Kuran’ın indirilişinden bu yana yaklaşık 1400 sene gecti. Bu sure zarfında Kuran hakkında cok yoğun tartışmalar yaşandı ve gunumuzde de yaşanmaya devam ediyor. Gorunen o ki kıyamete kadar da devam edecek…
Maalesef Kur’an’ı yanlış anlayan ya da yanlış yorumlayanlar sadece ona inanmayanlar olmadılar. Kuran’a ve islama inandıklarını soyleyen pek cok kimse de bilerek ya da bilmeyerek, şuurlu ya da şuursuzca Kur’an’a oldukca fazla zarar verdiler. Ona iftiralar attılar. Kendi nefislerine tabi olarak ihtilafa duştuler. Kendi cehaletlerini ve yanlış anlamalarını Kur’an’ın bir hukmu gibi gostermeye calıştılar. Orneğin bir Suudi şeyhi dunya yuvarlaktır diyenin kafir olduğunu ve bu nedenle murted sayılarak oldurulmesi gerektiğine dair fetva yayınlamış ve bu fetvasını kendi cehaletine değil, Kur’ana mal etmeye calışmıştır. Bu sadece bireysel bir ornektir elbet ama Kur’an’a ihanet zihniyetinin insanları getirebileceği noktayı gostermesi acısından ibretlik bir ornektir. Yine Irak’ta gectiğimiz birkac yıl icinde Irak televizyonlarında “dunya duz mu yuvarlak mı?” tartışması yapılmaktadır. İşte bu tur dar goruşlu, cahil ve aklına ihanet etmiş kişiler İslam alemini onlarca belki yuze yakın muhtelif fırkalara, hiziplere bolduler. Arkalarına binlerce masum insanı da takarak onları da hem dunyevi hem de uhrevi felakete suruklediler. Tıpkı hristiyan ruhban sınıfının dini kendilerine ozguleyerek İncil’e, Yahudi hahamlarının “Tevratı en iyi biz anlarız” diyerek Tevrata ve oncekilerin ilahi mesaja yaptıkları ihanetler gibi…

Allah katında din İslam’dır. Kitap verilmiş olanlar, kendilerine ilim geldikten sonra, aralarındaki azgınlık/haset/hak tanımazlık yuzunden ihtilafa duştuler… Al-i İmran/19

Kur’an lafzı itibariyle ilahi koruma altında olduğundan değiştirilmedi elbet ama sorun şu ki insanlar Kur’an yerine, ilahi mesaj yerine onu yeterli bulmayarak- haşa- Kur’andan hacimce onlarca kat daha fazla kitaplar ortaya koydular. İnsanlar doğrudan Kur’an-ı ve ilahi mesajı rehber edineceklerine Allah hakkında yalanlar uydurdular ve kendilerine birtakım insanları rabler ve efendiler edindiler. Tıpkı Yahudilerin Samiriyi, hahamlarını vb. hristiyanların Hz. İsa’yı ve ruhbanlarını rabler, efendiler edindikleri gibi… Hatta o kadar ki “Biz yalnızca Allah’ın bize indirdiği Kur’an’a tabi olmak istiyoruz” diyen insanları aşağıladılar, hakaret ettiler, sapıklıkla hatta Kur’an sapığı olmakla sucladılar. Kendi şeyhlerine, hocalarına, efendilerine tabi olmayanları sapık, murted, kafir, hain olmakla sucladılar. Ustelik kendi iclerinde de ayrılığa duştuler. Bolunduler, parcalandılar… Her parca ve hizip kendisinden olmayanı sucladı, aşağıladı sapık olarak gostermeye calıştı. Farkında olmadan “bol, parcala, yut” stratejisinin basit ve sıradan piyonları oldular. Kendileri Kur’an’ı terk etmiş ve Allah’ın acık emrine karşı gelmiş olduklarının farkında bile olmayarak…

Hep birlikte Allah’ın ipine yapışın, fırkalara bolunup parcalanmayın; Allah’ın uzerinizdeki nimetini hatırlayın. Birbirinizin duşmanı idiniz, Allah kalplerinizi uzlaştırıp kaynaştırdı da O’nun nimeti sayesinde kardeşler haline geldiniz. Ateşten bir cukurun kenarında idiniz; sizi oradan kurtardı. Allah size ayetlerini bu şekilde acıklıyor ki, doğruya ve guzele yol bulasınız. Al-i İmran 103
Resul şoyle der: “Ey Rabbim, benim toplumum, bu Kur’an’ı terk edilmiş/dışlanmış halde tuttular.” Furkan 30
Onlardan bir zumre vardır, aslında Kitap’tan olmayan bir şeyi siz Kitap’tan sanasınız diye, dillerini Kitap’la eğip bukerler. O, Allah katından olmadığı halde “Bu, Allah katındandır.” derler. Bilip durdukları halde, Allah hakkında yalan soylerler. Al-i İmran 78
Allah, kendilerine kitap verilenlerden şu yolda misak almıştı: “Onu insanlara mutlaka acık-secik bildireceksiniz, onu saklamayacaksınız.” Ama onlar Kitap’ı sırtlarının gerisine attılar, basit bir ucret karşılığı onu sattılar. Ne kotu şey satın alıyorlar! Al-i İmran 187
Allah’ın yanında hahamlarını ve ruhbanlarını da rabler edindiler. Meryem oğlu Mesih’i de oyle. Oysa kendilerine, tek olan Allah’tan başkasına ibadet/kulluk etmemeleri emredilmişti. İlah yok o tek Allah’tan başka. Onların ortak koştuklarından arınmıştır O. Tevbe 31


Kur’an kadar akla, duşunmeye, tefekkure, sorgulamaya, ilme doğrudan ya da dolaylı olarak gonderme yapan hicbir semavi kitap bulamazsınız. Fakat maalesef gunumuz İslam dunyasının onemli bir bolumunu teşkil eden onemli bir coğunluk aklına ihanet ettiler. Akıllarını kullanmak isteyenleri sapık olmakla, kafir olmakla, deist, olmakla vb. suclamalarla karaladılar. Doğrudan akla karşı cephe aldılar. Kur’an’ı akla, bilime, duşunmeye karşıymış gibi gostererek Kur’an’a en buyuk haksızlığı, saldırıyı, iftirayı attılar. Ve de atmaya devam etmekteler. Boyle yaparak yeryuzunde gezinenlerin Allah katında en kotusu olduklarının farkında bile olmadan…


Cunku yeryuzunde debelenenlerin Allah katında en kotusu, akıllarını işletmeyen sağır-dilsizlerdir. Enfal 22
Hala aklınızı işletmeyecek misiniz? Al-i İmran 65, Araf 169, Yunus 16, Enbiya 10, Enbiya 6, Muminin 80, Kasas 60, Saffat 138
Allah, pisliği, aklını kullanmayanlar uzerine bırakır. Yunus 100
Bunlar bizim, insanlara vermekte olduğumuz orneklerdir ki ilim sahiplerinden başkası onlara akıl erdiremez. Ankebut 43
De ki: “Hic bilenlerle bilmeyenler eşit olur mu? Ancak gonul ve akıl sahipleri duşunup ibret alır.” Zumer 9
Aklınızı işletmeniz umidiyle Allah, ayetlerini size işte boyle acıklıyor. Bakara 242
O, hikmeti dilediğine verir. Ve kendisine hikmet verilmiş olana cok buyuk bir hayır verilmiş demektir. Gonlunu ve aklını calıştıranlardan başkası duşunup anlayamaz. Bakara 269
Ve derler ki: “Eğer soz dinleseydik yahut aklımızı calıştırsaydık şu cılgın ateşin dostları arasında olmazdık.” Mulk 10


Peki Sonuc?

Sonucu buraya yazmam abes olur. Gunumuz islam dunyasına ve Musluman ulkelerde yaşananlara dair bir araştırma yaptığınızda carpıcı sonuclarla karşılaşacağınızı biliyorum… İslam alemi bugun akla ihanet etmenin, Kur’an’a ihanet etmenin, Kur’an’ı terk ederek yerine başkaca kitaplar koymanın, nefis ve hevasına uyarak ihtilafa ve ayrılığa duşmenin gunahını cekmekte… Ve tum bunlara rağmen gunumuzdeki muslumanlar hicbir ozeleştiri yapmadan kendilerinin şu anki icinde bulundukları halleriyle Allah katında en sevgili kullar olduğunu sanmaktalar tıpkı aşağıdaki ayette vurgulandığı gibi… Peki oyleyse İslam alemi neyin gunahını cekiyor?

Yahudiler ve Hıristiyanlar dediler ki, biz Allah’ın oğulları ve sevgilileriyiz. De ki: “O halde nicin size gunahlarınız yuzunden azap ediyor?”… Maide 18
__________________