Hamidettin-i Aksarayi hazretleri Yıldırım Beyazıt zamanında Bursa'da ekmek yapar satardı. Onun ekmeklerini şehir halkı Âdeta yağmalarcasına alırlardı. Nasıl bir hamur yoğuruyordu da, bu derece lezzetli ekmek yapıyordu, bu kimsenin malumu değil onun
"Somunlar ... Mumunler ..." diye sokak aralarına, tatlı tatlı dokulen sesini duyunca , butun Bursalı'lar birbirine girerdi.
Boylece Ulu Camii yapılırken orada calışan işcilere kendi fırnında yaptığı somunlarını getirir ve dağıtırdı. O kucucuk fırınında yapılan somunlar işcilere yeter ve herkes o somunlardan rızıklanırdı. Camide calışan işciler yemek saatinin gelmesini ve somuncubabalarının onlara taptaze sıcacık ve leziz somunlarından getirmesini dort gozle bekler, oğle saatini kollardı.
Nihayet Ulu Camii inşaatı bittiğinde; Yıldırım Beyazıt Emir Sultan Hz. lerine ilk hutbeyi okumasını soyler. Emir Sultan Hz. Padişah'a burada Hamidettin-i Aksarayi hazretlerinin ikamet ettiğini ve o varken hutbeyi okumanın kendisine duşmeyeceğini anlatır. Padişah'ta Somuncu baba'nın okumasını kendisinden rica etmesini soyler. Ve nihayet Israrlara dayanamayan Somuncu baba hutbeye cıkar.
Hutbe'de Fatiha suresinin yedi farklı tefsirini yapar. Tefsir bittikten sonra;
"Fatiha suresinin ilk tefsirini butun cemaat anlar,
ikinci tefsiri cemaatin buyuk bir kısmı anlar,
ucuncu tefsiri cemaatin yarısı anlar,
dorduncu tefsirini cemmatin kucuk bir kısmı anlar,
beşinci tefsiri cemaatin cok azı anlar,
altıncı tefsiri birkac kişi anlar,
ve yedinci tefsiri sadece kendisi anlar"
Cemaat Somuncu babalarının ne kadar buyuk bir Allah dostu Evliya olduğunu gorunce cami cıkışında onun elini opmek isterler. O mubarek Zat cemaat'in isteğini kıramaz ve Ulu Camiin uc kapısından cıkan cemaat'e elini opturur. Boylece butun cemaat Hazret'in elini opme şerefine nail olur.
Artık dağılmaya başlayan cemaat kendi aralarında konuşurken kendilerinin somuncu babanın elini optuğunu anlatırken birden farklı kapılardan cıktıkları halde elini optuklerini anlarlar. Kendilerinin Somuncu babalarının kerametini gorunce Somuncu babalarına koşarlar. Oradaki gorevi biten Hazret artık gitmiştir. O gunden sonra bir daha Bursa yakınlarında gorulmez. Hamidettin-i Aksarayi Hazretleri Soluğu Kayseri'de alır.
__________________