Eller var
Eller var, karıştırıcıdır. Her şeyi karıştırır. Munasebetsiz ellerdir bu eller. Olur olmaz yere sokulur. Girmemesi gereken yerlere girer. Karıştırıcı eller, pislikten kurtulmaz. Cunku, karıştırma aşkı “her şeyi” kapsadığı icin, bu her şey arasına pislik de girer. Bu tur eller bulaştığı pisliğin faturasını kendi karıştırıcılığına kesmez. “Oralarda ne arıyordun?” diyene, “Oyle her şeyi ve her yeri karıştırırsan, boyuna kadar necasete batarsın” diyene soyleyecek bir şeyi yoktur.
Eller var, duzenleyici ve duzelticidir. Capak gorduğu goze yumruk olmaz. Kimseye hissettirmeden, bir ana şefkatiyle o capağı alır. Yuzun ve gozun guzelliğini capağa feda etmez. Değdiğini bozmaz, duzeltir. Duzelteceğim diye “duz” hatta “dumduz” etmez. Cunku bu eller, amuda kalkıp da dunyayı duzeltme iddiasına soyunan “ters”lerin elleri değildir.
Eller var, hicbir taşın altına girmeye yanaşmaz. Nice taşlar, kayalar, dağlar kaldırılır. O pamuk eller arazi olmuş, ortalardan tuymuştur. Ara ki bulasın. Israrla o elleri arar gozleriniz, ama yok. Sıkıntıya gelemez pamuk eller. Fakat, dağlar gibi taşları taşımaktan yorgun ve bitap duştuğu icin ayağı surcenleri, tokezleyenleri gormeye gorsun bu eller. Hemen ovuşturma vaziyetine girerler. Utanmadan yakasına sarılır, tokatlamaya yeltenirler. Utanmaz eller. Taşın altına sokmaya gelince toz olan bu eller, yakaya sarılmaya gelince aslan pencesi kesilir. Kırılası eller o eller.
Eller var, pamuk değil, nasır tutmuştur. Neden olacak? Elbet, her yarım kalmış yukun altına girdiği icin. Her hayırlı teşebbusun ucundan tuttuğu icin. Her yuku ağıra el atığı icin. Her yolda kalmışın kolundan tutup kaldırdığı icin. Her dermanı tukenmişe derman kattığı icin. Opulesi eller o eller.
Eller var, kırıcıdır. Vuracağı yeri bilmez, duracağı yeri bilmez. Kabarmış bir koltuğun elleridir bunlar. Surekli tokat halinde gezer. Hicbir şey bulamazsa, havayı tokatlar, suyu yumruklar. El ele vermişler zincirine girip, diğer ellerle birleşmez bu eller. Aksine, birleşmiş elleri cozup ayırır, kırıp koparır. Kırıp koparacağı başkalarının eli tukenirse, bu kez kendi ikizine yonelir, onu kırar, ona vurur.
Eller var, yapıcıdır. Vuracağı yeri de bilir, duracağı yeri de. Dostu da tanır, duşmanı da. Yalnız dosta değil, duşmana bile rahmettir o eller. Yara sarar, ayıp orter. Bir ananın elleri gibi, okşayacak yetim, yaşını silecek oksuz, sıvazlayacak kırık yurek arar. Yıkılmışları yapar, yarımları tamamlar, ayrılanları birleştirir.
Eller var, her onune gelenden bir şeyler ister. Hic işe girişmez, hep beleşe girişir. Surekli istemek icin acılır. Almaya bayılır, vermekten nefret eder. Bu ellerin bildiği tek dua “Rabbena hep bana”dır. Boyle elleri bin kez de doldursanız, bin birinciyi ister. Hapsini de kendi cebine boşaltır. Başka elleri de gormek gibi bir derdi yoktur. Bencil eller bu eller.
Eller var, hep almaz ama hep verir. İddialı değildir, fakat kararlıdır. O elleri herkes ortalarda gormez. Herkesin burnuna doğru uzanmaz. Muhatabının gozune gozune sokulmaz. Alkışı hak edeni alkışlamaktan cekinmez, fakat kendisi alkış istemez. Verirken gorunmemek icin koşe bucak saklanır. O eller, bir Allah’tan ister, başkasından istemektense taş kesilmeyi tercih eder. Fedakar eller o eller.
Eller var, surekli bedduaya durur. Bedduaya duran, suizanna ayarlı, kara yureklere bağlı eller bunlar. Armudun sapı der, beddua eder. Uzumun copu der, beddua eder. Kusursuz kadı kızı arar, fakat kendisi pur-taksirdir. Herkese beddua icin acılan bu uğursuz eller, herkesin ellerinin kendisi icin duaya kalkmasını bekler. Bunu bulamadığında da yumruk olur, sağa sola sallanır. Haddini bilmez, kadir bilmez eller.
Eller var, surekli duaya durur. Peygamberlerin ellerinden bir hisse kapmıştır. Dostlarına değil sade, duşmanlarına bile duaya durur. Sevdiği gullerin dikenleri tarafından kanatılınca, gulu kokunden sokmeye kalkışmak gibi bir cinayet işlemez bu eller. Aksine, gulunu sevdiği icin, kendini kanatsa da, dikenini de sever. İcinde hayır olan bir yureğe bağlı eller bunlar. İcinde umut ve sevgi olan bir yureğe bağlı eller…
Ellerinize bakın, kendinizi seyredin! Zira, onlar sizin aynanız.
Allah’ım! Ellerimizi bırakma!
Mustafa İSLAMOĞLU - 30/09/2005
__________________
" Eller var..."
Dini Bilgiler0 Mesaj
●26 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- " Eller var..."