ă‚n-ı kerîmi ezberlemek farz-ı kifĂ‚ye, fıkhın kendine lĂ‚zım olan miktarını oğrenmek ise farz-ı ayndır.
Dinimiz fıkıh ilmine cok onem vermiştir. Nitekim, hadîs-i şerîflerde buyuruldu ki:
(İbĂ‚detlerin en kıymetlisi fıkhı oğrenmek ve oğretmektir.)ÎmĂ‚n, i'tikĂ‚d bilgilerini anlatan geniş ve derin ilme ise, (İlm-i kelĂ‚m) denir. KelĂ‚m ilmi Ă‚limleri, cok buyuk insanlardır ve kelĂ‚m kitapları pek coktur. Bu kitaplara, (AkĂ‚id kitabı) da denir.
Amel edilecek, ya'nî kalb ile ve beden ile yapılacak ve sakınılacak şeylere, (AhkĂ‚m-ı şer'ıyye) denir. Beden ile yapılacak ahkĂ‚m-ı şer'ıyyeyi bildiren ilme (İlm-i fıkıh) denir.
Dort mezhebin kelĂ‚m kitapları aynı olup, fıkıh kitapları başka başkadır. Halk icin yazılmış olan ve herkesin bilmesi ve yapması gereken kelĂ‚m, ahlĂ‚k ve fıkıh bilgilerini kısaca ve acıkca anlatan kitaplara (İlm-i hĂ‚l) kitapları denir. Her muslumanın, evinde mutlaka mu'teber ilmihĂ‚l kitabı bulundurması, dinini ilmihĂ‚l kitabından oğrenmesi lĂ‚zımdır.
İlmihĂ‚l kitabını alırken de rastgele almayıp, dînini bilen, seven ve kayıran mubĂ‚rek insanların ilmihĂ‚l kitaplarını alıp, coluğuna ve cocuğuna oğretmek her muslumanın birinci vazîfesidir. Kendilerine din adamı ismini ve susunu veren cĂ‚hil ve sapık kimselerin sozlerinden ve yazılarından din oğrenmeğe kalkışmak, kendini Cehenneme atmaktır.
Allahu teĂ‚lĂ‚, kendisine tĂ‚bi' olunması icin, Resûlune ve Ă‚limlere tĂ‚bi' olunmasını istiyor.
Hadîs-i şerîflerde de buyuruldu ki:
(Âlimlere tĂ‚bi' olun!)
(Âlimler rehberdir.)
Bu vesîkalardan anlaşıldığı gibi, din ancak, bu Ă‚limlerin kelĂ‚m, fıkıh ve ahlĂ‚k kitaplarından ve bu ilimlerin biraraya getirildiği, toplandığı ilmihĂ‚l kitaplarından oğrenilir.
__________________