Avrupa Şampiyonası icin geri sayım devam ederken, A Milli Takım'ın başındaki Ufuk Sarıca başarı recetesini anlattı. 12 Dev Adam’ın patronu Sarıca, “Kamuoyu baskısı bir yana, asıl baskıyı ben kendime yapıyorum, her gun başarı istiyorum ama buradaki asıl amacım, bir sistem oturtmak. Bunu yaptığımızda uzun vadede başarısız olmak imkansız” şeklinde konuştu. En kritik yer denen Bormio kampı tamamlandı, bir değerlendirme alabilir miyiz sizden? İyi tempoda bir calışma ortamı yakaladık. Burada zaten bazı şeylere kapalı, daha konsantre calışma ortamı yaratabiliyorsunuz. Oyuncuların calışma tempoları beni mutlu etti. Yorgunluk anında sıkıntılar yaşandı ama asıl amac da yoruldukları zaman doğru kararlar verebilmelerine alıştırmak. Tabi ki, buraya kalabalık geliyoruz. Oyuncuların aynı takımlarda oynamadıkları icin birbirlerini tam olarak tanımaması da doğal. Belki bir mac daha oynayabilseydik daha iyi olacaktı. Gecmiş sezonlarda bu kamp biraz daha kondisyon ağırlıklı gecerdi, bu yıl basketbol antrenmanları daha fazlaydı. Bunun sebebi oyuncuların cok oynamamış olmaları mı? Benim tarzım kendi takımda da boyle. Tabii ki kondisyoner arkadaşlarımızın da goruşleri ve calışma duzenleri hakkında goruşlerini konuşuyoruz ama 1 haftalık surecin ardından olan tum calışmaları sahada da yapabiliyorsunuz. Biz bunu planladık. Senin dediğin gibi basketbol antrenmanına da ihtiyac var, cunku yeni bir sistemi oturtmak icin cok calışmamız gerekiyor ve fazla vaktimiz yok. Hem bunun icin hem bazı oyuncuların sureleri az olduğu icin basketbol calışmalarına ağırlık verdik. ‘Bir ekol olmalıyız’ Sizden son bir mesaj alalım Sonucta bu ne ilk ne son milli takım. Jenerasyonlar değişiyor. Bizim aslında iyi olmaya aday cok yetenekli oyuncularımız da var. Teknik kısım tabii ki onemli ama bizim onlara bir taraftan da spor kulturunu, calışma ve beraber oynama alışkanlığını yerleştirmemiz lazım. Bizim Turk Milli Takımı olarak belli ekolleri de oluşturmamız lazım. Kısa vadede de iyi şeyler yapmayı istiyorum. Ben zaten her gun başarılı olmak istiyorum ve kendime o baskıyı yapıyorum ama uzun vadede başarısız olmamız mumkun değil, sadece organizasyonumuzu daha iyi hale getirmeliyiz. ‘Kalan sağlar bizimdir’ “Ersan planladığımız şekilde gelse iyi olurdu. Yapabilecek bir şey yok. Elimizdekiyle maksimum katkıyı sağlamalıyız” Sizin kulup takımlarındaki duzenlerinizde de, burada gorduğumuz saha dizilişinde de 4 numara katkı cok onemli ve Ersan gelmeyeceğini acıkladı. Cozumlerimiz neler? Elimizdeki mevcut oyuncuları en iyi hale getirerek, en iyisini bularak cozmeye calışacağız. Başka bir yontem yok. Evet bizim ilk planlamamızda Ersan vardı kadroda. Ersan bizim planladığımız şekilde gelse iyi olurdu ama yapabilecek bir şey yok. Elimizdeki durumundan maksimum katkıyı sağlamaya calışacağız, elimizdeki kadroda 4 numara Barış var, Metin var, donem donem buralarda Cedi ve Erkan’ı denemeye calışıyoruz. Belki Furkan’ı zaman zaman oralarda kullanmayı calışacağız ama burada ozellikle Barış ve Semih’e onemli rol duşuyor. Oyuncuların hepsiyle konuştum bu kampta ve sizin bir oyuncudan maksimum verim alabileceğiniz cumlesini hepsi kurdu. Burada ozellikle kimlerin performansını yukarıya cıkarmalıyız? Toplamda hepsini cıkarmalıyız. Bireylerin performansını yukselttiğinde takımı da yukseltiyorsun. Basketbola cok uzak kalmış bir Semih var. Şanssızlıklar da oldu ama ozeleştirisini yapıp, bu şampiyona ve bundan sonrasını cok iyi oynamak zorunda. Ersan’ın gelmeyişi nedeniyle Barış, Metin, Cedi onemli. Furkan Korkmaz’ın eline top cok yakışıyor. Daha aktif hale gelmeli. Bobby’nin de performansını gecen seneki milli takım duzeyinin uzerine cıkarıp, Karşıyaka ve Fenerbahce’deki etkinliğini sağlamalıyız. Herkesin katkısı 10 uzerinden kacsa, bir iki puan uzerine cıkmalıyız. Bazı değerler var ama sonucta sahada enerjisi yuksek olan, mucadele eden takım avantajlıdır. Bu konuda tecrubeliyim. ‘En iyisini yapacağız’ Karşıyaka ve Beşiktaş’takine benzer bir duzen, agresif savunma ve hucum, topun dolaşması. Bunlar icin kısa zaman var, oturtabilecek misiniz? n Bu surec cok yeterli değil ama acıkcası yapabileceğimizin en iyisini yapmaya calışacağız. Biraz daha belki kulup takımında verebileceğimiz konuların daha azını vermeye, basite indirgemeye calışıyoruz. Senin de dediğin gibi pas trafiğini artırıp, oyuncuları potaya giden bir takım yaratmak kolay olmuyor. Belki yuzde 100’u oturtamayız ama, nereye cıkarabilirsek onu yakalamaya calışacağız. Bazı gercekler var... * Turkiye’de oynanan bir başarı alışkanlığı var ama bir yandan da kamuoyunda bir umutsuzluk var, oyuncularımız oynamıyor deniyor. Bu oyuncuların kafasında bir ikilem yaratmayacak mı? Takım halinde konuşmalara da başladık. Birebir de konuşuyoruz. Ben oyuncuyken de antrenorken de hicbir zaman bir maca nasılsa kaybederiz diye cıkmadım. Belki mevcut şartlarda bazı sıkıntılarımız var, bu gercek. Ben oyunculara şunu anlatıyorum; herkesin bir rolu var takımda. Birinin sağ eli kuvvetli, birinin şutu var. Eğer sen sağında iyi bir şutor koşuyor, solunda da penetreci varken sen topu sağına verirsen o zaman senin verimin, bir mactaki kazanma olasılığın daha fazla. O doğru kararları vermemiz lazım. Bazı yonlerde zayıfız ama cozmek icin cabalıyoruz. Sırbistan kolay değil Gruba baktığımızda Sirbastan en cok goze batan ekip ama cok ters rakipler de var. Sizce bu grubun neresinde olabiliriz? Sırbistan’ı gecmek cok kolay değil ama gecmek icin elimizden geleni yapacağız. Başlangıctan itibaren gelişen durum cok onemli. Bence Rusya galibiyetiyle turnuvaya başlarsak, o bizim var olan oz guvenimizi artırıp, milli takım havasını cok farklı hale getirecektir ama elbette Belcika ve Letonya macları, Buyuk Britanya macları da olması gereken maclardan bir tanesi. Bir sıralama koymuyorum ama grupta en kotu 2. olabilirsek buyuk avantaj yakalarız. Spor kulturu meselesi bu! Eski bir yıldız oyuncu olarak NBA oyuncuları konusunda neden sıkıntı yaşadığımızı duşunuyorsunuz? Gasol yine kadroda, Nowitzki’yi yıllarca gorduk... Bu spor kulturuyle alakalı. Oralar bu konuda bizden onde. İspanya’da da var, Sırbistan’da da var, Fransa’da da var... Oralara gelip sonuna kadar oynuyorlar. Bi de şu var; sadece bedenen gelmek de yeterli olmuyor, ruhen oraya gelmek, takımın bir parcası olmak onemli. Gecmiş donemlerde benim hatırladığım Hidayet oralarda cok formdaydı, Ersan bir donem cok iyi oynadı... Hep de geliyordu ama ben bu turnuvada ondan beklerdim; evimizde oynayacağımız turnuvaya son kez gelsin, milli formayı giysin ve oyle bir duşuncesi varsa sonrasında musaade istesin. Gunluk Gazeteler
__________________