ANDIC KUŞLARI... EN SON KONUŞACAK ERTUĞRUL'DUR
İslamcı medyaya 'biat medyası' diyen Hurriyet Genel Yayın Yonetmeni Ertuğrul Ozkok'e cevap İslamcı olmayan bir isimden geldi. İşte Ozkok'e yapılan ilginc benzetme.
Umur Talu/Sabah


Andıc kuşları

Cumhuriyet'e bombadan, Danıştay'da katliam girişimiyle cinayetten sonraki duruma bakınız... Bir de "zanlılar" a.
"Sokaktaki vatandaş" ın, bir safa gore yaptığı değerlendirmeyi, tepkisini yahut endişesini bir yana bırakalım.
"Gercek nedir?" diye kafadan sorup gereğini yapması ve oyle akıl, fikir, eylem yurutmesi gerekenlere ne demeli? Olayı hukukun aydınlatmasını bekleyeceğiz mesela; ama hukukcuların coğu, en kıdemlileri, en yuksekleri, elbette haklı olabilecek duyarlılıklarla, ama hemen "yargı" da bulunup "karar" verdiler.
"Başka bir ihtimal" akıllara dahi gelmedi; ve aklına gelenler de konuşamadı.
Mesela, Meclis'ten bir şeyler beklemeliyiz, değil mi? Ama orada da herkes ait olduğu cepheden konuştu.
Maalesef Genelkurmay'ı sayamayacağım bile; zaten olayın aydınlatılmasıyla gorevli bir kurum değil.

Ama mesela "Biz" ; medya, gazeteciler, haberciler, yazanlar, yorumcular filan.
"Biz", daha doğrusu kimimiz, en doğrusu mesela "Siz", daha gorevinizi yapmadan, gercek icin didinmeden, ruzgara karşı ısrarlı soru sormadan "Katillerin istediği" ne yazılmanız şart mıydı?
"Daimi andıc medyası" olarak bu nasıl bir istikrardır; bu ne şiddet, bu ne celaldir?
"İcimizdeki andıccılar" ne bitmek bilmez bir enerjiye, "tuhaf orgutlenmeler" in cinayetleriyle, saldırılarına kapılan ne acul bir linc kulturune sahipmiş.
Aklı sıra "komplocu kafalar" la dalga gecenlerin nasıl bir gazeteci beyni, nasıl bir Cumhuriyetci, Aydınlanmacı kafası, nasıl bir demokrasi kulturu, nasıl bir gazetecilik yeteneği ile insan vicdanı, memleket ve millet sevgisi var? Tekrarlıyorum; kimi dinci, kimi şucu bucu, kimi sağcı, kimi solcu da cinayet işleyebilir; hicbir camia ve cemaat "icinden katil cıkma ihtimali" nden muaf değil.
Ama, şurada burada "Devlet, rejim yanlısı, milliyetci vesaire" hassasiyetlerle dikkat cekenlerin arasından da, onlarla aynı yayınları, sozleri, tepkileri, mitingleri, ofkeleri, imzaları, bildirileri filan paylaşanların kimi de...
Hem de garip hucre tipi orgutlenmelerde kimi capulcuyu, mafya bozuntusunu filan da istihdam ederek, "cinayetler" e soyunuyor; soyundu.
Bu tuhaf orgutlenmelerde ne hikmetse, işi bilen eski ve muvazzaf askerler, emniyetciler, tetikciler filan bulunuyor; ne hikmetse, ozel harp planları, birtakım "sivil kuvvetler" rehberleri, ozel patlayıcılar da mevcut oluyor.
"Andıccı arkadaş", aklını başına topla, bu katiller, buyuk infial yaratmak uzere, sozde kendilerine yakın gorunenleri, kendileri gibi hassasiyetleri olanları da oldurmekten cekinmiyor.
"Bir oradan, bir şuradan" ile kesif bir umutsuzluk, militerleşme, duşmanlaşma, ic savaşlaşma hali yaratmak istiyorlar.

"Gayri nizami harp" ustune, yerli yahut kuresel birtakım bilgisi olanlar, bu işlere "komplocu kafası" değil, bizzat "komplo" der zaten.
"Komplocunun komplo dediği" ni, bizim "Andıc kuşları", canımın icleri, "Ne komplosu ulan" diye yemeye ve yedirmeye iştahlı hep.
"Kim bu Muzaffer Tekin?" bir merak etsenize.
"İlhami Soysal'ı doven genetik, kirli miras" nasıl bir şey; az merak etsenize.
Mirasın yeni sahiplerine canak tutmanın utancını az hissetsenize.
Kim bunlar, Bursa ceteleri, sahipsiz bombalar, sauna ceteleri, bilmem ne kuvvetler filan, biraz merak etsenize.
Onların silahından cıkan mermilerle, attıkları bombalarla, onların istediği yazıları doşenmeden, hedefledikleri nefretleri kusmadan, yazdıkları senaryolarda şohretli roller almadan bir duşunsenize. Elbette yine iktidara muhalefet edin; elbette fikrinizi, ideallerinizi savunun ama "Andıc ceteleri" elinde kukla ve oyuncak olmayın; olmayalım.
Ertuğrul Ozkok, "İslamcı medya biat kulturunden geliyor, her şeyi yazamaz, kendi cemaatini sorgulayamaz" filan derken belki kısmen doğru şeyler de soyluyordu; ama "Biat medyası" eleştirisini yapabilecek "biat etmeme, boyun eğmeme, direnme kulturu" acısından en son konuşabilecek isimlerden biri kendisi.
Once kendin "Andıc kuşu" olmayacaksın; hicbir kuvvet ve kudrete boyun eğmeyecek, hicbir manipulasyona gelmeyecek, gizlemeyecek, tuzak kurmayacaksın; okurunu, halkı kuklalaştırmayacak, yanıltmayacak, birbirine duşurmeyeceksin.
Sonra ne dersen de!


__________________