“İman”, depolanabilen potansiyel bir enerji kaynağı gibidir. Barajımızın buyukluğu, santralimizin sağlamlığı, modernliği, bakım ve onarımı capında “guc-enerji” uretebildiğimiz gibi; imanımızın barajı kalb ve santralı akıl ile diğer duygularımızı calıştırabildiğimiz oranda imanımızı yukseltebiliriz. Aslında bunun formulleri basittir:

* Hangi iş ve mesele olursa olsun, inanarak ona kilitlenin.

* İntisap sırrıyla ulvî, yuce, mukaddes hakikatlere mensubiyetinizi tescilleyin.

* Şiddetli arzu, istek, azim, sebat, sabır olmalı; umitsizliğe yer vermemeli.

* Muvazene/denge, duzen (koca gemiyi evirip-cevirmek, koca yukleri kaldırac intizamıyla kadırmak gibi)1 sırrı gibi unsurlar da bu formule ilÂve edilse; enerji/guc/kuvvet katlanacaktır.

İman; fizik kanunların, metafiziğe uygulanmasıdır bir anlamda. Boylece “istinat noktası” ve “iman şuûru” nispetinde icraatlarla dunyaları yerinden oynatmak işten değildir.

* KÂinat kitabını okuyabiliriz. Atomdan galaksilere, tabiat kanunlarından unsurlara, canlılardan cansızlara kadar her şey imanımızı guclendiren bir delildir.

* Sonsuz guce “rabt-ı kalb” edin, Onu daima yanınızda hissedin. Unutmayın, “kalbî-rûhî bağlantıyı” kurduğunuz oranda iman gucunuz yukselecektir.

* Tohum ile cekirdeğin istidadına (ozune) hayatının programı yazıldığı gibi; rûhumuza da imÂn istidadı yerleştirilmiş ve inkişÃ‚f ettirip geliştirmek hur irademize bırakılmıştır.

ZekÂ, feraset, anlayış (şuurluluk hÂli) ve duşunce ufkumuzu yukseltip genişlettiğimiz gibi; kalb, vicdan ve sÂir duygularımızın kapasitesini de geliştirebiliriz. Bu, tıpkı, bilgisayarımızın hardiskini, ram’ini, cpu’sunu yukseltmeye benzer.

* İmanı kuvvetlendirip derecesini yukseltmenin vasıtaları bilgi-ilim, tefekkur, gozlem, araştırma, mÂnevi antreman, tekrar ve ispattır.

* Bedenimizi rûhun, maddeyi mÂnÂnın emrine verdiğimiz; duygularımızı bir noktaya toplayabildiğimizde; dikkat, vecd, motivasyon, ihlÂs, samimiyet enerjimizi artırabiliriz.

* İman mahalli kalb olduğuna gore; kalbî meselelere ağırlık vermeliyiz.

* Duygularımızın, maddî kalbin calışmasında bile etkili olduğunu unutmayalım: Kalb motorunu hızlandırıp yavaşlatan sistem, genel sinir sistemine bağlı olarak calışan otonom sinir sistemidir.

Sempatik ve vagus sistem olarak iki ayrı tarzda faaliyet gosteren otonom sinir sistemi, “otomatik” olarak calışmaktadır.

Sempatik sistem heyecan, korku ve ofke gibi anormal hissî durumlarda kalb vuruşlarını arttırır.

Buna mukabil keder ve depresyon gibi hallerde vagus sistemi harekete gecer ve kalb vuruşlarını yavaşlatır.2

Şu halde, devamlı pozitif davranışlar sergilemeliyiz.

__________________