Kıskanclık bircok insan uzerinde şiddetli tahribata neden olan ve Allah'ın Kuran'da yasakladığı bir tavır bozukluğudur. Kuran ahlakına tamamen zıt olan bu davranış hırs rekabet kıyas kin tatminsizlik gibi kotu huyların da kaynağıdır. Bu nedenle iman edenler kıskanclıktan şiddetle sakınır ve Allah'ın kendilerine verdiği nimetlerden hoşnut bir yaşam surerler.
Bazı insanların dunyaya olan bağlılıklarından kaynaklanan onemli bir tavır bozuklukları vardır: Kıskanclık. Kıskanclık başkasında olan bir şeyin kendisinde olmamasından başkasının başardığını kendisinin başaramamasından başkasının aldığı takdir ve ovguyu kendisinin almamasından ve buna benzer durumlardan kaynaklanan olumsuz bir duygudur. Mal mulk guzellik zenginlik dunyevi ya da uhrevi makamlar ve bunlara benzer her turlu maddi ve manevi nimet kıskanclık nedeni olabilir.
Kıskanc insanlar cevrelerindeki kişilerin mutluluğundan iyiliğindenguzelliğinden ya da başarısından zevk almak yerine bunlardan buyuk sıkıntı duyarlar. Karşılarındaki bu kişilerin sahip oldukları ozellikler nedeniyleonlara karşı buyuk bir ofke hissederler. Tum guzelliklerin ve nimetlerin yalnızca kendilerinde olmasını isterler. İclerindeki bu hırs onları kıskandıkları kişilere zarar verme isteğine kadar goturebilir. Bu yuzden Yuce Allah Kuran'da muminlere kıskanc kişilerin şerrinden Allah'a sığınmalarını buyurur:
"De ki: Sabahın Rabbine sığınırım. Yarattığı şeylerin şerrinden karanlığı coktuğu zaman gecenin şerrinden duğumlere ufuren-kadınların şerrinden ve hased ettiği zaman hasetcinin şerrinden." (Felak Suresi 1-5)
Kıskanclık Kuran Ahlakına Aykırıdır
Kıskanclık Yuce Rabbimiz'in Kuran'da kınadığı ve insanın nefsinden arındırması gerektiğini haber verdiği bir davranıştır. Fakat Kuran'da bildirilen bu gerceğe rağmen kimi insanların kotu bir ahlak ozelliği olan kıskanclığa bakış acıları cok farklıdır. Bu kimseler kendilerince kıskanclığın her insanda az cok olması gereken sozde insani bir ozellik olduğunu duşunurler. Bunu meşru gorur ve oyle gostermeye calışırlar. Hatta hic kıskanc olmadığını soyleyen kimseleri garip karşılarlar. Kendileri ise yaşamları boyunca ic ice yaşadıkları insanların hemen hemen herşeylerini; daha başarılı daha guzel ya da yetenekli olmalarını servetlerini hatta cocuklarını dahi kıskanırlar.
Bircok insan doğru yolu bilip gorduğu halde sırf kapıldığı kıskanclık hissi nedeniyle yanlış yola sapabilmektedir. Cunku kıskanclık rekabet ve hırs duyguları insanın akılcı duşunebilmesini olayları isabetli şekilde muhakeme edebilmesini engeller. Bu duygulara yenik duşen bir insan olaylar karşısında Kuran ahlakına uygun tepkiler veremez samimi ve ihlaslı tavırlar gosteremez. Boyle bir durumda onu yonlendiren aklı ve vicdanı değilşeytanın kontrolu altındaki nefsi olur. Nefis ise Kuran'da bildirildiği uzere ".var gucuyle kotuluğu emredendir" (Yusuf Suresi 53). Bu nedenle bir kişinin Rabbimiz'in razı olacağı umulan huzurlu ve mutlu bir yaşama sahip olması icin oncelikle nefsinin fısıldadığı rekabet ve hırs duygularından arınması gerekir.
Gıpta Etmek Kıskanclıkla Karıştırılmamalıdır
Muminler din ahlakına gore yaşamayan insanların normal karşıladıklarıhatta ovdukleri kıskanclığın aslında cirkin bir tavır olduğunu bilirler. Kıskanmak yerine birbirlerinin guzel ozellikleri ile iftihar eder birbirlerinin iyiliği guzelliği ve daha fazla nimete kavuşmaları icin Allah'a dua ederler. Kıskanc insanların aksine muminler "gıpta" ederler. Yani hem Allah'ın başka insanlarda yarattığı nimetlere şukrederler hem de kendileri de bunlara sahip olmak icin dua ederler.
Ancak iman ettiklerini soyledikleri halde bu ahlakı gereği gibi hayatlarına gecirememiş kimseler de vardır. Bu kimseler din ahlakının yaşanmadığı toplumlarda olduğu gibi kıskanclığı makul gormez ve acık acık bu ahlakı savunmazlar. Ancak kimi zaman nefislerinin bu yondeki telkinlerine kapılabilirler. Kimi zaman da kendilerince meşru gordukleri bazı durumlarda bu hisleri yaşamalarının Kuran ahlakına muhalif olmayacağını duşunerek kendilerini kandırırlar. Orneğin meşru ve Kuran ahlakına uygun bir istek olarak muminler arasında sevgi dostluk guvenilirlik gibi konularda en onde olmak isterler. Ancak burada Kuran ahlakına uygun davranış eğer bir başkası kendisinden daha guzel bir ahlak gosterebiliyorsa bu durumda onunla iftihar etmek ve ona ancak gıpta gozuyle bakmaktır. Kıskanclığın mumin ahlakında yeri yoktur. Ancak yukarıda sozunu ettiğimiz insanlargıpta etme duygularını kıskanclıkla karıştırabilmektedirler.
İşte iman eden bir kişi asla bu gaflete duşmek istemez. Kişilere ve kendine benlik vermekten şiddetle cekinir. Ustunluğun Allah korkusuna gore olacağını herşeyin Allah'a ait ve yalnızca O'nun kontrolunde olduğunu hic aklından cıkarmaz. O yuzden Muslumanlar surekli huzurlu ve mutludur. Yuce Allah Kuran'da şoyle buyurmaktadır:
".Şuphesiz Allah Katında sizin en ustun (kerim) olanınız (ırk ya da soyca değil) takvaca en ileride olanınızdır. Şuphesiz Allah bilendir haber alandır." (Hucurat Suresi 13)
Kıskanclık Duygusu İmtihanın Bir Parcasıdır
Kıskanclık insanların dunyaya olan bağlılıklarından kaynaklanan onemli bir tavır bozukluğudur. Allah Kuran'da ". Nefisler ise "kıskanclığa" ve bencil tutkulara' hazır (elverişli) kılınmıştır." (Nisa Suresi 128) ayetiyle insanların nefsinde boyle bir ozellik olduğunu bildirmiştir. "Onu arındırıp-temizleyen gercekten felah bulmuştur." (Şems Suresi 9) ayetiyle de insanın kurtuluşu icin nefsini kotuluklerden arındırması gerektiğini bildirmektedir. Aksinde ise "Ve onu (isyanla gunahla bozulmalarla) ortup-saran da elbette yıkıma uğramıştır." (Şems Suresi 10) ayetinden de anlaşılacağı gibi nefsindeki bu kotulukler insanı yıkıma surukler. Kıskanclığın insanlar uzerinde meydana getirdiği tahribat ve verdiği azap ayette bahsedilen yıkımın dunyada ne şekilde gercekleşebileceğini acıkca ortaya koymaktadır. Muminlerin gorevi şeytanın bu olumsuz telkinini hemen idrak edip bu olumsuz ruh halinden kurtulmaktır. Her insan icinde bulunduğu imtihan gereği hem Allah'ın kendisine verdiği nimetlerle hem de eksik tuttuklarıyla denemeden gecirilmektedir. Allah bu yolla kullarının hangilerinin daha guzel davranışlarda bulunacağını ve sabredeceğini hangilerinin nefsinin bencil tutkularına yenik duşeceğini ortaya cıkarmaktadır. Yuce Rabbimiz bu gerceği Kuran'da şu şekilde haber vermektedir:
"O amel (davranış ve eylem) bakımından hanginizin daha iyi (ve guzel) olacağını denemek icin olumu ve hayatı yarattı. O ustun ve guclu olandırcok bağışlayandır." (Mulk Suresi 2)
Kıskanclık ve Rekabet Muminlerin Gucunu Azaltır
Yuce Allah "Cami" isminin bir tecellisi olarak Kendisine iman edenleri her nerede olurlarsa olsunlar bir araya getireceğini ve onları hem dunyada hem de ahirette kardeşler kılacağını vaat etmiştir. Allah Muslumanların kalplerinde birbirlerine karşı sevgi yaratmış ve onların kıskanclıktan sakınarak birbirlerine her konuda destek olmalarını emretmiştir. Peygamberimiz (sav) de "Her kim bir Musluman kardeşinin ayıp ve kusurlarını kimsenin gormediği ve gormesini istemediği şeylerini orterseALLAH'u TeÂl da kıyamet gununde onun ayıplarını orter." (BuhÂrî MezÂlim 3; Muslim Birr 58; Tirmizî Birr ve Sıla 85) şeklindeki sozuyle Muslumanların her zaman birbirlerinin eksikliklerini tamamlamaları ve hatalarını ortmeleri gerektiğini ifade etmiştir. Aksi bir durumda Muslumanlar arasındaki birlik bozulacak imanlarında ve guclerinde azalma olacaktır. Allah bu gerceği Kuran'da şu şekilde haber vermektedir:
"Allah'a ve Resûlu'ne itaat edin ve cekişip birbirinize duşmeyin cozulup yılgınlaşırsınız gucunuz gider. Sabredin. Şuphesiz Allah sabredenlerle beraberdir." (Enfal Suresi 46)
Hicbir mumin nefsinin hırslarını tatmin etmek icin boyle bir sorumluluğu yuklenmek istemez. Cunku muminlerin gorevi Allah'ın Kuran'da haber verdiği emir ve yasakları en doğru şekilde uygulamak sadece O'nun rızasını istemek ve Allah'a iman etmektir. Mumine yakışan tavır ".İyilik ve takva konusunda yardımlaşın" (Maide Suresi 2) ayetine uygun olarak "muminlerle ittifak etmek" ve Allah'ın izniyle din ahlakını yaymak icin samimi bir caba sarf etmektir.
Salih Muminlerin Rahmani Yarışlarının Temelinde Kıskanclık Değil Allah Rızası Vardır
Kuran'da bildirilen ".hayırlarda yarışınız" (Bakara Suresi 148) ayeti gereğielbette ki muminler Allah'ın en sevgili kulu olabilmek Kuran ahlakını en mukemmel şekilde yaşayan kişi olabilmek icin rahmani bir gayret sarf ederler. Ancak bu rahmani yarışın temelinde kıskanclık ya da rekabet hisleri yoktur. Bu yarış insanlara yonelik bir yarış değil sadece Allah'a yakınlaşmayı hedefleyen bir yarıştır. Nitekim boyle bir insan kendisi gibidiğer muminlerin de Allah'ın hoşnutluğunu kazanabilmelerini ister. Bunun icin hem samimi olarak dua eder hem de ihlasla caba sarf eder. Muminlerin bu ustun ahlaklarının en onemli nedenlerinden biri ise tum yaratılmışlar gibikendilerinin de aciz olduklarını bilmeleridir. Bu nedenle de icleri titreyerek Allah'tan korkar ve Rabbimiz karşısındaki acizliklerini dile getirmekten cekinmezler. Kuran'da Muslumanların bu guzel ahlakları şu şekilde haber verilir:
"De ki: "Allah'ın dilemesi dışında kendim icin yarardan ve zarardan (hicbir şeye) malik değilim. Eğer gaybı bilebilseydim muhakkak hayırdan yaptıklarımı artırırdım ve bana bir kotuluk dokunmazdı." (Araf Suresi 188)
Salih muminler Kuran'da Rabbimiz'in haber verdiği yontemleri izleyerek nefislerini kıskanclık rekabet gibi bencil tutkulardan ve dunya hırslarından arındırırlar. Allah'ın Kuran'da emrettiği ustun ahlak gereği iman eden tum kardeşlerini sevip sayarlar. Onlara her zaman destek olur en guzel sozlerle onore edici konuşmalar yaparlar.
Kıskanclık Hastalığından Arınmak İcin.
İcten ice yaşanan kıskanclık hastalığından kurtulmanın tek yolu herşeyi Kuran ayetleri ile değerlendirmektir. Boyle bir insan tum guzelliklerin malınmulkun gercek sahibinin Allah olduğunu Rabbimiz'in tum bunları dunyada insanlara farklı şekillerde vererek onların ahlaklarını denediğini bilecektir. Bu gerceğe gore hareket etmesi nedeniyle de her guzellik kendisi icin zevk alınacak birer nimete donuşecektir. Allah bir ayetinde şoyle buyurur:
"Allah'ın kendisiyle kiminizi kiminize gore ustun kıldığı şeyi (malı) temenni etmeyin. Erkeklere kazandıklarından pay (olduğu gibi) kadınlara da kazandıklarından pay vardır. Allah'tan O'nun fazlını (ihsanını) isteyin. Gercekten Allah herşeyi bilendir." (Nisa Suresi 32)
Bediuzzaman Said Nursi'nin Kıskanclık Hakkındaki Sozleri
Bediuzzaman Said Nursi bir sozunde Muslumanların rekabet ve kıskanclığı birbirlerinin ustun yonleriyle iftihar ederek yenebileceklerini hatırlatmıştır. Boyle bir ahlak ile herkesin kendi şahsiyetini bir kenara bırakıp Musluman topluluğunun şahsı manevisi icinde eriyeceğini bu durumda da her guzel ozelliğin aslında tek tek her bir Muslumuna ait olacağını belirtmiştir:
"Kardeşlerinizin yeteneklerini şahıslarınızda ve ustunluklerini kendinizde duşunup onların şerefleriyle şukrederek iftihar etmektir. Kendi nefsi hislerini unutup kardeşlerinin yetenek ve hissiyatıyla fikren yaşamaktır. ZÂten mesleğimizin esası kardeşliktir. Peder ile evlÂd şeyh ile murid arasındaki vasıta değildir. Belki hakiki kardeşlik vasıtalarıdır. Olsa olsa bir ustadlık ortaya girer. Mesleğimiz "Samimi dostluk ve kardeşlik" olduğu icinmeşrebimiz (ahlakımız) "samimi dostluk ve kardeşlik"tir. Samimi dostluk iseen yakın dost ve en fedakÂr arkadaş ve en guzel takdir edici yoldaş ve en iyiliksever kardeş olmayı gerektirir." (Ramuz El-Ehadis (Hadisler Deryası)Musannif: Ahmed Ziyauddin Gumuşhanevi (k.s) Mutercim: Abdulaziz Bekkine (k.s) Gonca Yayınevi 263-325. Risale-i Nur Kulliyatı Lemalars.162)
Dunya hayatının gecici bir imtihan yeri olduğunu bilen Allah'ın herşeyi bir hayır ve guzellik uzerine yarattığını kavramış olan bir Muslumanın dunya hayatının gecici suslerine karşı hırslanması ve kıskanclık yapması mumkun değildir. Nitekim Kuran ahlakını titizlikle yaşayan ve Allah'a gonulden iman eden kişiler guzellikleri ve nimetleri dunyada değil ahirette beklerler. Allah da onların bu ustun ahlaklarından dolayı kullarını cennetteki sonsuz rızıklarla odullendirir.
Kaynak: İlmi Araştırma Dergisi Nisan 2010
__________________
Sakınılması Gereken Bir Davranış Bozukluğu: Kıskanclık
Dini Bilgiler0 Mesaj
●8 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Eğitim Öğretim Genel Konular - Sorular
- Dini Bilgiler
- Sakınılması Gereken Bir Davranış Bozukluğu: Kıskanclık