Bilesin ki, keder ve sikintilarini daha onceki bolumlerde ogrendigin
su yurdun -ki bu yurd cehennemdir— karsiligi olarak baska bir yurd vardir. Simdi de o yurdun nimet ve hazlari uzerine dusun. Cunki bu yurdlarin birinden uzak kalan, hic suphesiz, oburune yerlesir.

Cehennemin korkunc yonleri uzerinde uzun uzun dusunerek kalbinde korkuyu tercih et, cennetliklere adanan kalici nimetler hakkinda uzun uzun dusunerek de kalbinde umudu tercih et Nefsini korku kirbaci ile kamcilayip umut dizgini ile Sirat-i Mustakim\'e sur. Boylelikle aci azabdan kurtularak ulu mulke nail olursun.

Simdi cennetlikleri dusun. Yuzlerinde mutluluk parildar, tipasi muhurlu bir kabdan cennet sulari icerler. Tasi ak inciden yapilmis cadirlarda kirmizi yakut sedirlerde otururlar, yer yaygilari yesil ipeklidendir, bal ve sarap akan irmaklarin kenarlarina dizilmis koltuklara kurulurlar, bu irmak kenarlari huriler ve hizmetcilerle dolup tasmis.

Bunlar sanki yakut ve mercandir, daha once onlara ne insan, ne cin el deginmemistir. Cennet makamlarinda dolasirlar, iclerinden biri yuruyusunde kiritirsa eteklerini yetmis bin Gilman tasir, giydikleri ak ipek elbiseleri gozleri kamastirir, baslarinda ince ve mercan taclar vardir, alimli, agirbasli ve hos kokuludurlar. Ihtiyarlamalari, yipranmalari soz konusu degildir.

Cennet bahcelerinin ortalarinda kurulmus yakut kosklerin icindeki cadirlarda kalirlar, iri gozleri efendilerinden baskasina kaymaz.



Cennetliklere ve hurilere testiler, ibrikler ve koselerle icenlerin tadina duyamayacaklari ak renkli su ikram edilir, hizmetlerini goz degmemis inciler gibi hizmetciler ve gencler yapar. Islediklerinin mukÂfati olarak emin bir barinaga kavusmuslardir, bahceler ve pinarlar icinde yesillikler ve akar sular arasindadirlar.

Her seye kudretli bir melikin katinda sadakat koltugundadirlar, orada kerem sahibi melikin yuzune bakarlar. Nimetlerin parlakligi yuzlerine vurmustur. Darlik ve sikinti nedir bilmezler, tersine Rabb\'lerinin cesit cesit hediyelerine mazhar olurlar.

Onlar canlarinin istedigi ile ebediyyen basbasadirlar, orada ne korkarlar ve ne de uzulurler, olum endisesinden uzaktirlar.

Onlar orada her turlu nimetleri tadarlar, oranin yemeklerini yerler, sutlu, balli, ickili ve an sulu akar sularindan icerler. Oranin zemini gumus, cakili mercan, topragi has misk, bitkisi zaferan. KÂfur kumullarinda bitmis gulsuyu tasiyan bulutlardan yagmur alirlar. Bu su kendilerine cesit cesit kablar ile sunulur. Kablar inci, yakut ve mercan suslemeli, havalanmamis icki ile karisik tatli su ile dolu, madeninin sadeliginden dolayi uzerine dusen isigi yansitarak icindeki ickiyi butun allik ve inceligi ile gosteren, insan elinden benzeri cikmamis, isleme ve suslemesini insanin basaramayacagi kablardir.
Bu kablara cennetliklere yuz parlakligi, gunes isigini hatirlatan hizmetcilerin elinden sunulur. Fakat nerede onlarin tatli gorunusu, yanak guzelligi ve cene alimliligi ve nerede gunes isigi!

Bu sifatta bir Âleme inanan, oraya girenlerin olumsuzluge kavustuguna hicbir felÂketle yuzyuze gelmeyecegine ve olaylarin degistiriciligine maruz olmadigina dair kesin kanaat besleyen bir kimseye sasilir. Allah (C.C)\'in yikimina izin vermis oldugu bu dunyaya nasil isinir ve onun sundugu yasayisla tatmin olur. Allah (C.C)\'a yemin ederim ki. Âhirette olum, aclik, susuzluk ve diger gelismelerin yoklugu yaninda vucûd sagliligindan baska bir sey olmasa sirf bu yuzden ona gore dunyadan sogumak ve dunyayi oraya tercih etmemek lÂyik olur. Kaldi ki, cennette ne sikinti ve ne de keder soz konusudur.

Nasil soz konusu olabilir ki, cennetlikler emniyet icinde birer meliktirler. Sevincin her turlusunu tadarlar, orada her istedikleri kendilerine verilir, her gun Ars\'in cevresine varirlar ve kerim olan Allah (C.C)\'in yuzunu gorurler. Allah (C.C)\'in yuzunu gormekle diger cennet nimetlerine bakarak elde edemedikleri ulu bir nimete nail olurlar ve gozlerini baska terafa cevirmezler. Onlar devamli sekilde bu nimetler arasinda dolasirlar ve yok olacaklar diye korkmazlar.

Ebû Hureyre\'nin rivayet ettigine gore. Peygamber\'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Cennette soyle bir ses gelir: Ey cennetlikler! Sizlere oyle bir sihhat veriyorum ki, ondan sonra ebediyen hasta olmayacaksiniz. Olumsuz bir hayat bulacaksiniz. Ardinda yaslilik olmayan bir genclige ereceksiniz. Arkasindan yeis gelmeyecek bir mutluluga ulasacaksiniz.»



Ulu Allah (C.C)\'in su Âyeti, bu gercegi ifÂde eden




«— Cennetliklere «islediginiz iyi ameller sayesinde nail oldugunuz cennet iste budur» diye seslenilir»

(A´raf - 43)



Cennetin nasil oldugunu ogrenmek istiyorsan, Kur\'Ân\'i Kerim´i oku, cunki Allah (C.C)\'in aciklamasinin otesinde aciklama yoktur. Mesel «Rabb\'imin huzuruna dikilmekten korkan icin iki cennet vardir» Âyetinden itibaren «Rahman» sûresini, «Vakia» sûresi ile diger ilgili sûreleri oku. Eger cennetin nasil oldugu hakkinda Peygamber\'imizin verdigi tafsilÂtli bilgileri ogrenmek istiyorsan, ona hatlarin bilgisini edindikten sonra simdi de ic yonunu tanimaya yoneterek, once cennetlerin sayisindan basla.

Peygamber\'imiz «Rabb\'inin huzuruna dikilmekten korkana iki cennet vardir.» mealindeki Âyet hakkinda buyuruyor ki:



\"Iki cennetin butun kab ve esyasi gumusten, diger bir iki cennetin butun esyasi altindandir. \"Adn\" cennetinde cennetlikler Rabb\'lerini gorurken onlar ile ALlÂh (C.C) arasinda sadece «Kibriya Perdesi» bulunur.\"

\"Sonra cennetin kapilarina bak, bunlar ibadetlerin asillarina goredir. Nitekim cehennemin kapilari da gunahlarin asillarina goredir.\"


Ebû Hureyre\'nin rivayet ettigine gore. Peygamber\'imiz (S.A.S.) buyuruyor:

«— Kim malindan iki birimlik bir sadaka verirse, cennetin butun kapilarindan iceri girmeye cagrilir.

Cennetin sekiz kapisi vardir. Namaz ehli olanlar namaz kipisindan iceri girmeye cagrilir. Oruc ehli olanlar oruc kapisindan iceri girmeye cagrilir. Sadaka ehli olanlar sadaka kapisindan iceri girmeye cagrilirlar. CihÂd ehli olanlar cihad kapisindan iceri girmeye cagrilir.»

Bu arada Ebû Bekir :

«— Vallahi bir kimsenin bu kapilardan birinden cagrilma zarureti yoktur. Acaba bir kimse hepsinden ayni anda iceri girmeye caginlirsa olur mu?» diye sorar.

Peygamber\'imiz ona «Evet, boyleleri de vardir. Senin de onlardan olmani dilerim» diye cevap verir.






Âsim Ibni Zamure der ki; «Hz. Ali bir gun cehennemden bahsetti, bu konuda simdi hepsi hatirimda kalmayan cok onemli aciklamalarda bulundu, arkasindan sozu Cennete getirerek dedi ki:

«— Rabb\'lerinden korkanlar boluk boluk Cennete sevkedilirler. Onun kapilarindan birine varinca, kapinin yanibasinda koklerinin arasindan iki ayri pinar kaynayan bir agac gorurler. Aldiklari emir uyarinca pinarlardan birine sokulurlar, suyundan icince karinlanndaki pislikler kaybolur. Arkasindan obur pinara sokularak icinde yikaninca yuzlerine Cennet tazeligi gelir, artik sac renkleri ebediyen degismez, baslari yagla yikanmis gibi hep parlak kalir. Sonra Cennete girerler, iceri girerken Cennet koruculari onlara «SelÂm size. ne mutlu size. oraya ebedî kalmak uzere giriniz derler.

Arkasindan Cennet cocuklari etraflarini sarar, dunyada sevilen birinin ansizin cikip gelisi karsisinda cocuklar onun etrafini nasil cevirirse oyle cevirirler, ona «Mujdeler olsun! Allah (C.C) sana su su nimet ve dereceleri bagisladi» derler, iclerinden biri o kimsenin Cennet hurilerinden olan eslerinden birine kosarak dunyadaki adi ile «Falan kisi geldi» diye haber verir. Huri «Sen kendin onu gordun mu» diye sorar. Cocuk «tabiî gozumle gordum, pesimden geliyor» der.

Bu haber uzerine Huri sevincinden Âdeta kus gibi ucarak kapinin esigine varir.
Adam makamina varinca yapisina goz atar, yuvarlak inci pareleri uzerinde birer kirmizi, yesil ve sari koskun yukseldigini gorur. Sonra basini kaldirarak catisina bakar, simsek gibi goz kamastirici oldugunu gorur, oyle ki. Ulu Allah (C.C) ona guc vermese gozleri karsisindaki manzaraya bakarken kor olurdu. Basini indirince gorur ki esleri, kullanmaya hazir kablar, sira sira dizilmis yastiklar, yere yayilmis sacakli halilar, yuksek sedirler hazir duruyor. Sonra sirtini bir yere dayayip «bizi bu nimetlere yonelten Allah (C.C)\'a hamd olsun, eger kilavuzumuz o olmasaydi, biz bu duruma kendiligimizden ulasamazdik» diye hamdeder.

Bu arada kulagina gizli bir ses soyle seslenir: «— Yasayin, size ebediyyen olum yoktur. Orada yerlesin, hic gocmeyeceksiniz. Sihhate kavusunuz, artik size hastalik gelmeyecektir.»





Peygamber\'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Kiyamet Gunu Cennet kapisina varir, kapinin acilmasini isterim. Hazin (cennet kapicisi} «kim o» der. «Muhammed» diye cevap veririm. Bunun uzerine bana «Senden once hic kimseyi iceri almamam emredildi» der.


Simdi de Cennetin odalari ile bu odalar orasindaki yukseklik farklarini dusun. Cunkî en buyuk dereceler ile en yuce faziletler Âhirettedir. Insanlar arasinda bariz ibadet farkliliklari ve iyi huy dereceleri kesin bir sekilde var oldugu gibi kavusacaklari mukÂfatlar arasinda da acik farkliliklar olacaktir.

Eger en yuksesk derecelere ulasmak istiyorsan, Allah (C.C)\'a ibadet hususunda seni hic kimsenin gecmemesine calis, zaten Ulu AllÂh (C.C) bu konuda yarismayi emretmistir. Ulu Allah (C.C.) buyuruyor ki:



\"Rabb\'inizden bir magfirete ve genisligi yer ile gok arasi kadar olan Cennete kavusmak icin yarisin.\"

(Hadid - 21).



Ulu AllÂh (C.C.) buyuruyor ki:



«O\'nun muhru misktir. Yariscilar bunun icin yarissin.»

(Mutaffifin - 26)


Sasirticidir ki, yakinlarindan veya komsularindan biri senden daha cok para sahibi olsa veyahut evi seninkinden daha yuksek olsa, sana agir gelir, canin sikilir, duydugun hased yuzunden keyfin bozulur.
Oysa ki, senin hesabina en guzel sey, dunyadaki butun alimli seylerin denk olmayacagi bagislar acisindan senden ilerde olanlann bulunmasina ragmen Cennete yerlesmektir.



Ebu Said-ul Hudrî\'nin rivayet ettigine gore. Peygamberimiz buyuruyor:

«— Cennetlikler, ust katlarindakileri, aralarindaki derece farkliligi yuzunden, sizin dogudan batiya kadar ufukta degilmis gordugunuz yildizlar gibi gorurler.»

Sahabiler: «YÂ Rasûlellah! Bunlar baska hic kimsenin ulasmayacagi peygamberlerin dereceleri midir?» diye sordular.

Peygamber\'imiz «Hayir, nefsimi kudret elinde tutan Allah (C.C)\'a yemin ederek soyluyorum ki, Allah (C.C)\'a inanan ve Peygamberlerine uyan kimseler de bunlara nail olacaklardir.»

Yuksek derece sahiplerini asagidan bakanlar, sizin gok ufuklarindan birinde dogmus gordugunuz bir yildiza baktiginiz gibi gorurler. Hic suphesiz, Ebû Bekr ve Omer o zumredendir ve o yuce nimete kavusacaklardir» buyurdu.»




SahÂbilerden CÂbir der ki: «Peygamber\'imiz bize buyurdu ki:

«Size Cennet kosklerini anlatayim mi?» Ben de O\'na «Tabii, ya Rasûlallah anamiz babamiz sana feda olsun» diye cevap verdim. Bunun uzerine soyle buyurdu: «Cennette som cevherden koskler vardir, dislari iclerinden ve icleri disardan gorulebilir. Orada hic bir gozun gormedigi, hic bir kulagin isitmedigi ve hic kimsenin hayatinden gecmemis nimetler, tadlar ve sevincler vardir.»

Bunun uzerine ben «Bu koskler kimler icindir?» diye sordum. Bana soyle cevap verdi. «Bu koskler selÂmi yayan, yemek yediren, devamli oruc tutan ve herkes uyurken namaz kilanlar icindir» dedi.

Hep birlikte O\'na «Bunlari kim yapabilir?» dedik. Peygamber\'imiz «Ummetim bunlari basarabilir. Simdi size anlatacagim. Kim musluman kardesi ile karsilasinca ona selÂm verirse selÂmi yayginlastirmis olur. Coluk - cocugunu doyurasiya yediren «Yemek yedirmisler» zumresine girer. Ramazan ile birlikte her aydan uc gun oruc tutan devamli oruc tutmus gibi olur. Yatsi ve sabah namazlarini cemaatle kilanlar, herkes (yani yahudiler, hiristiyanlar ve atesperestler) uykuda iken namaz kilmis olurlar.» buyurdu.

Peygamber\'imiz:





«O, sizin gunahlarinizi bagislayarak artlarindan irmaklar akan cennetlere ve «Adn» cennetindekî guzel kosklere yerlestirir» (Saff - 12) mealindeki Âyet hakkinda sorulan bir soruyu soyle cevaplandirdi:


«— Inciden kosklerdir, her koskte kirmizi yakuttan yetmis daire vardir. Her dairenin yesil zumrutten yetmis odasi vardir. Her odada yetmis sedir, her sedirde her renkten yetmis dosek, her dosekte iri gozlu hurilerden bir es bulunur. Her odada yetmis sofra, her sofrada yetmis turlu yemek vardir ve her odada yetmis hizmetci bulunur. Her sabah mu\'mine bunlar yeniden tazeleyerek verilir.»
Imam Gazali

__________________