Bugun Kainatın efendisi peygaberimizin olum yıldonumu. O, son konuşmasında ashabı ile boyle helalleşti ve demokrasi dunyasındaki dunyadaki tum yoneticilere boyle ornek oldu.
Bugun 8 Haziran... Miladi takvime gore Efendimiz (sas) Hazretleri’nin 632’de Medine’de vefat ettiği gundur.
(Kainattaki zerrelerin sayısınca salat-u selam olsun O’nun yuce Zatına, Âl ve ashabına...) İki cihanın fahr-i ebedisi Medine’de 13 gun suren ateşli hastalığının şiddetlendiği on birinci gununde mescidine cıkar ve en muhim son konuşmasını yapar. Acaba O’nun Âlemindeki en muhim konular nelerdi? Neleri anlatacaktı bu son konuşmasında yonettiği halkına?.. Bu muhim konuşmayı takdimden once o gunku dunyanın iki buyuk devletindeki halk ile yonetici munasebetine (mukayese icin) bir goz atalım. Sonra bu eşsiz orneğin uzerinde duşunme imkanı bulmuş olalım...
O gunku dunyanın iki buyuk devletinden biri olan İran’ın ateşperest hukumdarı, koyduğu vergileri anlatmak icin halkına konuşurken, fakirin birinin şoyle bir feryadına muhatap olur:
-Efendimiz, susuz araziden de vergi alacağım, diyorsunuz. Kurak arazide yaşayan fakir, yağmur yağmazsa mahsul vermeyen araziden ne gelir elde edecek ki size vergi versin?..
Halkın icinde isyan teşvikciliği yaptığı gerekcesiyle İran hukumdarı, zavallı fakiri kalabalığın gozleri onunde ateşe attırarak yaktırmaktan cekinmez, kimse de buna karşı cıkma cesaretini kendinde goremez.
Doğu Roma İmparatorluğu’nun merkezi olan Bizans’ta, yani İstanbul’da da durum farklı değildir. İmparator, Suleyman aleyhisselamı gecmek iddiasıyla inşasına başlattığı Ayasofya kilisesinde ulkesinin halkını karın tokluğuna calıştırıyordu. Bu cebrî calışmaya katılmak istemeyenler ise Sultanahmet Meydanı’ndaki o gunku hipodromda yağız atların kuyruğuna bağlanarak paramparca ettiriliyor, karın tokluğuna calışmak istemeyen halka boylece gereken ders verilmiş oluyordu.
İşte o gunku iki buyuk devletin yonetiminin halka karşı uygulaması boyle idi...
Şimdi bir de aynı gunlerde Muslumanların Medine’de yaşadıkları yonetimle halk munasebetine bir goz atalım. Bakalım onlar nasıl bir yonetim orneği yaşıyorlardı?..
Efendimiz (sas) Hazretleri vefatından iki gun once halka hitap ettiği son hutbesinde bakın onlarla nasıl bir gonul birliği sağlamayı duşunuyor, ne turlu bir titizlikle helallik istiyordu?
-Ey insanlar! Yonetiminizde bulunduğum ilk gunden bugune gelinceye kadar kimin sırtına bir kamcı vurmuşsam işte sırtım gelsin o da bana vursun!.. Kimin kalbini kıracak bir soz soylemişsem işte kalbim, gelsin o da bana aynı sozu soylesin!.. Kimin bir dirhem hakkını almışsam işte malım, gelsin o da benden hakkını alsın!..
Sadece bu teklifle kalmıyor, isteklerine şu ikazları da ekliyordu: Sakın icinizden biriniz demesin ki, hakkımı isteyecektim; ama Resulullah’ın darılacağından korktum da isteyemedim. Şunu kimse unutmasın ki, benim inancımda hakkını isteyene darılmak yoktur. Hatta benim en cok sevdiğim kimse, benden hakkını alan yahut da helal eden kimsedir. Ancak bu suretle Rabb’imin huzuruna uzerimde kul hakkı olmadan cıkabilirim! Bu sırada dinleyenlerden biri ayağa kalkarak: Ya Resulallah, der, oyle ise benim zatınızda uc dirhem alacağım var, onu istiyorum!.. ‘Borcum nereden kaldı hatırlatır mısın?’ sorusuna adam şu cevabı veriyor: Size colden gelen bir fakir yardım istemişti de, sizde bulunmadığından emriniz uzerine ben vermiştim uc dirhemi. İşte onu talep ediyorum. Bu hatırlatmadan sonra Efendimiz’in (sas) cevabı aynen şoyle olur: Amcamın oğlu Fazlı! Borcum sabit olmuştur, hemen ode, beni kul hakkından kurtar!..
Evet... Vefatından iki gun onceki son konuşmasında boyle helalleşiyor, boyle ornek oluyordu demokrasi dunyasındaki tum yoneticilere ve halka... Acaba bu hedefe 21. asrın insanı bugun varabilmiş, yoneticilerle halk boyle bir demokrasi orneğiyle kucaklaşıp helalleşebilmişler mi?.. Yoksa ufukta bu ornek mi var, varabilirse oraya varacak, nefesi yeterse orada mı karar kılacak?..
Ahmet Şahin / Zaman
__________________
''bugUn Peygamber Efendİmİzİn OlUm YildOnUmU''
Dini Bilgiler0 Mesaj
●7 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- ''bugUn Peygamber Efendİmİzİn OlUm YildOnUmU''