Sual: Genetik kopyalamadan bahsediliyor. İnsanı kopyalayacaklarmış, bu nasıl olur? (Kopyalama ile hayvan yaratıldı. Yarın insan da yaratılacaktır) diyorlar ve calışmaya da başlamışlar. Buna ne demeli?
*******************************
CEVAP:
Bir yumurtayı bir sperm ile dollemek, dollenmiş yumurtayı uygun bir ortamda geliştirmek, yoktan yaratmak değildir. Bir mahlukun resmini cekmek veya kopyasını almak gibi kolay bir iştir. İnsan mevcut olan şeyde değişiklik yapar. Bunun icin insan değil, bir sineği bile yaratmak mumkun değildir.
İnsanın ruhu, bitki ve hayvanı ayakta tutan ruhtan farklıdır. İnsan, ruhu sayesinde vardır. İnsanın, vucudu bir marangozun aletleri gibidir. Birine, başkalarının butun organları takılsa, o insanın aklında, duşuncesinde, ilminde değişiklik olmaz. Marangozun eski aletleri yerine, yeni aletleri gelmiş demektir. Alet değişmekle, marangozdaki bilgi, kabiliyet değişmez. Gormeyen gozun yerine sağlam goz takılırsa gorur. Kanı, kalbi, beyni de değişse, yine duşunceye tesir etmez. Sağlam organ, daha kolay iş gorur. Cunku insan, ruh demektir.
Teorik olarak insan kopyalanabilir. Fakat ruhu kopyalanamaz. Ruhun genetik yukle alakası yoktur. Her canlıda, hatta bir yumurta ikizlerinde de ruhlar farklıdır. Bir evliyanın veya meşhur bir sanatkÂrın kopyası yapılsa, kopyalamadan meydana gelecek bebek buyuduğu zaman ilmi, aklı, zekası ve kabiliyetleri farklı olur.
Kopyalamada, gazetelerdeki ifadeye gore, ya ana veya baba yoktur. Genetik karakter anadan gelirse, ananın kromozomları kendi ana ve babasının kromozomlarının karışımıdır. Dolayısıyla doğacak bebek, annesinin değil, anneannesinin ve dedesinin kromozomlarını taşır. Soy bakımından karışık bir hilkat garibesi olur. Bu bakımdan da insanlarda kopyalama zararlı olur.
Gazetelerde cıkan bir haber şoyle idi:
(Prens Charles, genetik muhendisliği usulu ile yapılan uretime karşı cıkıp, “Allah’ın işine karışmayın! Yaratmak sadece Onun işidir!” diyerek, bu usulle uretilmiş bir besini omur boyu yemeyeceğini ve hic kimseye de ikram etmeyeceğini, bu usulu kullananların, uretimin getirdiği problemleri ve ahlaki değerleri goz onunde tutmadıklarını, bu urunlerin piyasaya cıkmasından cevrenin goreceği zararın ve sağlık uzerindeki etkilerinin henuz tam araştırılmadığını soyledi.)
Bitkilerin ve hayvanların ıslahı icin yapılan işlerde, (Allah’ın işine karışmayın!) sozu yanlıştır. Cunku onları ıslah etmek, daha verimli hale getirmek Allah’ın emridir. Dinimiz, fen bilgilerini emreder. Peygamberimize, (Ağaclarımızı babalarımızdan gorduğumuz gibi mi yetiştirelim, yoksa, Yemen’deki gibi aşılayıp da, daha iyi urun mu elde edelim?) diye sordular.
Resulullah efendimiz, (Biraz bekleyin! Cebrail aleyhisselama sorar, bildiririm!) veya, (Biraz duşuneyim, Rabbim, kalbime doğrusunu bildirir) demedi ve (Tecrube edin! Bir kısım ağacları, babalarınızın usulu ile, bir kısmını da, Yemen’deki usul ile aşılayın! Hangisi daha iyi urun verirse, her zaman o usul ile yapın!) buyurdu. Yani fennin esası olan tecrubeye guvenmeyi emretti. Kendisi melekten anlar veya mubarek kalbine doğar idi. Fakat, dunyanın her tarafında, kıyamete kadar gelecek Muslumanların, tecrubeye, fenne guvenmelerini işaret buyurdu.
Meyve ve sebzelerde yapılan teknik calışmalar sayesinde, daha iyi urun almak elbette cok faydalıdır. Bundan yıllar once, pazarda kafa kadar buyumuş patateslere rastladım. Merak kabilinden aldım. Pişirince saman gibi olduğunu gorduk. Şu halde hormonlu, şişko patates gibi tatsız tuzsuz uygulamalar elbette tasvip edilemez.
Hayvanların da daha iyi et, sut, yumurta vs. vermeleri icin onları ıslah etmek faydalıdır ve dinimize aykırı değildir. Hatta cocuğu olmayan nikahlı eşlerin, birbirinden alınacak materyallerle, tup bebek denilen usulle, cocuk sahibi olmalarında hic mahzur yoktur. Ancak bu muamele yapılırken haram işlenmemelidir. Mesela avret yerini yabancılar gormemelidir! Nikahlı eşlerden alınan materyaller, başka bir kadına verilirse elbette haram olur, caiz olmaz. Genetik kopyalama usulu ile elde edilen evcil hayvanların sağlığa zararı yoksa, buna itiraz etmek yanlıştır.
Klonlama icin bazı gazeteler, "İnsan bir koyun yarattı, insan insanı yaratıyor" diye başlıklar attılar. Klonlamaya yaratmak denmez. Cunku yaratmak, yoktan var etmektir. Klonlamada, Allah tarafından yaratılmış bir hucrenin icindeki genetik materyal kullanılmaktadır. Bu materyaller annenin yumurtasına aktarılmaktadır. Ruh yine Allah tarafından verilmektedir. Buna yaratmak denmez. Un, şeker ve yağdan helva yapmak gibidir. Unu, şeker ve yağı yoktan kimse yaratamaz. Ancak mevcut olan malzemeler kullanılarak yeni bir urun meydana getirilir. Klonlama ile meydana gelecek insan, Allah’ın verdiği farklı bir ruha sahip olur. Fiziksel beden hemen herkeste aşağı yukarı aynıdır. İnsan ruhu sayesinde farklılıklar arz eder. Klonlama da kopyalanan sadece fiziksel ozelliklerdir. Tek yumurta ikizlerinin DNA bilgileri yani fiziksel ozellikler birbirinin benzeridir, ancak ruhlar farklıdır. Klonlama konusunda calışan İtalyan Prof. Dr. Severino Antinori diyor ki: "Bu klonlama fotokopi gibi değildir. Ayni kişiler imal etmiyoruz. Vucudun fotokopisi yapılabilir ama psikolojik durumu yapılamaz. Bunun icin bir insan ruhu ile birlikte aynen kopyalanamaz.
Alıntı...
__________________
:::Genetik kopyalama:::
Dini Bilgiler0 Mesaj
●27 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- :::Genetik kopyalama:::