İtalya Milli Takımı hocasının hic vazgecmediği isim, Serie A tarihinin en cok maca cıkan Fransız oyuncusu, buyuk bir kalecilik deneyimi: Frey artık Turkiye’de... Hic kimse Scott Carson’ın ardından ’’Bursa tarihinin en kotu kalecisiydi’’ diyemez, demez herhalde. Ancak gecen sezonun 2. yarısındaki performansı Carson’ın son zamanlarda yuzde 100 formda olmadığının en buyuk kanıtıydı. Gaziantepspor macındaki gereksiz goğusle top istopu kumarından yenilen gol bir yana, Fenerbahce macındaki hataları diğer yana… Saha icindeki her şey bir yana Carson artık Bursa’da kalmak istemiyordu cunku aklı futboldan cok hasta olan cocuğundaydı! Maalesef cocuğunun yaşadığı talihsiz hastalık, Carson’ın elinde kaleci eldiveninden cok cep telefonu gormemize sebep oldu. Liverpool ve İngiltere Milli Takımı’nın eski kalecisi, futbol dışı uzucu sebeplerden dolayı son zamanlarda Turkiye’deki futbol kariyerine % 100 odaklanamadı. Garantisi yuksek tercih Bursaspor bu yaz kalecisini değiştirmek zorunda kaldı. Carson’ın once gitmek istediğini soyleyip daha sonra da hazırlık kampına gelmemesi, Bursa’da kaleci değişikliğini zorunlu hale getirdi. Carson’ın arkasında bekleyen genc Harun Tekin ve Muhammed Şengezer, potansiyelleriyle gelecek vaat etseler de henuz yuzde 100 işlenmemiş yetenekleri sebebiyle bu sezon Hikmet Karaman yonetiminde Avrupa ve Turkiye’de farklı hedefleri olan Bursaspor kaleyi daha garantiye alacak bir isme yonelmek zorundaydı. Bu surecte (biraz da hakkı yenmiş) Fransa Milli Takımı’nın eski kalecilerinden 15 yıldır İtalya Serie A gibi ust duzey bir liginin aranan isimlerinden olan Sebastien Frey’e kaleye emanet etmek kÂğıt ustunde yapılabilecek en doğru kaleci transferlerinden bir tanesiydi. ’’Turkce’ye Fransız değil!’’ Bursaspor teknik direktoru Hikmet Karaman’a yeni kalecisi Frey’i sorduğumuzda oncelikle Carson’ın Bursaspor’dan ayrılmasına sebep olan İngiliz kalecinin cocuğunun hastalığı ile ilgili duyduğu derin uzuntuyu dile getiriyor. Sonrasında ise Frey’in daha kadroya katılmadan nasıl kendisini hazırladığından dem vuruyor: ’’Frey gelir gelmez bana ve yardımcılarıma ’Merhaba, nasılsınız?’ diyerek Turkce selam verdi. Acıkcası ne kadar profesyonel ve mental acıdan sağlam karakterli bir kaleci olduğunu biliyordum ancak bu kadarını da beklemiyordum. Turkiye’ye gelmeden once Turkce oğrenmeye başlaması cok onemli ve bizim icin cok değerli bir artı. Sadece muthiş İtalya Ligi tecrubesiyle değil aynı zamanda kendisini buraya hazırlayıp Turkce oğrenmeye başlamasıyla da tam aradığımız liderlik ozelliklerini futbol bunyesinde bulunduran bir kaleci’’ Hep en iyiler arasında yer aldı! Cok genc yaşta hem gercek hayatta hem de Championship Manager, Football Manager gibi muptelası olduğumuz futbol oyunlarında adını duyduğumuz Frey, 3 kez Serie A’da Yılın Kalecisi secilmiş bir isim. Gercek hayatta henuz 17 yaşında Cannes formasıyla Fransa Ligue 1’de forma giymeye başlayan Frey belki Championship Manager ve Football Manager’daki gibi her yıl dunyanın en iyi 3 kalecisinden birisi olmadı. Ancak hep en iyilerle rekabet etti, aranan kalecilerden birisi olmayı başardı. Cannes’da henuz 20’sine bile gelmeden sergilediği performansla Marsilya ve Inter arasında transfer savaşına neden olan Fransız kaleci, Marsilya’da kısa sure once Euro 96 şampiyonu olan Alman efsane Kopke’nin yerini doldurmayı tercih etmek yerine Walter Zenga’nın ısrarlı bir şekilde efsanesi olduğu takım Inter’e onermesi uzerine Milano’nın mavi-siyahlılarının yolunu tuttu. Once Serie A’da deneyim kazanması icin Verona’ya kiraya yollanan daha sonra ise 2000-01 sezonunda Inter tarihinin o zamana kadarki en genc kalecisi olarak ilk 11’de kendisine yer bulan Frey, donemin İtalya Milli Takımı kalecilerinden Toldo’nun transfer edilmesi uzerine Inter’den ayrılmayı tercih etti. Buffon’un halefi oldu! Inter’den sonraki tercihi Parma’da Frey’i cok zor bir gorev bekliyordu. Bu satırlar yazıldığında halen dunyanın bonservisine en yuksek fiyat odenen kalecisi olan Gianluigi Buffon bizzat bu unvanı 2001 yılında elde ederken Parma’dan Juventus’a tam 33 milyon Euro karşılığı transfer olmuştu. Frey’in gorevi ise dunya tarihinin en pahalı kalecisinin yerini doldurmaktı! Frey, Parma’da zaman zaman harika kalecilik performansları sergilerken tam da o yıllarda Parma’nın finansoru Parmalat’ın yaşadığı finansal kriz uzerine yıldızların tek tek satılması ve kadronun surekli değişmesi uzerine zaman zaman buyuk zorluklar da yaşadı. Parmalat’ın yaşadığı krizin derinleşmesi uzerine Parma, Frey’i Fiorentina’ya satın alma opsiyonlu olarak kiralamak zorunda kaldı.Frey’in Parma’ya son buyuk katkısı Bologna macında gosterdiği olağanustu performans sayesinde takımın zar zor kumede kalmasını sağlamak oldu. Daha onceki sezonlarda da Parma formasıyla gosterdiği parlak performans Frey’in adının her transfer sezonu başta İngiltere Premier Lig’in buyuk takımları olmak uzere bircok takımla adının gecmesini sağlarken, Parma’da 2 yıl beraber calıştığı şimdilerin İtalya Milli Takımı teknik direktoru Cesare Prandelli onun Fiorentina’yı secmesinde belirleyici oldu. Domenech’le anlaşamayanlardan sadece biri! Fransa Milli Takımı’nda ise donemin teknik direktoru Raymond Domenech’le (bircok oyuncu gibi) yıldızı bir turlu barışmadı. Uzun sure milli takımda once Barthez sonra da Coupet ve Landreau’nun gerisinde kalan ya da bırakılan Frey, 2008’de henuz 28 yaşındayken milli takımdan emekli olduğunu acıkladı. Frey, bir ara İtalya Serie A’da da zor bir donem gecirdi: Bir Juventus macında Zalayeta’nın darbesiyle sakatlanan Frey, hem fiziksel hem de psikolojik acıdan zor bir donem gecirirken imdadına yine en iyi anlaştığı hocası olan Prandelli yetişti. Prandelli yonetimindeki Fiorentina kısa surede kumede zar zor kalan bir takımdan Şampiyonlar Ligi mucadelesi veren bir takıma donuşurken kaleci Frey de bu donuşumde kilit rol oynayan oyunculardan birisi oldu. Calciopoli skandalından sonra lige eksi 15 puanla başlayan Fiorentina bu dezavantaja rağmen sezonu 6. sırada tamamlarken Frey sezon sonunda ligin en iyi kalecisi secilmeyi başardı. Hatta bir dahaki sezon Frey bu odule tekrar layık gorulurken Fiorentina UEFA Kupası finaline kalma şansını penaltı atışlarıyla kaybedecekti. Prandelli ile zirve yaptı O sezonun sonunda Prandelli, İtalya’da Yılın Teknik Direktoru Odulu’nu alırken başarısındaki kilit oyunculardan birinin Frey olduğunu dile getirecekti. Sonrasında Prandelli, Fiorentina tarihinin en uzun sure gorev yapan teknik direktoru olurken, vazgecmediği isimlerden birisi olan Frey ligin mac başına en az gol yiyen kalecilerinden birisi olmayı başardı. Prandelli’nin ayrılması ve Frey’in son 4 yıldaki 4. ciddi sakatlığını gecirmesi sureci sonunda Frey, 2011 yılında Genoa’ya transfer oldu. O transfer doneminde Frey’i transfer etmek isteyen takımlar arasında Bayern Munih ve PSG de vardı. Ancak İtalya’da ilk kez Genoa karşısında maca cıkan Frey toplamda 15 yıl surecek İtalya kariyerini Genoa’da tamamladı. Sakatlıkları da yendi Frey’in 2006-2010 yılları arasında 4 kez sakatlık yaşaması kimseyi aldatmasın, gecen sezon Genoa’nın tum maclarında forma giyen tek oyuncusu Sebastien Frey’den başkası değil. Ozellikle gecen sezonun ilk 4 haftasında Cagliari macı ve Lazio deplasmanında sergilediği muthiş performans uzerine Fransa’nın en onemli otoriteleri tarafından yeniden milli takıma davet edilmesi onerilen Frey, ligin son 6 haftasında Genoa’nın hic yenilgi yuzu gormeyip kumede kalmasında kilit rol oynadı. ’’Her hareketiyle ’iyi kaleciyim’ diyor!’’ İtalya Serie A tarihinde en cok forma giyen Fransız oyuncu olarak Bursa’ya gelen Frey icin teknik direktoru Hikmet Karaman ’’Her hareketiyle ne kadar deneyimli ve bir o kadar da usta bir kaleci olduğunu kanıtlıyor’’ diyor. ’’Aramıza katılalı henuz 3-4 gun olmasına rağmen hemen savunmayı organize etmeye, otoritesini hissettirmeye başladı. Zaten kariyeriyle buyuk bir saygıyı hak ediyor. Ama hicbir zaman takım arkadaşlarına ’Ben İtalya’da en uzun sure forma giymiş Fransızım’ edasıyla tepeden bakmıyor. Bu sezon bize cok şey katacak, ayrıca 2 yetenekli genc kalecimiz Harun ve Muhammed de ondan cok şey oğreneceklerdir” diye devam eden Hikmet Karaman’a bir ekleme de biz yapalım o zaman. Frey az da olsa kotu performans sergilediği zamanlarda hep surekli değiştirdiği sac rengi yuzunden bel altı eleştirilere uğrardı. Bizim memlekette futboldan cok saca başa, tipe takan sozde yorumcular boşuna heveslenmesinler, Frey artık sacını beyaza sarıya ya da griye boyamıyor. Ama ulkemizde deneyimli kaleciliğin en renkli orneklerini sergilemesi an meselesi! Ali Ece Kaynak: Totemspor.com
__________________