Men KÂle'ye (soyleyene) değil;
Ma KÂle'ye (soylenene)
Bakınız!!
Hakkı, kişilere gore değerlendirmeyiniz!
Gerceğin tespitinde kriteriniz, sizden olan kimseleri onaylamak olmasın!
İnsanların cinsiyetlerini, kabul ve red'lerinizin nirengi noktası yapmayın!
Guzel calışmalar, kimden gelirse gelsin, onaylayınız ve takdir ediniz!
"Ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz" sozunu kendinize prensip edininiz!
İnsanların kÂl'inin hÂl'e uygun olup olmadığını onemseyiniz! Ama kÂl'i vahye uymayanların fikrine ve yazısına değer vermeyiniz!
Toplumda guzel işler yapmak yerine, sadece guzel soz soylemeyi kendine kişilik edinenler maalesef ki, coktur! Onları tanıyınız!
Sozlerini amele donuşturen ve boylece ici dışına uyum sağlayan; bedeniyle duyguları arasında ayrılık olmayanlara değer veriniz!
Guzel soz, kişinin icinin aynasıdır. Fakat hayatının her alanında guzel konuşanları bulunuz ve onları dost edininiz!
Guzel soyleyemeyenler, guzel amel işleyemezler!
Guzel soz soylemek, edebiyat yapmak yada guzel hitabetmek değil; hakikate uygun konuşmaktır!
Ameli ve ahlakı kotu olup da, sozu cekici olanlara bakarak; amelleri guzel olduğu halde, guzel konuşanları dışlayıp, eleştirmeyiniz!
Guzel konuşmanın suc olmadığını; hak ve bÂtılı karıştırarak, olur olmaz yerlerde, her konuya mudÂhil olarak cok konuşmanın, gevezeliğin kotu olduğunu biliniz!
BÂtıl konuşmaktan, riyÂkÂrlık yapmaktan ve kalp kırmaktansa susmak daha hayırlıdır!
Sozleri ve soylenenleri, soyleyene gore değil; Allah'ın soylediğine gore değerlendiriniz!
Unutmayınız ki; bÂtılı soylemek kimsenin hakkı değildir ama, hakkı soylemek herkesin gorevidir! Yanlış konuştuğu halde, karşı cinse veya aranızda ulfet bulunanlara yonelmek yerine; makamı, mevkisi, itibarı, guzelliği olmasa dahi, doğru konuşan kimseleri tercih ediniz!
Her konuda hakkın ve haklının tarafında olunuz ki, Hakk da sizi sevsin! Hakkı, kişiye gore değerlendirip, haksız kimsenin tarafında yer alırsanız; hakkı kusturursunuz. İnsaf ve adalet duygularınızı kaybedersiniz!
Yapılan davranışlara sadece cinsiyet, yakınlık, makam, şohret, itibar gibi taassubî değer yargılarıyla onem verirseniz, guvenilirliğinizi yitirirsiniz!
Forumda acılan konulara ilmî ve bilimsel acıdan ifade ettikleri değerlerine gore onem veriniz; okuyunuz, okutunuz ve gerektiğinde diğer forumlarda yayınlayıp Allah'ın rızasını talep ediniz!
Konuşurken, yazarken, tartışırken, okurken ve araştırırken ciddi ve ağırbaşlı olunuz!
Her şeye oyun, eğlence, şaka, şamata ve geyik modunda yaklaşmayınız! Şakanın ve ciddiyetin yerlerinin ayrı olduğunu biliniz!
Şaka'ya şaka; ciddi'ye ciddi olarak bakınız! Ciddiyetini ve adalet olcusunu kaybedenin cok şeyini kaybedeceğini hatırdan cıkarmayınız! Hepsinden onemlisi de, insanların guvenini kaybetmektir! Ozellikle sozu muteber olan insanların guvenini kaybettikten sonra yaptığınız iyi işler bile değerini yitirir! Yeniden değerlenme sureci icin ise, daha cok calışmak gerekir! Kendinizi bu şekilde yorucu maratona sokup, yıpratmayınız! Her ortamda kişilikli, adil, durust, insaflı, vakar sahibi, olculu ve ağırbaşlı davranınız!
Bunun icin de, men kÂle'ye (diyene) değil, m kÂle'ye (denene) itibar etmelisiniz!
Sonucta, hak kimden ve hangi yonden gelirse gelsin; alınız ve kabul ediniz!
Peygamberimizin:
"İlim, mu'minin yitik malıdır; onu her nerede bulursa alır"
(Tirmizî, İlim; İbn MÂce, Zuhd) ve
"İlim, Cin'de de olsa ona tÂlip olunuz. Cunku ilim, her Muslumana farzdır"
(Beyhakî, Şuabu'l İman)
Hadislerini kendinize şiÂr edininiz!
Yusuf Semmak
__________________
Men KÂle'ye (diyene) değil; MÂ KÂle'ye (denene) Bakınız!!
Dini Bilgiler0 Mesaj
●12 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaþam & Danýþman
- Eðitim Öðretim Genel Konular - Sorular
- Dini Bilgiler
- Men KÂle'ye (diyene) değil; MÂ KÂle'ye (denene) Bakınız!!