Biraz uzun ama okuyun bence DAVID Blatt’in genelde İsrail’de gecen oyunculuk kariyeri belki cok parlak değildi ama antrenorlukte cok onemli başarılara imza attı. 1996 ve 2002 yıllarında İsrail’de, 2004’te de Rusya’da "yılın antrenoru" secildi. Rus ekibi Dinamo Saint Petersburg’a 2004’te kazandırdığı FIBA Euro Cup şampiyonluğu kariyerinin ilk uluslararası başarısı oldu. Bu yılın eylul ayında Rusya Milli Takımı’nı Avrupa Şampiyonluğu’na taşıması David Blatt’i tum dunyanın tanıdığı bir isim haline getirdi. Yakın gelecekte NBA’de takım calıştırmasına kesin gozuyle bakılan Blatt’le, Efes Pilsen’in Armani Jeans ile oynadığı Euroleague macı oncesi Milano’da roportaj yaptık. Kendisinden son derece emin ve rahat bir antrenor tipi cizen Blatt, sorularımıza sıradışı yanıtlar verdi... Hemen hemen herkes Rusya Milli Takımı’nın Avrupa Şampiyonu olmasını surpriz olarak değerlendiriyor. Size gore de oyle mi? - Evet, doğru bir tespit. Rusya’nın şampiyon olması hic beklenmeyen bir olaydı. Cok buyuk bir başarıydı. - Siz Rusya’yı Avrupa Şampiyonu yapınca, coğu kişi, "Blatt rotar yapar. En azından zaferini kutlamak icin Efes Pilsen’den bir sure izin ister" diye duşunduk. Fakat siz Rusya’daki kutlamalara bile katılmadan, hemen ertesi gun İstanbul’a geldiniz. Bunu oyuncularınıza bir mesaj vermek icin, yani işinizde ne kadar ciddi olduğunuzu gostermek icin mi yaptınız? - Ben birilerine mesaj vermek veya kendimi kanıtlamak icin oyle şeyler yapmam. Hic kimseye bir şey ispatlamaya ihtiyacım yok. Ben yapmam gereken bir şeyi yaptım. Efes Pilsen bana buyuk anlayış gosterip Rusya Milli Takımı’ndaki gorevimi tamamlamamı sağladı. Onların bu iyi niyetine karşılık bir şeyler yapmam gerekiyordu, onun icin şampiyona biter bitmez İstanbul’a geldim. Efes her antrenor ve oyuncu icin idealdir Sozlerinizden "Efes Pilsen tam aradığım kulup" mesajı cıkıyor. Doğru mu? Maccabi Tel Aviv ve Benetton gibi kulupleri calıştırdıktan sonra opsiyonum cok fazla değildi. Avrupa’da, gerek saha ici sonucları ve gerekse idari yonden başarılı olan kuluplerin sayısı fazla değil. Bir oyuncunun veya antrenorun istediği her şeyi verebilen az sayıda kulupten biri Efes Pilsen. Bu bakımdan Efes Pilsen’e gelme kararını vermem cok kolay oldu. Alt yapı takımları ile ilgilenme fırsatınız oluyor mu? - Alt yapıda oynayan genclerimizi her gun ofisimden izliyorum. O gencleri gordukce seviniyorum. Bizim İkinci Lig’de oynayan takımımız Pertevniyal iyi işler yapıyor. Peki, alt yapıdaki oyuncuları nasıl buluyorsunuz? Şu andakilerden daha iyi bir jenerasyon geliyor diyebilir miyiz? - Hayır. Genel olarak Turkiye’de ve Avrupa’daki yeni jenerasyon gecmiş donemden daha alt duzeyde. Mesela Turkiye’deki gencler arasında Hidayet Turkoğlu gibi olabilecek bir oyuncu goremiyorum. Ciddi şekilde point guard sıkıntınız var. Uzunlarda yetenekli gencler var ama bu tek başına yeterli değil. Cok calışmak gerek. Point guard sorunu Rus basketbolunda da vardı. Bu belki donem donem olan bir sorundur. Bazen antrenorden kaynaklanır; oyuncuyu iyi yetiştiremez. Bazen de oyuncunun kendi takımında forma şansı bulamaması ile alakalıdır. Aslında genel olarak dunyada basketbol duşuşte. Yeni jenerasyonun iyi olmamasının sebepleri; MTV, Play Station ve MP3. Gencler bol bol MTV izliyor, Play-Station oynuyor ve MP3 dinliyor. Bunlarla ilgilenmekten sahaya cıkacak zaman bulamıyorlar. Kafaları hep başka şeylerde. 12 haftada 4 yenilgi anormal değil Turkiye Ligi’nde geride kalan 12 haftada Efes Pilsen’in 4 yenilgisinin olduğunu goruyoruz. Ustelik bu mağlubiyetlerden biri ligin en genc takımlarından Alpella karşısında alındı. Sizce bu durum normal mi? - İstanbul’a ilk geldiğim gunlerde şunu soylemiştim; Turkiye Ligi’nin nasıl bir lig olduğunu oncelikle kendim oğrenmeliyim. Turkiye Ligi’ni henuz iyi bilmediğim icin boyle sonuclar anormal değil. Avrupa Ligi’nde daha iyi sonuclar aldık, cunku o ligi iyi biliyorum. Ama Turkiye Ligi icin daha son sozumuzu soylemedik. Turkiye Ligi’nde yaşananlar icimde fırtınalar estiriyor Gorduğumuz kadarıyla cok rahat bir insansınız. Yuzunuzde stresten, gerginlikten eser yok. Bu hep boyle miydi, yoksa son donemde kazandığınız başarılar mı sizi boyle rahat ve kendine guvenen bir kişi mi yaptı? Antrenorlerin en onemli gorevlerinden biri de oyuncularına rahatlık vermektir. Oyuncularımın rahat olmasını sağlamak icin oyle rahat davranmam son derece normal. Ama, ic dunyamda kanımın cok fazla kaynadığını, sakin gorunuşume rağmen icimde fırtınalar estiğini rahatlıkla soyleyebilirim. Ozellikle Turkiye Ligi’nde neler olduğunu gordukten sonra! Bu son cumlenizi biraz acar mısınız? - Bunlar konuşmak, isim vermek istemediğim şeyler. Takımınızda altı Amerikalı birden (Woods, Nicholas, Penn, Wright, Gregory, Hutson) olması tesaduf mu, yoksa planlanmış bir şey mi? - Tesaduf diyebilirsiniz. Aslında yabancı sayısı beş olacaktı. Bu beş oyuncunun ikisi başka milletlerdendi, bazı nedenlerden dolayı alamadık. O iki oyuncudan sonra bize en uygun yabancılar Amerika idi. Onun icin Amerikalı aldık. Sonra Rashad Wright sakatlanınca Amerikalı sayısı altıya cıktı. Benim icin oyuncunun milliyeti onemli değil. Avustralyalı, İtalyan veya İspanyol da olabilirdi. İsrail’den sonra en rahat ettiğim yer İstanbul Turkiye’ye uyum sağlayabildiniz mi? Herhangi bir sorun yaşıyor musunuz? Tum ailemle İstanbul’dayım. Daha once yaşadığım Rusya ve İtalya’yı goz onune alırsak ailemin en rahat yaşadığı yer İstanbul. En az İsrail’deki kadar rahatız. Boş zamanlarınızda ne yapıyorsunuz? - Benim cok az boş zamanım oluyor. O kalan boş zamanımın iki saati de zaten trafikte geciyor. Biraz cocuklarımla zaman geciriyorum. Gunde en fazla 6 saat uyuyabiliyorum. Ama şunu soyleyeyim, gorebildiğim kadarıyla İstanbul insanı şaşırtan, muthiş bir yer. Turkiye’nin meşhur kebaplarından, baklavalarından tattınız mı? - Cok yedim ve cokta hoşuma gitti. İsrail’in Akdeniz kıyısında ozellikle de Haifa’da kebap ve baklava yaygındır. Dolayısıyla bunlar bana yabancı yemekler değil. Herkes beni NBA’e yakıştırıyor Antrenor olarak esas hedefinizin NBA olduğu soyleniyor. Bu doğru mu? - Herkes bana bunu soyluyor ama NBA’de calışmak, hayal ettiğim ya da planladığım bir şey değil. Belki olur, belki olmaz. Ama kesinlikle hedefim değil. Size gore antrenorluk nedir? - Antrenor olmak icin sosyoloji, psikoloji, krimonoloji, didaktik ve felsefe bilmek gerekir. Ve tabii ki lider ozellikte olacaksın. Ayrıca, oyuncularının hayat hikayelerini bilip, ona gore davranman gerekir. Son yılların en cekişmeli ligi Turkiye’deki en onemli rakipleriniz hangileri? - Turkiye Ligi bu sezon Avrupa’nın en iyi liglerinden biri. Cok cekişmeli, heyecanlı ve bircok yeteneğin boy gosterdiği bir lig. Turkiye Ligi’nin cok uzun zamandır boyle ust duzey bir mucadeleye sahne olmadığını biliyorum. Rakip adı vermiyorsunuz ama? - Neden boyle bir şey soyleyeyim! Cok guzel bir soru ama cevaplamayacağım. __________________