Muhteşem Fırsat: Zilhicce'nin On Gunu; Leyali-i Aşere

--------------------------------------------------------------------------------

Ramazanın yarısından sonra başlayan ayrılık huznu, Kadir Gecesi’nden sonra artar ve son teravih-son orucla birlikte zirveye cıkar. Artık rahmet ve mağfiret ayı bitmekte, bire bin verilen geceler veda etmektedir. Maneviyata duyarlı nice mu’min gozyaşı doker, hatta bayramı buruk gecirir.

Şevval ayında tutulan altı oruc acılı yureklerimizi bir derece teskin eder. Sanki Ramazan’ın kucuk bir uzantısını yaşarız. Kurban Bayramı’ndan onceki Zilhicce’nin ilk on gunu ise, Ramazandaki bol sevaplı ve cok feyizli ibadetlerden ayrılan mahzun gonullerimize Âdeta bir “teselli armağanı”dır. “Keşke Ramazan biraz uzun olsaydı…” ya da “Ah, Ramazanı hakkıyla ihya edebilseydim…” diye yanan gonullerimize muhteşem bir fırsattır bu on gece.

Kur’an-ı Kerim’de Fecr Suresi’nin başında, “On geceye yemin olsun ki…” ifadeleriyle bahsedilen bu on gecenin ne muazzam bir hazine olduğunu ne yazık ki hakkıyla bilemiyoruz. Bazı kaynaklarda bu on gecenin Ramazan’ın son on gunu veya Muharrem’in onuncu gunune (Aşure Gunune) kadar olan on gun olduğu kayıtlı olsa da genel goruş ve kabul, bu mubarek on gunun Zilhicce ayının ilk on gunu olduğudur. Yani her senenin Kurban Bayramından onceki ilk dokuz gunu ve Kurban bayramı gunu olmak uzere tam “on gun”

Zilhicce, umumi af ve bağışlanma ayıdır

Kamerî ayların 12’ncisi olan Zilhicce ayı, İslÂm’ın beş esasından biri olan hac ibadetinin yerine getirildiği umumi af ve bağışlanma ayıdır. İşte bu mubarek ayın yukarıda da ifade ettiğimiz birinden onuna kadar olan zaman dilimi “leyÂli-i aşere”, yani on mubarek gecedir. Onuncu gun Kurban Bayramı’nın ilk gunudur.

İşte bu gunlerin kıymetini anlatan Sevgili Peygamberimizin (s.a.v.) muhteşem mujdesi:

“Allah'a ibadet edilecek gunler icinde Zilhicce'nin ilk on gununden daha sevimli gunler yoktur. O gunlerde tutulan her gunun orucu bir senelik oruca, her gecesinde kılınan namazlar da Kadir Gecesine denktir.” (Tirmizi: Savm, 52; İbn Mace: Sıyam, 39)

Demek ki, bugunlerde tutulan bir oruc, 360 gun oruca bedel olabilir. Rabbimizin rahmet ve bereketi o kadar coşmaktadır ki, bir gunluk oruca bir yıllık oruc sevabı vermektedir. Boyle guzel ve tatlı bir mujdeye ilgisiz kalmak mumkun mu? Bu gecelerin Kadir Gecesine benzetilmesi ise, ayrı bir guzelliktir. Cunku, Kadir Gecesi bin aydan hayırlıdır ve 83 yıllık ibadete bedeldir.

Bugunlerde tesbihi, tahmidi, tehlili ve tekbiri cok soyleyin

Yine Efendimizden (s.a.v.) harika bir teşvik cumlesi:
“Allah indinde Zilhiccenin ilk on gununde yapılan amellerden daha kıymetlisi yoktur. Bugunlerde tesbihi, tahmidi, tehlili ve tekbiri cok soyleyin!” (Abd b. Humeyd, Musned, 1/257)

Tesbih, subhanallah; tahmid, elhamdulillah; tehlil, lÂilÂheillÂllah; tekbir ise Allahu ekber demektir. Tesbih, tahmid ve tekbirin namazın cekirdekleri hukmunde olduğunu duşunursek, bugunlerde nafile namazları arttırmanın ne kadar buyuk sevap olduğunu anlayabiliriz.

Yukarıdaki hadisi destekleyen şoyle bir rivayet daha vardır: “Gunlerden hicbiri yoktur ki onlarda yapılan bir iş Zilhicce’nin ilk on gununde yapılan işten daha faziletli ve yuce, Allah’a daha sevimli olsun…” (Tirmizi, Savm: 52; Darimî, Savm: 52)

İbni Abbas'ın şu rivayeti ise, bugunlerdeki ibadetin cihattan bile faziletli olduğunu gosteriyor:

Resulullah AleyhissalÂtu Vesselam şoyle buyurdu:
“Allah katında icinde bulunduğumuz şu gunler (Zilhicce'nin ilk on gunun)deki salih amelden daha sevimli (salih amelin bulunacağı) başka gunler yoktur.”
Sahabeler, sordular:
“Ya Resulallah, Allah yolunda cihat da mı?”
Resulullah (s.a.v.) cevap verdi:
“Evet, Allah yolunda cihat da. Meğerki bir adam canıyla ve malıyla cihada cıkıp da kendisine ait mal ve candan hicbir şeyi geri getiremez olursa, o başka.” (İbni MÂce, Sıyam: 39.İbni Hacer, 5:119)

Buna gore, cihada cıkıp malını feda edip kendisi de şehit olan kimsenin ameli bu on gundeki amelden daha faziletlidir.

Arefenin yeri başkadır

Bugunlerde oruc tutup, gunduzunu ve gecelerini de ibadetle gecirmek hem affa, hem de buyuk sevaplar elde etmeye vesile olur.

Bu on gun icinde Arefe gununun yeri ise bambaşkadır. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), Arefe gunu tutulan oruc hakkında şoyle buyurmaktadır:

“Arefe gunu tutulan oruc, gecmiş bir senenin ve gelecek senenin gunahlarına keffaret olur.” (Tergîb ve Terhîb Trc, 2. 457)

Hz. Ebu Bekir’in oğlu Abdurrahman, Arefe gunu kardeşi Hz. Aişe’nin (r.a.) huzuruna girdi. Hz. Aişe oruclu olduğu icin hararetten dolayı uzerine su dokuluyordu. Abdurrahman ona:
“Orucunu boz” dedi. Hz. Aişe:
“Resulullahın (s.a.v.), ‘Arefe gunu oruc tutmak, kendisinden onceki senenin gunahlarına keffaret olur’ dediğini işittiğim halde iftar mı edeyim?” dedi. (Tergîb ve Terhîb Trc, 2. 458)

“Keffaret olur”, gunahları orter, affettirir, demektir. Bizim gibi neredeyse bir gunah denizinde yuzen ahir zaman Muslumanları icin bundan daha buyuk bir mujde olabilir mi? İşte af ve mağfiret fırsatı!

Başka bir rivayette ise Hz. Aişe şoyle demiştir:
“Arefe gununun orucu bin gun oruc tutmak gibidir.” (Tergîb ve Terhîb Trc, 2. 460)

Demek ki, bir gunluk arefe orucu, uc yıllık normal gunlerde tutulan oruc sevabına denktir.

Efendimiz, bugunun faziletini şoyle anlatır:
“Arefe gunu gelince, Yuce Allah rahmetini sacar. Hicbir gun o gunde olduğu kadar insan cehennemden azat olunmaz. Kim Arefe gunu gerek dunya ve gerekse Âhiret ile ilgili olarak Allah’tan bir şey isterse, Allah onun dileğini karşılar.”

Yine konuyla ilgili bir hadis şoyledir:
“Arefe gununden daha faziletli bir gun yoktur. Allahu Teala o gun, yer ehli ile meleklere karşı ovunur ve (Arafat’taki hacıları kast ederek) şoyle buyurur:
‘Kullarıma bir bakın. Sacları başları dağınık, toz toprak icinde her uzak ilden bana geldiler. Bu hÂlleri ile onlar, rahmetimi umit etmekteler, azabımdan dahi korkmaktalar. Şahit olunuz, onları bağışladım. Onların yerlerini cennet eyledim.’
Melekler derler ki:
‘Onların arasında biri var ki; yalancıktan bu işi yapar. Falan kadın da oyle.’
Allahu TeÂla şoyle buyurur:
‘Onları da bağışladım.’

Arefe gunu olduğu kadar, hicbir gun cehennemden daha cok azat edilen olmaz.”
Bu arada şunu hatırlatalım: Hadislerde zikredilen Zilhicce'nin ilk on gununden maksat ilk dokuz gunudur. Cunku Zilhicce'nin onuncu gunu Kurban Bayramı’nın birinci gunudur, bugun oruclu olmak caiz değildir; ancak o gun de ibadet gunudur. Mustehap olan oruc, Kurban Bayramı’ndan onceki ilk dokuz gundur. On geceye ise, Kurban Bayramı’nın gecesi dahildir. Cunku geceler once gelmektedir.
Ayrıca Zilhicce'nin sekizinci gunune “terviye gunu” dokuzuncusuna “Arefe gunu”; Kurban bayramı gunune (onuncu gune) “nahr=kurban gunu”, ondan sonraki uc gune de “teşrik gunleri” denilmiştir.

Bu gunlerde kazası olmayanlar, beş vakit namaza ilaveten nafile ibadetlere de ağırlık vermelidirler. Kazası olanlar ise daha cok kaza namazları kılmalıdırlar.

__________________