Sual: Bazıları imam-ı Gazali’ye İslam filozofu diyorlar. Âlime filozof denir mi?
CEVAP
İmam-ı Gazali hazretleri, kendi zamanındaki fıkıh Âlimlerinin en ustunu idi. Şafii fıkıh kitapları, hep onun kitaplarından vesikalar vermektedir.
Bu buyuk İslam Âlimine ve benzerlerine, (İslam filozofu), yazılarına ve butun (İlm-i kelam), yani (Akaid) kitaplarına da, (İslam felsefesi) diyorlar. Halbuki, İslamiyet’te felsefe yoktur. İslam Âlimleri, filozof değildir. Felsefe, din, ruh ve ictimai bilgi cahillerinin, bu bilgilerden, kendi kısa akılları ile ve zamanlarındaki fenni keşiflere gore, anladıklarına, yani bozuk duşuncelerine denir. İslam Âlimlerinin kitapları ise, ilim sahiplerinin, Kur'an-ı kerimden ve hadis-i şeriflerden cıkardıkları bilgilerdir. İslam bilgilerine felsefe demek, pırlantayı cam parcalarına benzetmek gibidir. İslam Âlimlerine felsefeci demek de, pırlantaya cam demek gibi olup, bu yuksek Âlimlere hakaret etmek olur.
Din duşmanlarının Âlimlerimize saldırması
Din duşmanlarının, dine ve din Âlimlerine saldırması yadırganmaz. Âlimlerin de meşhur ve tesirli olanlarına saldırırlar. Ozellikle imam-ı Gazali hazretleri, onlar icin hedef tahtasıdır. Dinimizi icten yıkmaya calışan reformcular da, aynı şeyi yapıyorlar. Bazı ahmaklar da, meşhur olmak icin cami duvarını kirletmeyi, yani İslam Âlimlerine saldırmayı tercih ediyorlar.
İslam Âlimi kime denir? Her dalda uzman olan Âlimler vardır. Fıkıh Âlimi, hadis Âlimi, tasavvuf Âlimi, kelam Âlimi, fen Âlimi gibi. Bunların hepsini bilene İslam Âlimi denir. Bilmek de yetmez. Bildikleri ile amel etmesi ve ihlaslı olması da şarttır. Onun icin ilim, amel ve ihlas sahibi olan muslumana İslam Âlimi denir. Bu ucunden biri noksan olana kotu din adamı, yobaz denir. Mason Abduh, comezi mezhepsiz Reşit Rıza ve gunumuzde bunların peşinden giden bid’at ehli birer yobazdır. İslam Âlimi, dinin bekcisi, yobaz ise, şeytanın yoldaşıdır. Dort mezhebin imamı, imam-ı Rabbani ve imam-ı Gazali gibi muctehidler, İslam Âlimidir. İşte Resulullah efendimiz, bu Âlimler icin, (Âlimler, Peygamberlerin vÂrisleridir) buyurdu. (İbni Mace)
İmam-ı Birgivi, “İslam Âlimlerince yazılan bir din kitabına hakaret etmek, bu Âlimlerden biri ile alay etmek ve saygı gostermek gereken bir şeye hakaret etmek, hakaret edilmesi gereken bir şeye saygı gostermek kufurdur” buyuruyor.
Mezhepsizler, demagojiyi iyi becerirler. Mesela imam-ı Birgivi’nin yukarıdaki sozunu alarak, “Sizler celişki icindesiniz, Efgani ve Abduh gibi Âlimleri kotulediğiniz icin kÂfirsiniz” derler. Aynı mantıkla, imam-ı Gazali hazretlerine saldırırlar. “Gazali, İslam filozoflarına kÂfir diyor, Kur’ana aykırı hadisleri İhya’sına almıştır, sahih hadisle, uydurma hadisi ayıramazdı. Gazali şimdi yaşasaydı İhya’yı yazmazdı” gibi hezeyanlarda bulunuyorlar. Mezhepsizler, bir hadisin Kur’ana aykırı olduğunu biliyor da, koca imam bilemiyor mu?
Buyuk Âlim İbni Hacer-i Mekki hazretleri, imam-ı Gazali hazretlerinin yazılarında kusur bulan kimse, ya hasetcidir veya zındıktır buyuruyor. (El- i’lam bi-kavÂti’il-islam)
İbni Âbidin hazretleri, imam-ı Gazali, zamanının huccet-ul-İslamı ve Âlimlerin en ustunu idi. Ona dil uzatan kimse, cahillerin en cahili, fÂsıkların en kotusudur buyurdu. (El-Ukud-ud-durriyye)
KÂtip Celebi, Butun din kitapları yok olsa, imam-ı Gazalinin kitapları, bu boşluğu doldurabilir, hatta İhyÂ’sı bile kÂfi gelir diyor.
Seyyid Abdulhakim Arvasi hazretleri de, imam-ı Gazali’nin İhy kitabı, butun Âlimlerce doğru ve yuksektir. Bir gayrı muslim, severek yapraklarını cevirirse, musluman olmakla şereflenir buyuruyor.
Felsefe zamanla değişir, din asra gore değişmez
Sual: Bir yazar diyor ki: (Felsefe camilere de girmelidir. Camilerde, resim sergileri acılmalı, klasik muzik konserleri verilmelidir. Kur'an, Cennete gitmek icin bir vize kitabı oldu. İctihad kapısı artık acılıp yeni yorumlar yapılmalı, Kur'an felsefeleşmeli, Kur'an tefsirleri yeniden gozden gecirilmeli, zamana gore yeniden yorumlanmalıdır. Ben Londra’da kilisede, felsefe konuşmaları, Beethoven ve Mozarttan ornekler dinledim. Resim sergileri izledim. Kilisede olanlar, camide de olmalıdır.)
Bu iddiaya cevap verir misiniz?
CEVAP
Felsefenin ne olduğu geniş olarak izah edilmişti.
İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki:
(Felsefe, doğru gibi gorunen, fakat coğu bozuk olan sozlerdir. Tecrubeye, hesaba dayanmayan şahsi duşuncelerdir.) [Redd-ul-muhtar]
Kur'an-ı kerimde Âyetler ikiye ayrılır: Anlamı acık olanlara (Muhkem Âyetler), manası acıkca anlaşılmayanlar, ayrıca tefsire, izaha muhtac olanlara (Muteşabih Âyetler) adı verilir. Hadis-i şerifler de, muhkem ve muteşabih olmak uzere iki kısımdır. Bunları tefsir etmek mecburiyeti, İslam dininde (İctihad) muessesesinin kurulmasına sebep olmuştur. Peygamber efendimiz de, bizzat ictihad yapmıştır. Onun ve Eshab-ı kiramın ictihadları, İslam bilgilerinin temelidir.
5. Abbasi halifesi Harunurreşid zamanında, Bağdat’ta (Dar-ul-hikmet) isminde buyuk bir tercume burosu kuruldu. Bağdat, Şam, Harran, Antakya gibi yerlerde, boyle ilim merkezleri kurulmuştu. Buralarda Yunancadan ve Latinceden eserler tercume edildi. Hind, Fars kitapları da bunlara eklendi. Gercek Ronesans = eski kıymetli eserlere donuş, ilk defa Bağdat’ta başladı. Yunan filozoflarının eserleri Arabiye tercume edildi. İslam Âlimleri bunları dikkat ile tetkik ettikten sonra, Yunan filozoflarının bazı fikirlerinin doğru, ekserisinin de yanlış olduğunu ispat ettiler. Onların, fen ve din bilgilerinin coğunda cahil oldukları, aklın anlayamadığı bilgilerde, daha cok yanıldıkları goruldu. İmam-ı Gazali, imam-ı Rabbani gibi hakiki Âlimler, bu felsefecilerin iman bilgilerine inanmadıklarını gormuşler, kufurlerine sebep olan yanlış inanışlarını bildirmişlerdir.
Hakiki İslam Âlimleri, kelam bilgilerinde, Muteşabih Âyet ve hadislerin acıklamalarında, yalnız Resulullahın ve Eshab-ı kiramın ictihadlarına uymuşlar, eski felsefecilerin bunlara uymayan fikirlerini reddetmişler, boylece İslam dinini, hristiyanlık gibi bozulmaktan korumuşlardır. Cahiller ise, filozofların her sozlerinin doğru olacağını sanarak, bunlara teslim olmuşlardır. Boylece Mutezile denilen bozuk bir İslam fırkası meydana cıktı.
İslam felsefesi olmaz
İslam’a felsefeyi karıştırarak, Eshab-ı kiramın yolundan ayrılan 72 fırkanın felsefelerini, İslam Âlimleri uzun bildirmişlerdir. Bu buyuk Âlimlerden biri, Seyyid Şerif Curcanidir. Şerh-i Mevakıf kitabı, bu vesikalarla doludur. Kelam Âlimlerinden Sadeddin-i Teftazani de, Şerh-i akaid kitabında, bid'at felsefesini kokunden yıkmıştır. Muhammed Şihristaninin El-milel ven-nihal kitabı ise, başından sonuna kadar, bu reddiyelerle doludur. UNESCO tarafından Avrupa dillerine tercume edilmiş, İslamiyet’te felsefe bulunmadığını ve İslam felsefesi sozunun yanlış olduğunu butun dunya anlamıştır.
İmam-ı Gazali hazretleri, metafiziği de incelemiş, El-munkız ve Tehafut-ul-felasife kitaplarında, felsefecilerin yalnız akla dayandıklarını, cok yanıldıklarını bildirmiştir. 72 bid'at ehli, Yunan filozoflarının etkisi altında kalarak, felsefeyi dine karıştırıp İslamiyet’i yaralamışlardır. Bir taraftan, eski yunan felsefesini din bilgilerine karıştırmışlar, bir yandan da, kendi goruşlerine, duşunuşlerine gore din bilgilerini değiştirmişlerdir.
Cennete gideceği mujdelenen bir fırkanın [ehl-i sunnet vel cemaat fırkasının] Âlimleri ise, din bilgilerini, Eshab-ı kiramdan aynen almışlar, felsefeyi ve kendi duşuncelerini bu bilgilere karıştırmamışlar, bu bilgileri, kendi akıllarından ustun tutmuşlar ve İslam dinini noksan sanıp, felsefe ile tamamlamaya kalkışan bir aklın noksan olduğunu ispat etmişlerdir.
Cami ve kilise
Bir kimsenin ihtisası dışında ilmi konularda konuşması ne kadar uygunsuz oluyor. Hristiyanlık, Muslumanlıkla aynı mı da, kilisede olanlar, camide olmalı deniyor? Nicin kilisede olan camide olmalıdır? Eğer kilisede olan, camide olacaksa, ne diye Muslumanlık gelmiştir? Herkes Hristiyan olur, kilisede muzik konseri verir, resim sergisi acar ve her istediğini yapar. Fakat Musluman olan, camide her istediğini yapamaz. Allahu teÂl ne istiyorsa, ancak onu yapar. Kilisede konser var diye camiye de sokarsak, kilisede put var diye camiye put koyarsak, kilisede şarap var diye camiye şarap koyarsak, caminin şeytanın evi olan kiliseden ne farkı kalır? İmam yerine bir de papaz getirilir. Camiyi kiliseye cevirerek muslumanları hristiyanlaştırmak mı istiyor?
Her derneğin bir tuzuğu vardır. Kiminde, (18 yaşından kucukler giremez) yazılıdır. Bir cocuk severler derneğine, her yaştaki cocuk geliyor diye, bu derneğe de, 18 yaşından kucuk olanı almak tuzuğe aykırı olmaz mı? Bunun gibi İslam dininin de, belli hukumleri vardır. Kilisenin kanununa uyulmaz, Muslumanlığın kanununa uyulur.
Muzik her dinde gunahtır
Muzik kelimesi, Yunanlıların buyuk putları olan Zeusun kızları sayılan Mausa (Muz) denilen 9 heykelin adından alınmıştır. Muzik, İlahi dinlerde buyuk gunahtır. İncilin yasak ettiği muziği, sonradan papazlar, Hristiyanlığa soktular. Bozuk dinler, ruhları besleyemediği icin, muziğin nefse hoş gelmesi ruhani tesir
sanıldı.
Batıdaki muzik, kilise muziğinden doğdu. Bugun yeryuzunu kaplayan bozuk dinlerin hemen hepsinde, muzik ibadet halini almıştır. Muzikle, nefsler keyiflenmekte, şehvani duygular rahat bulmakta, ruhun gıdası olan ibadetler unutulmaktadır. İnsanı, alkolik ve morfinman gibi gaflet icinde, uyuşuk yaşatmaktadır. Boylece cok kimsenin ebedi saadetten mahrum kalmasına sebep olmaktadır. İslam dini, insanları bu felaketten korumuştur. Dinde reform isteyen zat ise, camide muzik konseri vererek, bizi bu felakete itmek istiyor. Ayrıca, Kur'an-ı kerimin felsefeleşmesini isteyip, (Kur'anı yeniden yorumlayıp zamana uydurmalı) diyor. Kur'an-ı kerimin zamana uymayan nesi vardır? Muslumanları Kur'an-ı kerime uydurmayıp da, Kur'an-ı kerimi zamanımızdaki insanlara uydurmak, ne kadar cirkin bir tekliftir. Her kafadan bir ses cıkartıp, Muslumanlığı Hristiyanlık gibi bozmak mı istiyor?
“Kur'anı her cağda, o asrın teknolojisine gore yeniden tefsir etmek gerekir” diyerek Kur'an-ı kerimi asra uydurmaya calışmak cok yanlıştır. Tefsir, moda kitabı değildir. Her cağa, gore değişik tefsir olmaz. Dinimiz eksik mi ki tamamlanacaktır? Yoksa fazlalık mı var ki cıkarılacaktır? Dinde eksiklik ve fazlalık olmadığı icin yeni bir tefsire ihtiyac olmaz. Dine yeni bir şey eklemek bid'at olur. Her cağa gore değişik tefsir yazmak, dini her asırda, bozmak demektir.
Kur'an-ı kerimin manasını, onun muhatabı olan Muhammed aleyhisselam bize bildirmiştir. Doğru tefsir kitabı Onun hadis-i şerifleridir. Tefsir Âlimleri, tefsirlerini, Peygamber efendimizden ve Eshab-ı kiramdan naklederek meydana getirdiler. Bunların tefsirleri her asra uygundur. Kur'an-ı kerimin emirleri, her asırdaki insan icin aynıdır. Onceki asırlar icin başka, sonraki asırlar icin başka manası yoktur. Kur'an-ı kerimi en iyi bilen Peygamber efendimizdir. Onun acıklamaları bellidir. Bundan farklı acıklamak, dini değiştirmek olur, reform olur.
Din, asra gore değişmez
Her asırda, her insana gereken iman ve ibadet aynıdır. Asra gore bunlar değiştirilemez.
“Zaman sana uymazsa, sen zamana uy” sozu doğrudur. Zamana uymak, zamanın gerektirdiği hususlara uymak demektir. Zamanın değişmesiyle, orf ve Âdete ait hukumler değişebilir. Nassa [Kur'an ve hadislere], delile dayanan hukumler zamanla değişmez. Dine aykırı olmayan orf ve Âdete ait hukumler değişirse, bunlara uymakta mahzur yoktur.
Herkes traktorle, kamyonla giderken, kağnı ile gitmek gerek diye ısrar edilmez. Fakat gunah olan bir şey, herkes tarafından yapılsa, buna uyulmaz. Zamana ait işlerin değişmesine, zamanın değişmesi denmiştir. Boyle misaller Kur'an-ı kerimde de vardır. Mesela, (koy halkına sor) yerine, (koye sor) denilmiştir. (Yusuf 82)
Turkce’de de, (şu sınıf tembel) denir. Burada anlatılan, sınıfın kendisi değil, oradaki talebelerdir. Zamana uymak da, zamanın icabı olan faydalı işlere uymak demektir. Zararlı, gunah olan şeylere uyulmaz.
Filozof ve hukema
Sual: Filozof ve hukema aynı şey midir?
CEVAP
Hukema’nın tekili hakîm’dir. Fen bilgilerini iyi bilen, hikmet sahibi Âlim demektir.
Din bilgilerini, fen bilgilerine gore değiştiren ve kendi goruşunu din gibi anlatan, felsefe yapan kimseye filozof ve dinde reformcu denir. Bunlar nakle itibar etmez, kendi akıllarını esas alırlar. Din bilgilerini, fen bilgileriyle ispat eden Muslumanlara ise hukema denir.
__________________
İslam felsefesi ve filozofu yoktur
Dini Bilgiler0 Mesaj
●33 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- İslam felsefesi ve filozofu yoktur