Gunumuzde Kabirlerle Tevessul ve RûhÂniyetten İstimdat


Mistiklerin bid'atlerinden biri de kabirlere tevessul ve rûhÂnîyetten istimdat inancıdır. Kur'an ve Sunnette boyle bir inanc ve uygulama olmadığı gibi, sÂlih selefin de boyle bir şey yaptığı vÂki değildir. Bu inanc tamamen bÂtıl İslÂm dışı inanclara dayanmaktadır. Mistikler bir İslÂm inancıymış gibi buna sarılmış ve insanları boyle yapmaya teşvik etmişlerdir. Yeni mistiklerin bu konuda soylediklerinden bazı ornekler verelim: "İşlerinizde bir cıkmazla karşılaşırsanız, kabir ehlinden yardım isteyin" şeklindeki mevzû hadisi naklettikten sonra izahı kabilinden Ramazanoğlu Mahmud Sami şoyle demektedir: "Ey benim ummetim, size bir muşkilÂt, bir gam ve keder teveccuh edince evliyÂullahın ziyÂretine koşunuz ki, onların bereketiyle muşkilÂtınız hal, gam ve kederiniz zÂil olsun. Bunun tasavvufî izahı, kuburdan murad evliyÂullahtır." "Mescidler Allah'ındır" (72/Cinn, 18) Âyetini acıklarken de şoyle diyor: "EvliyÂullah'ın verdiği bir mÂnÂya gore mescidden murad kalptir." (Ramazanoğlu Mahmud Sami, MusÂhabe, 6/152).


"Onun icin o buyuklerimize bir fÂtiha uc ihlÂs okuyun, gonderin rûhÂniyetlerine. İstimdat edin. Şirk olmaz mı? Olmaz. Cunku Allah'ın sevgili kullarını Allah icin sevmek sevaptır. Rasûlullah Efendimiz buyuruyorlar: "Sizden biriniz beni... sevmedikce..." (M. Esad Coşan, Tasavvufa Giriş, 14). Sanki şeyhler ve ve oluler Allah'ın Rasûlu.


"EvliyÂullah Allah'ın sevgili kulları, Allah'ın rızÂsını kazanmış kullar, vefatlarından sonra da insanlara muessirdirler. Yani tasarruf sahibidirler. Yani sizinle munÂsebetleri vardır, alÂkaları vardır. Ruyamıza girerler, nasihat ederler, ikaz ederler." (M. Esad Coşan, a.g.e., 13)


"(Zikirde) dorduncu edeb, rûhÂniyetten istimdattır." (M.Z.Kotku, Tasavvufî AhlÂk, 2/246). "Bazı murid de şeyh vefat ettikten sonra kendisine rÂbıta yaptırmıştır. Bazısı da 'meyyit Âhirete intikal ettikten sonra dunyaya iltifatı kalmaz' demiştir. Bu kanaat, nefsinde kemal iddia edenlerin hatasından da buyuktur. Bu soz evliyÂullah indinde tasarrufÂtı inkÂrdır. Bunda ittifak vardır. EvliyÂullah'ın tasarrufÂtı Âhirete intikal ettiklerinde de bÂkîdir. Onun icin Hz. İmam tarikat el-Maruf Şah Nakşibend, Şeyh Abdulhalik Gucduvanî'nin rûhÂniyetinden feyz almıştır. Halbuki bu ikisi arasında beş adet vÂsıta (beş nesil) vardır." (M.Z.Kotku, a.g.e., 2/241-242)


"CenÂb-ı Hak, kulunun yuku ağırlaşınca, anÂsırdan tecrid eder de rûhen mutasarrıf kılar. Zira ruhta telsiz surati vardır. Onun icin tasarruf daha suratli, ihÂtalı ve kolay olur." (Ali Erol, HÂtıratım, 41).


Mistikler olulerden medet etme ve rûhÂniyetten istimdadı o dereceye vardırmışlardır ki, bu konuda oluleri Allah derecesine bile vardıranlar olmaktadır. Mesel tevessul ve istimdad konusunda bunlardan biri Allah ile Rasûlullah'tan isteme arasında bir fark olmadığını bile soylemektedir. Şu ifÂdeye bakınız: "Y Rabbi! Rasûl-i Ekrem kadir ve kıymeti icin benim ihtiyacımı gider', 'Ya Rasûlallah, benim ihtiyacımı gider', 'Allah'ım! Onunla ihtiyacımı gider' sozleri arasında fark yoktur. Doğrusu, Peygamberin zÂtından istemek ile zÂtı ile Allah'tan istemek arasında fark yoktur." (İsmail Cetin, Gozyaşı, s. 4, sayı 14, Temmuz-Ağustos 1988; RÂbıta ve Tevessul, 392-414). Bu konuda Muhammed Nazım Kıbrısî şoyle diyor: "Bu meclise Berzahta bulunan evliyÂullahtan olsun, hayattakilerden olsun, rûhÂnî olarak birisi geldimi bu meclisteki kimselere aslî olan saÂdet muhrunu vurur ki, bu mecliste şakî otursa said olur. Cehennemlik kimse oturursa cennetlik sıfata dondurecek muhurle onu muhurlerler." (Tasavvufî Sohbetler, 49). (İstanbul'u evliyÂnın idare ettiği, İngiliz milletinin tumuyle musluman olacağı, kıyÂmet alÂmetlerini evliyÂnın durdurabildiği, insanların butun gunahlarını temizleyip Âhirete gunahsız gonderdikleri konusunda bkz. a.g.e., 87-96). RÂbıta ve Tevessul kitabında yine şoyle diyor: "Cunku peygamberlerin mûcizeleri ve evliyÂnın kerÂmetleri olumleriyle kesilmez. Onlar kendi kabirlerinde diridirler. Namaz kılarlar ve hacca giderler." (RÂbıta ve Tevessul, Heyet, Umran Y. s. 412)
Kavram Tefsiri
A.Kalkan
__________________