379. Ebu Hureyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine gore Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem şoyle buyurdu:

"Canım kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki sizler iman etmedikce cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikce de iman etmiş olmazsınız. Yaptığınız takdirde birbirinizi seveceğiniz bir şey soyleyeyim mi? Aranızda selamı yayınız!"
(Muslim, îman 93-94. Ayrıca bk.Tirmizî, Et'ime 45, Kıyamet 56; İbni Mace, Mukaddime 9, Edeb 11)

Acıklamalar

Sevgili Peygamberimiz, İslam'a gore her işin başı ve ahiretin yegane gecer akcesi olan iman ile sevgi arasındaki bağı en carpıcı bicimde bu hadisinde dile getirmiş bulunmaktadır. Konunun ehemmiyetine binaen yemin ederek soze başlamış ve once kesin bir gerceği, imansız cennete girilemeyeceğini haber vermiştir. Sonra da cennete girebilmenin vazgecilmez şartı olan imanı elde edebilmek icin mu'minlerin birbirlerini sevmeleri gerektiğini, aynı kesinlikle ve aynı acıklıkla bildirmiştir: "Birbirinizi sevmedikce iman etmiş olmazsınız!"

Bundan şu sonuc cıkmaktadır: İman, nasıl cennete girebilmenin, vazgecilmez şartı ise, mu'minleri sevmek de tam ve kamil bir imana sahip olabilmenin biricik şartıdır. Mu'min, kendisiyle aynı imanı paylaşan herkesi, ırkına, rengine, yurduna ve diline bakmaksızın sevecek, onlara karşı muhabbet ve sorumluluk duyacaktır. Cunku imana sınır, yine imanın kendisiyle cizilebilir.

Muslumanları, tasa ve kıvanclarını paylaşma, dertlerini dert edinme seviyesinde sevgi ve ilgiye layık bulmanın tabiî sonucu onlarla selamlaşamaz hale gelmemektir. Selam, muslumanlar arasında oluşacak sıcak ilgi ve alakanın mukaddimesidir. Muslumanlar selam ile tanışır, bilişir ve sevişirler. Onları aynı inanc cizgisinde birleştiren, bir anda kalbî duygularla birbirlerine bağlı olduklarını hissettiren sihirli kelime selamdır. Bu hadisten hareketle, buyuk muhaddis Tîbî'nin de ifade ettiği gibi, selamı yaymak sevginin sebebi, sevgi imÂnın kemÂlinin ve Allah'ın dînini her şeyin ustunde tutmanın ve onu butun yeryuzune hÂkim kılmak icin var gucuyle calışmanın sebebidir ki, bu gercek mu'minliktir.

Sevgili Peygamberimiz, sadece tesbit ve teşhis ile kalmaz, mutlaka tedavî yollarını da muslumanlara gosterir. Bu hadîs-i şerîfte de onun boyle bir uygulamasını gormekteyiz. Muslumanlar arası ilişkilerin sevgi duzeyine cıkarılabilmesi icin nereden başlanması gerektiğini, "Yaptığınız takdirde birbirinizi seveceğiniz bir şey soyleyeyim mi, aranızda selamı yayınız!" sozleriyle ortaya koymuş bulunmaktadır. Artık sonuc belli, vasıta belli, o vasıtayı elde edebilmek icin gereken sermaye (sevgi) belli, o sermayeye ulaşmak icin atılacak ilk adım da bellidir. Otesi muslumanlara kalmıştır.

Cennet-iman-sevgi-selam irtibatı, konumuz olan sevginin onem ve yerini gostermesi bakımından başkaca hicbir soze ihtiyac bırakmayacak kadar acıktır.

Hadisten Oğrendiklerimiz

1. İmansız cennete girilmez.

2. Birbirlerini sevmeyenler gercek manada iman etmiş sayılmazlar. Cunku iman sevgiden doğar, sevgi ile kemal bulur.

3. Selamlaşmak muminler arasındaki sevgi bağlarının kuvvetlenmesine vesîledir.

4. Mu'minlerin birbirlerini sevmemeleri, iman zayıflığının işaretidir.

__________________